32 - Limonlar bu kadar komik olan ne fısıldıyorlar?

660 79 12
                                    

'Limonlar bu kadar komik olan ne fısıldıyorlar?'

Hicran acısını çekip, kederini yaşadığı bir süreçten geçtikten sonra sonunda kendisini daha iyi hissediyordu. Ölüm acısı bile bir süre sonra hafifliyordu. Zaten insan yaşadığı acıyı unutamasa hayat gerçekten çekilmez olurdu. Geçen iki koca hafta sanki hiç bitmeyecekmiş gibi hissettirse de Hicran bu dönemde evinin dekorasyonunu değiştirmiş, yeni bir hobi edinmişti ve yeni bir ev arkadaşına sahip olmuştu. Elbette okulundan izin almış bir süreliğine kendisini evine kapamıştı. Babasının odasını tamamen boşaltmıştı. Kıyafetlerini muhtaçlara ulaştırması için bir derneğe bırakmıştı. Tüm hatıraları, resimleri bir dolaba koymuştu. Baktıkça her şey daha da acı veriyordu. Ve bunca acının ardından kendine eziyet etmek istemediğine karar vermişti. Nisan'da kendi dairesini boşatıp yanına taşınmıştı.

Uzun zamanlı dostlukları sonucunda artık ev arkadaşı olma zamanları gelmişti. Nisan'ın pür neşe halleri, pozitifliği acısını atlatmasına yardımcı olmuştu. Beraber hayatlarındaki tüm kötü şeylerden arınmışlardı. Hicran hayatında olmasını istemediği her şeyi koca bir kutuya doldurup atmıştı. Levent'ten kendisine kalan tüm hatıraları, ailesinin aldığı pahalı hediyelere kadar hepsini bir kutuyla şirkete bırakmıştı. Artık hayat daha iyiydi. Kış gelmiş, kar tüm kötülüğün üstünü kapatmıştı. Gökhan kendisine haber vermemesine ne kadar kızsa da onun desteğini hep yanında hissetmişti. Tabi bu kötü günlerde en büyük destekçisi Nisan kadar Çağlar'da olmuştu. Hicran başta inanmasa da Çağlar tamamıyla Sarah'ın etkisinden kurtulmuştu. Bu süreç ona yeni bir dost ve ev arkadaşı kazandırmıştı. Eski tüm eşyaları atıp yeni şeyler almışlardı. Duvarları açık renkler yerine sevdiği koyu renklere boyamıştı. Nisan ile çektirdiği fotoğrafları duvarlara asmıştı. Bunlara ek olarak Gökhan ile olan fotoğrafları vardı. Sosyal medya hesaplarını kapatmış, numarasını değiştirmiş ve tamamen başka biri olmuştu.

"Bugün için ne planın var bakalım?" dedi Nisan hastaneye gitmek için hazırlanmıştı. "Bu arada faturalar tamam hatta otomatiğe aldım"

"Teşekkür tatlım ama gerek olmadığını biliyorsun. İlla bir şeyleri ödemen gerekmez yanımda olmanı istediğim için ev arkadaşlığını teklif ettim" dedi Hicran. Nisan kira vermek istese de bunu kabul etmemişti, Nisan'da minnettarlığını en azından faturaları ödeyerek göstermişti. "Sinemaya gideceğim. AVM'de aptallar gibi gezeceğim. Sonra..."

"Sonra Çağlar'ı göreceksin" dedi Nisan imalı bir sesle. Hicran elindeki yastığı ona fırlattı. "O benim arkadaşım ve ayriyeten Levent'in de arkadaşı onunla aramda bir şey olması mümkün değil tatlım"

"Levent'in resminden dart yapacağımı bilmelisin" dedi Nisan kapıyı açar açmaz bir adım geri çekilerek. Seçil hanım kapının eşiğinde duruyordu. Nisan kadar Hicran'da şaşırmıştı. Neden geldiğini tahmin etmek zor değildi ama 'Bu kadar mı düştün Levent?' dedi içinden.

"Merhabalar kızlar girebilir miyim?" dedi Seçil mahcup bir sesle. Nisan evden çıkarken o da içeri girdi. Hicran yeni aldığı koltuk takımını göstererek oturmasını istedi. Bu rengi seçene kadar iki saat uğraşmışlardı ve sonunda koyu turuncuya karar vermişlerdi.

"Hoş geldiniz Seçil teyze, bir şey mi oldu?" dedi Hicran ama Seçil hayır der gibi kafasını salladı.

"Bana hala teyze demene sevindim" dedi mırıldanarak. "Hicran biliyorum geç oldu ama ben senden özür dilemek için geldim. Ne desem yaptıklarımı haklı çıkarmaz. Zaten haklı da değilim. Sana vurmakla çok büyük hata ettim. Çok özür dilerim. Affedebilir misin beni?"

"Ben unuttum bile" dedi Hicran onun gözyaşlarını fark edip yanına oturdu. "Geçti gitti. Hem ben size darılmadım bile"

"Seni kızım gibi sevdiğimi bilmelisin. Meriç'i o halde görünce inan ne düşüneceğimi şaşırmıştım. Senden haber alamadığımız için bu kadar bekledim"

BÜYÜK SIR, KÜÇÜK YALANLAR (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin