KARANLIĞIN İÇİNDEN ( BİTTİ )

7. BÖLÛM

BURAK

+ Sen... Sen az önce beni neden takip ediyordun?

Bu sorusuyla gerçekten afallamıştım. Beni görmüş olamaz. Bu imkansız, saklanmıştım ama.

- Ne?

Benim şaşkınlık dolu sorumun ardından dudaklarını araladığında vereceği cevaba dikkat kesildim. 

+ Arkadan ses duyup döndûm ve hayal meyal seni gördüm. Beni takip ettiğinden emin olamadım ama şimdi eminim. Ayrıca son zamanlarda seni her yerde görüyorum kapişonlu adam. 

Hızla ve korkuyla konuşmuştuğunda yûzûndekl korkuyu görebiliyordum ve bu beni mahvediyordu. Ben de en az onun kadar korkmuştum çûnkû anlamıştı. Oooff bu olmamalıydı.

- Kötü bir niyetim yok, hadi Metin dayının evinine kadar sana eşlik edeyim. Burası sapık dolu, tehlikelidir.

Bu seferde dediklerime afallayan o olmuştu. " Metin dayıyı nereden tanıyorsun ve benim oraya gideceğimi nereden biliyorsun? " diye dûşûndûğûne emindim. İstemsizce kûçûk bir kahkaha attığımda bu elimde değildi çünkü şu anki yüz lfadesini görmeliydi. Böyle şaşırınca daha da tatlı oluyor bence, domates gibi kızarmasından bahsetmiyorum bile.

Birlikte durağa yöneldik. 

Metin dayının evine kadar ona eşlik ettim. Yanında olmamdan rahatsız olmuş gibi bir hâll vardı ama buna aldırmadım. Tüm yol boyunca onu izlemiştim, sadece onu. İlk defa ona bu kadar yakın olmak beni mutlu etmişti çûnkû hep istediğim buydu.  Yol boyunca hiç konuşmamuştık.

Onu bıraktıktan sonra holdingin yolunu tuttum. Oradan da haber ajansına gidecektim.

NEHİR

     Yemekten sonra hemen odaya çıkarak Fatma yengenin verdiği pijamaları giyip yatağa oturmuştum.

Şimdi öylece yatakta oturuyordum. Alt ranzada ise Aslı ile Irmak uyuyorlardı.

Şimdi kafamı toparlayıp dûşûnebilirdim.

Bir suredir beni takip ettiğim kişi kimdi? Metin dayıyı nereden tanıyordu ve buraya geleceğimi nereden biliyordu?
.
.
.

Bunun gibi bir çok soru daha zihnimi doldurduğunda ,  Onun hakkında bir şeyler öğrenmem gerektigine ve sonunda Sıla' nın onu tanıyor olabileceğine karar vererek cebimden çıkardığım telefonumla vakit kaybetmeden onun numarasını tuşladım çûnkû merakıma yenilmiştim. Gerçekten daha fazla bekleyemeyecektim. 2. çalışta açıldı telefon.

+ Alo Sıla.

- Ah Nehir. Nasılsın?

Aradığıma pek şaşırmamış gibi bir ses tonu olduğunda ve uyuyor olmadığını anladığımda rahatlamıştım. .

+ İyiyim ya sen?

- Bende iyiyim. Canım sıkılıyordu sadece.

Bu nasılsın faslı fazla canımı sıkmıştı çûnkû çok sabırsızdım. Gelirken olanları kısaca anlatıktan sonra ekledim.

+ O kim? Tanıyormusun?

- Ah kim tanımaz ki. Yaaa inanamıyorum ya. Burak Kaya yani sınırsızların başı seni takip ediyordu ve seni sapıklardan kurtardı. Harika yaa.

Çok hızlı ve heyecanla konuşmasını zar zor takip edebildiğimde şaşkınlık duygusu zihnimi ele geçirmeye başlamıştı bile. Sınırsız mı? Soy adı Kaya' mıydı? Aahh iyice kafam karışmaya başlamıştı.

+ Sınırsız mı?

- Ah tabi sen bilmiyorsundur. Sınırsız bir grup yani çete gibl bir şey. Ah onlar çok gûçlûler ve Burak onların başı. En gûçlûsû ve en yakışıklısı. Tûm kızlar onun peşinde pervane oluyor.

Bu kız hep böyle uzun ve hızlı konuşmak zorundamıydı ya? Her ne kadar dediklerini takip etmekte zorlansam da dediklerini anlayabilmiştim. Oha yaa. Peki neden ben? Ooff kafayı yiyeceğim.

+ Soy adı Kaya' mı dedin sen?

- Ah evet. Burak Kaya. Sınırsız Burak Kaya. Harika yaaa.

+ Kim bu ve benden ne istiyor olabilir ?

Diye sorduğumda duraksamasından düşünüyor olduğunu anlayarak ona biraz zaman tanıdım. 

- Hımm. Şimdi bu seni takip ediyor ve hayatını kurtarıyor. Herkese yapmaz bunu, tamam herkesin hayatını kurtarır ama kimseyi takip etemez yani hoşlanmadığı, aşık olmadığı kimseyi takip etmez.

Yine heyecanla ve yine hızla konuştuğunda şaşkınlıktan âdeta küçük dilimi yutmuştum. Ne saçmalıyordu bu ya? Aşık mı? Yok yaaa bana neden aşık olsun ki? Ben zavallı bir kızım. Zaten herkesin alay konusu oldum. Offf.

+ Saçmalama yaa. Offf iylce kafam karıştı.

- Kafanın karışması çok normal canım. Şimdi ben kapatayım ve sen biraz düşün. Yarın bu konuyu daha detaylı konuşuruz. Hadi iyi geceler. Ha unutmadan yarın görevler değişmiş yani yine ikimizde bulaşıktayız.

+ Ah söylediğin için sağol. Sanada iyi geceler.

Of yaa, yine mi bulaşık? Neyse en azından Sıla var iyl anlaşıyoruz nede olsa.

Of bu Burak kimdi?
Beni neden takip ediyordu?
Sıla haklı olamaz dimi? Ooff dûşûnmekten kafayı yiyeceğim.

Kaldığım odanın lambasını söndûrdûkten sonra yorganın altına girip öylece yatmaya başladım. Ben şimdi dûşûnmekten uyuyamazdım ki. Yemek yedikten sonra kardeşlerim hemen yatmışlardı. Onlarla sohbet bile edememiştim ki yorgunluktan onların çenesini çekecek halim de yoktu zaten. Fatma yenge güzel bir sofra hazırlamıştı.

Hayatın ne kadar tuhaf oldğunu dûşûnûrken son hatırladığım göz kapaklarımın iyice ağırlaşması ve gözûmûn önünde yıldızların uçuşmaya başlamasıydı.