Patenci Gençlik Yolda...

HIYAR TAKIMI...

Ela'nın Gözünden...

Utku'nun kollarından kurtulmak için 3. dünya savaşını başlattıktan sonra en sonunda kurtuldum.

Defne: Hadi sürpriz yapalım. Kahvaltı hazırlayalım bizim hıyarlara?

Ela: Ben de sana bunu diyecektim varya. Hadi, ben üstümü değiştiriyim mi?

Defne: Kalsın ya ne olucak? Bir dakika senin üstündeki şey Utku'nun t-shirti değil mi? :D

Ela: Evet yani kıyafet olmadığı için yanımda. Hahhah elbise gibi oldu.

Defne: Boş ver çok tatlı olmuşsun.

Ela: Sağ ol hadi kahvaltıyı hazırlayalım.

Defne: Sen menemen yap bende sofrayı hazırlayayım.

Ela: Tamam.

Dolaptan yumurta, domates ve biber çıkarttım. Daha sonra iki saat tavayı aradıktan sonra nihayet bulabildim. Menemeni hazırladım ve sofranın tam ortasına koydum. Defne'de zaten her şeyi koymuştu. Sıra bizimkileri uyandırmaktaydı.

Defne: Ben Doğan'ı uyandırıp geleyim. Sen de Utku'yu çağır.

Ela: Tamam.

...

Ela: Utku, uyan artık.

Utku: Hmm.. Gel buraya. (Gözleri hâla kapalı)

Ela: Kahvaltı yapacağız.

Utku: Ya bi dur. Önce öpücem.

Ela: Hayır ya?

Dediğimi umursamadan beni bileğimden tutup yatağa çekti. Kendimi yataktan aşağıya attım. Evet gerçekten attım.. Utku bu halime kahkaha atıyordu. Ve benim üstümde sadece t-shirt vardı. Hemen ayağa kalktım ve üstümü çekiştirdim.

Utku: Ne oldu?

Ela: Yok bir şey.

Utku: Aşağıya böyle inme. Çok kısa.

Hala yataktaydı ve ellerini ensesinde birleştirmişti.

Ela: Bu senin t-shirtin ve bana sen verdin? Ayrıca sanane?

Utku: Benim yanımdayken giy, sadece ikimiz varken..

Ela: Aşağıda bekliyorum.

Utku: Hiçbir yere gitmiyorsun küçük hanım. :D

Ela: Sensin küçük.

Utku: Hmm öyle mi?

Dedi ve küçük ama sert bir öpücük kondurdu dudaklarıma.

Utku: Şimdi gidebilirsin güzelim.

Ela: İzin istememiştim?

Utku: Hahaha çok komik. (This ia piç smile)

Odadan çıktım, çıkarken Utku bana göz kırptı. Ela gözleri parladığında gözlerine kenetleniyorum.

Doğan ve Defne...

Defne: Pşt hıyar.

Doğan: Hmm ne?

Defne: Uyan artık kahvaltı yapacağız.

Doğan: Ya bir dur önce bir öpücük alıyım. Dedi ve yanağını gösterdi.

Defne: Şimdi olmaz. Bizi bekliyorlar hadi gel.

Doğan: Tamam kalktım. Üstümü değiştireceğim. İstersen kal. :D Hahhahaha

Defne: Çıkıyorum bi dur be. Çabuk in tamam mı?

Doğan: Tamam. Bunu derken üstündeki t-shirti çıkartıyordu.

Herkes aşağıya iner...

Doğan: Hadi ya yemek yiyelim artık.

Ela: Aç insan. :D Hahaha.

Utku: Kahvaltıyı siz mi hazırladınız?

Defne: Evet güzel olmuş mu?

Utku: Mükemmel. Doğan kanka biz her zaman kızları çağıralım. Senin yanık tostlarından bıktım amk.

Doğan: Benim tostlarım gayet de güzel bir kere?

Utku: Tabii tabii ne demezsin.

Doğan: Hıh.

Kahvaltıyı bitirirler ve sıra bulaşıklara gelir.

Ela: Kahvaltı bizden toplaması sizden o zaman? :D dedim ve Defne'ye bakarak piç smile attım.

Utku: Allah Allah nedenmiş o?

Defne: Hadi ya biz yorulduk.

Ela: Bende senin gibi yesem bende yorulurdum. Hahhhaah :D

Defne: Hahahahaha.

Doğan: Utku kanka hıyar takımı iş başında. :D

Utku: Hıyarlar aşkına bu ne biçim bulaşık ya? :D

Ela & Defne: Hahahahha.

Utku ve Doğan mutfağı toplarken...

Doğan: Oğlum bunun yeri neresi lan?

Utku: Şu çekmeceye koy.

Doğan: Aman be ben ne anlarım mutfak toplamaktan? Benim işim yemeyi yemek ve yapmak yani.

Utku: Oğlum bitti işte. Hadi kızların yanına geçelim.

Doğan: Tamam.

...

Ela: Ne çabuk bitirdiniz?

Utku: Ee hıyar takımı iş başında. Hahahaha

Doğan: Bu sefer parka bisikletle gidelim mi?

Defne: Ne? Duur aslında olabilir.

Ela: Aynen hem değişiklik olur.

Defne: Tamam ben Denizleri de arıyım.

Utku: Ela bizde bisikletleri çıkartalım.

Ela: Tamam.

Herkes bisikletini alır ve parkta buluşurlar...

Ayla'nın annesi ve babası bisiklet kulübünde ve bir sürü bisikletli kişi üstünde kulüp forması olduğu için bir sürü erkek onunla tanışmak istiyordu.

Deniz: Kim bunlar ya?! Sabahtan beri sevgilime yürüyorlar?

Ayla: Arkadaşlarım?

Deniz: Olmasınlar o zaman.

Dedi ve Ayla'yı öpmeye başladı...

******