44. BÖLÜM - Boş Duvarlar **Final**

190 21 240
                                    

Final bölümüne kadar gelen okuyucuyum, merhaba! Kitabımı sonuna kadar okumaya değer gördüğün için mutluyum. Bu kitabın ilk bölümünü yazalı yanılmıyorsam bir buçuk yıl oldu ve kimseciklerin okumayacağından endişe etmiştim ama içimden bir ses bana bu kitabın kesinlikle çok iyi olduğunu ve dilediğim gibi devam etmemi söyledi. O sesi dinlediğim için çok mutluyum. Yazmayı, küçük bir çocukken de severdim ve hâlâ da çok seviyorum. Çok fazla kitap denemem oldu, yazıp yazıp sildiğim, yarım bırakıp vazgeçtiğim çok kitap oldu ama bu kitap, beni her şeyiyle tatmin eden ve kesinlikle bitirmek istediğim bir kitap oldu ve öyle de yaptım. Bu kitap, benim ilk romanım oldu ve kesinlikle başka kitaplar da yazacağım. Bazıları için çok iyi, bazıları için yeterince iyi değil, bazıları için kötüdür belki. Ama ben, söylediğim gibi küçüklüğümden beri yazmaya bayılan bir insan olarak, kendimi her geçen gün bu konuda geliştirip, ilerlemek istiyorum ve pes etmeyeceğim. Açıkcası sona geldiğimiz için hem mutluyum hem de hüzünlü.

Aslında bu kitabı yaklaşık yirmi bölüm öncesinde kendimce final yapmış, ancak dört beş ay sonrasında mutfakta yemek yiyorken birden aklıma gelmiş ve vazgeçerek devam etmiştim. İyi ki de öyle yapmışım. Merak edenler için; 5 yıl sonrasının anlatıldığı bölüm, Ahu Gökay ile tekrardan kahveli bira içerken karşılaştıktan sonra, Ahu'nun 'Sedat'ı' görüp şaşırmasıyla, onun gerçek olup olmadığı hakkında soru işaretleri bırakan bir şekilde bitiyordu. İyi ki o gün mutfakta yemek yerken o finalden vazgeçip devam etmişim diyorum.:D Bu final ise, beni kesinlikle tatmin etti.

Son olarak bilmelisiniz ki, bu kitabın yeri bende kesinlikle çok özel. Her bir bölümün çoğunu doğaçlama ama bir o kadar da hissederek ve en küçük ayrıntılara bile önem vererek yazdım. Kitapta gördüğünüz bazı olaylar, bazı karakterler ve onların özellikleri, benim gerçek yaşamımda aldığım ilhamlarım oldu. 'Arya' karakterinin hem görünüş olarak hem de isim olarak intihar eden yakın arkadaşım olduğundan daha önce bahsetmiştim. Birebir yansıttığım tek karakter oydu. Kendisi doktor olmak istiyordu, bense onu bu kitapta sonsuza dek bir doktor olarak yaşatacağım.

Her bir okuyucum benim için ayrı ayrı değerli, her birisinin yorumu benim için çok özel. Benden hiçbir zaman çekinmeyip, bana mesaj atabilirsiniz.

Unutmadan, ikinci bir kitabı ise yakında yazacağımı söylemek isterim. Aklımda alışıldık olmayan, farklı bir konu var. Belki buradaki okuyucularımla, orada da karşılarşırız. :P

Final bölümünü bitirdikten sonra, buraya tekrar gelip bir şey yapmanızı isteyeceğim. Her baş karakter hakkındaki düşüncelerinizi yazar mısınız? Bu karakterler sizin gözünüzde nasıllar, öğrenmek istiyorum.

Gökay?

Berrin?

Burak(Sedat)?

Ahu?

Mert?

Veee, 'hayalet okuyucularım' olduğunu da biliyorum. Kitabımın hak ettiği değeri görebilmesi için, oy vermediğiniz bölümlere oy vererek bana destek çıkıp, kitabımın önlere çıkmasını sağlarsanız çok çok mutlu olurum ve bu benim için yapabileceğiniz en güzel şey olur. Fazla uzatmadan susuyor ve iyi okumalar diliyorum. <3



***

Sonlar.

Fazlasıyla mutlu olsalar bile, daima üzücüdürler.

Neticede yolun sonu gelmiştir artık, değil mi? Elden ne gelir ki? Belki yaşanılanları düşünüp hüzünlenmek, belki inkâr etmek.

KAZIYICI KATİLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin