KARANLIĞIN İÇİNDEN ( BİTTİ )

27. BÖLÛM

NEHİR

      Sabah perdenin arasından sızan güneş ışığına yenik düşerek gözlerimi yavaşça araladım.

Ah ne çabuk sabah olmuştu. Dün gece dûşûnmekten uyuyamamıştım ve şuan aşırı derecede uykum var ama dün gece aldığım kararlar aklıma gelince uyumaktan vazgeçerek yatakta doğruldum ve esnedikten sonra ayaklarımı yataktan sarkıtarak ayaklarımın soğuk fayansa alışmasını bekledim.

Yataktan kalktıktan sonra esneyerek dolabımın önüne dikilerek Burak' ın aldığı kıyafetlere göz gezdirmeye başladım. Tam da benim giyeceğim tarz kıyafetler almıştı. Aralarından siyah bir kot ve açık mavi bir tişort seçip hızlı bir şekilde ûzeriml değiştirdikten sonra kardeşlerimi uyandırmamak adına temkinli adımlarla odadan çıkıp salona yöneldim. Bugün haftasonuydu ve bu yüzden de evdeler.

Merdivenlerden yavaşça inmeye başlayıpta salona girdiğimde tam da tahmin ettiğim gibi Burak elinde kahvesiyle salonda oturuyordu. O kadar dûşûnceliydi ki odaya geldiğimi bile fark etmedi, ancak yanınau. oturduğumda beni fark ederek başını yavaşça bana doğru çevirdi. Bir şeyler söyleyeceğimi anlamış olmalı ki bana soru sorar bakışlar attığında uzatmamam gerektiğini dûşûnerek direk konuya giremem gerektiğine karar verip derln bir nefes aldıktan sonra cesaretimi toplayarak sözûme başlamak için dudaklarımı araladım.

+ Sana bir şey soracaktım. Ailemin ölümü iflas yüzünden, iflas etmemize sebep olan kişlyi bulabilir misin?

Ben dikkatlice onun yüzünü incelerken o böyle bir soru beklemiyor olacak ki bir anda kaşları çatıldı ve sinirlendiği her halinden belliyken ben daha ne olduğunu anlamadan kahve fincanını sehpaya koyduktan sonra hızla yerinden kalkıp odadan çıktı, daha sonra ise dış kapının çarpılma sesl kulaklarımı doldurdu.

BURAK

     Böyle bir soruyu gerçekten beklemiyordum.

Ona nasıl söylerim o kişiyi bildiğimi? Ayrıca öğrenince katlanabilir mi? Hiç beklemediği biri olduğuna da eminim.

İnsan sevdiği kişinin ûzûlmesini istemez ama ben onun ûzûlmesine engel olamıyorum. O ûzûldûğûnde resmen cayır cayır yanıp kül oluyorum. Ailesiyle daha doğrusu babasıyla ilgili sırları öğrendiğinde resmen yıkılacak ve bende buna şahltlik etmekten başka hiç bir şey yapamayacağım.

Evden çıktığımda sinirle bizim mekana gelmiştim ve evet bizim sınırsızlar oradaydılar. Bayadır mekana gidipte işlerle ilgilenemiyordum. Son öğrendiklerime göre bizim işlerimizin olduğu blr dosya çalınmıştı ve kim olduğunu bulmaya çalışıyorlardı bizimkiler. O dosyada bizim pekte yasal olmayan işlerimiz kayıtlı ve polisin eline geçerse resmen biteriz. Kilitll kasadan nasıl çalındığını da anlamadım zaten. Eğer ölmeseydi kesinlikle Metin derdim.

Şimdi mekandaki odamda oturmuş ve kahve içerken blr yandan da elimdeki dosyaları inceliyordum. Bizimkiler yine baya iyi işler başarmışlar ve epey gelir elde etmişler.

Eskiden yoğun olarak yaptığımız araba ve uyuşturucu kaçakçılığını artık daha az yapıyoruz çünkü dûşmanlarımız daha fazla ve bu bilgileri kullanarak bizi bitirebilirler.

_____

Dosyalarla ve işlerle uğraşırken zamanın nasıl geçtiğini gerçekten fark etmemişim. Hava kararmış ve Nehir kardeşleriyle evde yalnız.

Odamdan çıkarak herkesle selamlaştıktan ve iyi dileklerimi sunduktan sonra hızlıca mekandan çıkıp motoruma bindim. Hız limitini epey yûkseltmiştim ama ben hızı seven biriydim.

Motoru kullanırken bir yandan da dûşûncelere dalmıştım. Bu sırrı Nehir' e anlatmalıyım yanl bilmeye hakkı var ama nasıl söyleyeceğimi hâlâ bilemiyorum. Tüm gün dosyalarla ilgilenirken bu dûşûnceleri unutabilmiştim ama artık hiç kaçışı yok.

İşleri de baya aksatmıştım zaten. Ayrıca ajansa ve holdingede bayadır uğramıyorum. İlk fırsatta oradaki işlerimi de halletmeliyim.

___

Kapının kilidini açıp eve girdiğimde direk salona yöneldigimde Nehir' i orada kltap okurken bulmamla derin bir nefes aldım. Çocuklar ortalıklarda yoklardı, saatte epey olduğundan uyumuş olmalılar. 

Nehir' in yanına oturarak kitabı bırakıp bana dönmesini bekledim ama ya beni fark etmemişti ya da umursamamazlıktan geliyordu. 2. Seçenek bana daha mantıklı geldi nedense. Kırgınlığı yüzünden okunuyor, hiç bir şey demeden çıktığım için kırılmış olmalı ki haklı ama benimde kafamı dağıtmaya ihtiyacım vardı yoksa herşeyi yakıp yıkardım.

Bu uzun bekleyiş beni sıkmaya başladığında bana dönmeyeceğinl anlayıp öksûrerek dikkatini ûzerime çekmeye çalıştığımda gayette başarılı olmuştum.
Nehir kitabını sehpanın üzerine bırakıp bana dönmûştû.

Tedirgin bir şekilde yüz ifadesini incelediğimde onunda tedirgln olduğunun kanaatine vardım. Duyduklarından sonra bu yüz ifadesinin daha da kötü olacağına eminim. Bu konuşma benim için de oldukça zor olacaktı. Derin bir nefes aldıktan sonra Nehir' in keskin bakışlarının esiriyken sesimi bulabildiğimde söze başlamaya karar verdim.

- Bak lafı uzatmayacağım. Bu duyacakların ağır biliyorum ama sakin olmaya çalış. İnan bana bunu söylemek benim için de zor. Yapan kişiyi zaten biliyordum ve o da zaten cezasını misliyle çekti. Öldû.

Nehir' in şaşkın bakışlarının altındayken duraksadım. Kısa bir tereddûtten sonra tekrar derin bir nefes alarak o ismi dile getirdim.

- Metin dayın. O aslında bir mafya ve iflas etmenize neden olan o.