Annemden mi? -98. bölüm-

24 6 8
                                    

Ela: Annem çağırıyor, biz gidelim artık.

Utku: Tamam biz de sizi bırakıp eve geçeriz zaten.

Defne: İkinizin gelmesine gerek yok ev yakın.

Doğan: Ya olmaz başınıza bişey mişey gelir şimdi işimizi sağlama alalım dimi? 😉

Utku: Aynen ikimizde geliyoruz. Hadi bekletmeyelim Feride teyzeyi

Ela: Aynen gidelim.

...

Feride t: Hoş geldiniz oğlum, geçsenize içeri?

Utku: Yok biz kalmayalım geç oldu zaten.

Feride t: Siz bilirsiniz oğlum istediğiniz zaman gelebilirsiniz.

Doğan: Sağol Feride teyze, iyi akşamlar.

Feride: İyi akşamlar çocuklar.

Defne: Senin odana geçelim mi?

Ela: Olur, fark etmez.

Feride t: Durun kızım.

Ela: Anne ne oldu? Sen niye ikimizi apar topar çağırdın?

Feride: Size bir şey göstermem lazım. Daha doğrusu Defne, bu elimde ki şey sana ait kızım.

Elinde bir zarf tutuyordu. Defne'nin eli yavaşça zarfa doğru gitti. Bir sıcaklık hissetti zarfta. Yakmayan ama ısıtan bir sıcaklık. Elini uzattı ve zarfı aldı ve içinden çıkan kağıda baktı. Hafif sararmıştı köşeleri. Zarfı açtığında annesinin yazısını gördü. Gözleri yaşardı birden. Bulutlar ağlamadan önce bi karanlık oluşur ya hani, o karanlığı hissettirdi. Yalnızlığı özleten karanlığı istedi o an yanında. Mektup uzundu. Ve bunu annesi yazmıştı. Kimin için olduğunu tahmin ediyordu. Ama şuan annesinin kurduğu bu cümleleri karşısında durmuş gözlerinin içine bakarak söylemesini isterdi.

Feride t: Defne, kızım annen bunu senin için yazmıştı. Bu mektup, annenden...

Defne: Annemden mi? Dedi soran gözlerle bakarken.

Feride t: Sana vermemi söylemişti, içinde bana yazılmış şeyler de var. Ama ben okumak senin hakkın diye düşündüm.

Ela...

Bir anda gözlerinden yağmur gibi aktı göz yaşları. Tek eliyle kağıdı, diğer eliyle de ağzını kapatmış ağlıyordu.

Ela: Anne Doğan'ı arıyorum!

Feride t: Tamam kızım, o sakinleştirebilir.

Konuşma

Ela: Alo Doğan??

Doğan: Efendim güzelim, ne oldu?

Ela: Defne iyi değil bi gelebilir misin lütfen?

Doğan: Tamam bak sakin ol, ne oldu?

Ela: Gelince anlarsın çabuk gel olur mu?

Doğan: Tamam, Utku'yla geliyorum.

Ela: Tamam.

...

Feride t: Kızım (Defne'ye diyor.) sakinleş artık. Harap ettin kendini.

Defne: Annem ölmedi diyorum! Ölmedi?! Siz gelmiş bana mektup gösteriyorsunuz!? Benim. Annem. Ölmedi!

Hayatımda hiç kapı çaldığında bu kadar mutlu olmamıştım.

Doğan: Nerede?! Ela söylesene?! Dedi omuzlarından sertçe iterek.

Ela: Ahh! Salonda!

Utku: Doğan çekil.

Doğan: Bak o şey yani ıı endişeden..

Utku: Doğan git dedim!

Utku: İyi misin bitanem?

Ela: Evet bir şeyim yok, iyiyim. Çok üstüne gitme onun Defne için endişelendi. Sen de böyle yapmaz mıydın?

Utku: Yapardım ama ben Defne'yi itmezdim. 😐

Ela: Her neyse salona geçelim.

(Bunlar olurken kapının önündeler.)

Doğan & Defne...

Doğan: Bak güzelim sakin ol olur mu anlıyorum seni ama yapma böyle. Elleriyle yüzünü avuçladı ve gözlerini gözlerine dikti. Masmavi gözleri azda olsa sakinleştirmişti. Ama Defne annesinin ölmediğini söylüyordu.

Defne: Annem ölmedi değil mi Doğan?

Doğan: Güzelim, annem yani annen öldü. Yapabileceğimiz hiçbir şey yok? Lütfen kendine bunu yapma. Sen çok güçlü bir kızsın. Söz ver bana. İyi olacaksın ve ağlamayacaksın.

Defne: Söz.

Doğan: Şimdi bu mektupu Feride teyzeye ver o hepimize okusun. Çünkü ona da söylenmiş şeyler vardır.

Defne: Tamam.

Defne: Feride teyze bu mektubu sen hepimize okusan olur mu?

Feride t: Tabii ki okurum kızım. Sen mektubu ver bana şimdi, sizde geçin bakayım koltuğa asker misali hadi.

Utku: Tamamdır Feride teyze.

Feride teyze: Sevgili...

*******

😘😘😘😘😘😘

(ARKADAŞLAR OKUDUĞUNUZ BÖLÜMLERİ OYLAMAYI UNUTMAYIN. ÖPÜLDÜNÜZZZZ)


Patenci Gençlik Yolda...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin