20.BÖLÜM

21K 1.1K 399
                                    

Merhaba.
Nasılsınız gençler.

Soru:
Kalabalık mı yalnızlık mı?

Bu bölümü serapyagmursidelya ve SenaHitay 'a ithaf ediyorum.

İyi okumalar.

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Ne kadar süre koltukta oturdum bilmiyorum ama kapının çalmasıyla yerimde dikleştim.

"Gel Arca."ben Arca'ın geldiğini düşünürken Hazan hanım içeriye girdi.

Onun geldiğini gördüğümde hızla ayağa kalkıp yanına gittim.
"Gelebilir miyim kızım?"ufak bir tebessüm gönderip elimle koltukları gösterdim.
"Tabiki Hazan hanım."buruk bir tebessümle bana bakıp gösterdiğim koltuğa oturdu.

Sanırım ona hanım dememe kırılmış olmalı.

Eliyle oturduğu yere vurdu.

"Gel kızım yanıma otur konuşalım biraz senle."diyip gülümsedi.
Kafamı sallayıp yanına oturdum.

"Biliyor musun seni gördükçe aklıma önceki yaşadıklarım geliyor.
Sizin şuan kavga ettiğiniz konuyla ilgili biz de zamanında Uruğanla kavga etmiştik."diyip gülümsedi.

"Peki okula gitmenize izin verdimi Uruğan bey."
"Çok kavga ettik.
Sırf izin vermedi diye evden kaçıp üniversiteye kayıt yaptırmaya gitmiştim."dedi gülerek.
"Gerçekten mi? Peki çok kızdı mı?"diye heyecanla sordum.
"Kızdı, bayağı bir tartıştık.
Ama en sonunda benim istediğim oldu.
Düğünden sonra okula başladım."

"Ben de okumak istiyorum.
Ama malum Arın ve sert tutumu."
Hazan hanım ellerini ellerimin üstüne koyup okşadı.

"Sakın pes etme.
Okumak istiyorsan okuyacaksın.
Arın'ın burnundan getir.
Üzüldüğünü ve ne kadar çok istediğini ona göster.
Ben inanıyorum sana Arın'ı dize getireceksin sen."

Ufak bir tebessüm gönderip dediklerin düşündüm.
Artık bu kadar çabuk yumuşamayacaktım.

Hazan hanım yanında duran mavi kadife kutuyu eline alıp almam için bana uzattı.
Kutuyu elime alıp içini açtım.

İçinden çıkan yüzük o kadar güzeldi ki bayılmıştım.

"Bu yüzüğü bana uruğan verdi.
Onun annesininmiş.
Ben de bu yüzüğü sana veriyorum.
Bakarsın ileride sen de gelinine verirsin."

"Beni gerçekten de çok mutlu ettiniz ama kabul edemem hem bu yüzüğü Arca ya vermeniz daha doğru olur"
Hazan hanım kaşlarını derince çatıp bana baktı.

"Arca benim kızımsa sen de benim kızımsın.
Şimdi o yüzüğü al ne yaparsan yap ama sende duracak."yanağıma bir öpücük kondurup ayağa kalktı.

"Teşekkür ederim Anne."diyip gülümsedim.
Zorlanmıştım anne derken ama bu kelimeyi hakedecek birine söylemen daha adildi,beni terk eden biri bunu haketmiyordu.
Ona anne dememe sevinmiş olcak ki kocaman gülümseyip odadan çıktı.

Ben de ayağa kalkıp yüzüğü komidin'in üstüne koydum.
Elim karnıma giderken çoktan düşüncelere dalmıştım bile.

Belki benimde bir oğlum olurdu.
Bu yüzüğü de gelinime verirdim.

Ben düşüncelere dalmışken odamın kapısı hızla açıldı.

Gelen kişiye baktığımda Arca nefes nefese bana bakıyordu.
"Ne bu halin Arca ne oldu."
"Vallaha yenge çok sıcak hadi havuza girelim."
"Olamaz herkes evde ayıp olur."
"Ya yenge kimse evde değil babam az önce çıktı abim de bizim iki salağı enselerinden tuttuğu gibi şirkete ayak işlerini yaptırmaya götürdü.
Annem de az önce halamın yanına gitti.
Yani evde tek başımayız."
Benim ikna olmamış suratımı görüp yanıma geldi.

RUHUMDAKİ MÜHÜR               *TAMAMLANDI*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin