Duş bitince beni nasıl ısıtacaksın?"
"Sen bir al da duşunu." dedim.
Kafa salladı. "Bugün büyük laflar ettiniz Batu Bey, kaçamayacaksınız." dedi bayık gözleriyle bakarak.
"Koray kaşınma bak bu en soğuk hali değil."
Derin derin nefes almaya devam etti.
Elime şampuan döküp bir kere saçlarını yıkadıktan sonra havlu getirdim.
Havluyu önüne siper yaptım. "Boxerını çıkar." dedim ve kafamı yan tarafa çevirdim.
Biraz kendine gelmiş yorgun yüzüyle gülümsedi. Hala gülümserken bornozu giydi ve önünü kapattı.
"Hof." diye derin bir nefes verdim. Islak saçlarını silkeledi. Yüzüme gelen suları farkedip elinin tersiyle gülümseyerek sildi.
Aynı şeyi düşünürken birbirimize gülümsedik. Kolunu boynuma dolayıp kafamı kafasına yasladı.
"Hala yorgun hissediyorum." dedi açıklama yaparmış gibi.
"Teşekkür ederim." dedi. "Benim için böyle şeyler yapacak başka arkadaşım yok."
"Benim de yok."
"Arkadaşın olabilirim."
"Sevgilim de yok." dedim dalga geçerek. İnstagram saçmalıkları. Bunu farketti ve kafasını çevirip baktı.
"Bakıyorum gittikçe bana benziyorsunuz Batu han... pardon bey." dedi kafasını silkerek.
"Üzüm üzüme baka baka şey olurmuş."
"Ney?" dedi yüzüme eğilerek.
"Şey işte." Cidden ona benzedim. Bir mal olup çıktım.
Güldü ve dudaklarını bastırdı. Yere bakıp kelimeyi düşünmeye başladım. Şuan bana yakın olması mı yoksa yorgun olmam mı yoksa iki seçenek de mi algılamama izin vermiyordu anlayamadım.
Hızla kafamı kaldırdım.
"Hah kararırmış!" dedim ve burunlarımızın değdiğini farkettim."Sen ayılmadın mı?" dedim geri çekilirken.
"Gayet ayığım." dedi üstüme gelirken.
"Hem de çok ayığım." gözleri dudaklarıma kaydı.
"Ayıksan böyle saçma davranmazsın." dedim elimi göğsüne koyarak.
"Cidden mi?" dedi inanamayarak.
Koltuk altlarımdan tutup kaldırdı.
"Bak seni bile taşıyabiliyorum.""İndir Koray." dedim. Kaşlarını kaldırdı.
"Geç kalacaksın."
"Burası benim de evim sayılmıyor muydu?" dedi. Yanaklarım yanmaya başladı.
"Henüz emin değilim." dedim ve kollarını tutup kendimi indirdim.
"Cıkcıkcık. Çok emin konuşmuştun aslında." dedi saçını kurularken.
"Neyse artık daha iyi yürüyorum. Gidebilirim. Kıyafetlerim?" dedi.
"Kıyafetlerin? Yok."
"Nasıl?" dedi kaşlarını çatarak.
"Ya işte pis. Benimkilerden al."
"Yok ya,"dedi ensesini kaşırken." Bir şey bırakmayayım ben en iyisi. " dedi tuhaf bir şekilde. Ne olmuştu şimdi?
"Tamam. Parfüm sıkarsın. "dedim gerginlikle.
"Gerek yok ya. "
Odaya girdi ve kıyafetlerini giydi. Çıktığında hala havluyla başını kuruluyordu.
"Tekrar teşekkür ederim. Başına bir sürü bela açtım ve bunun için de üzgünüm." dedi yere bakarak.
"Ev işini,"
"Eve çıkmayacağım sanırım. Kendimde o sorumluluk bilincini göremiyorum." dedi lafımı keserek.
Nasıl bir ani mod düşüklüğüydü bu?
"Pekala." dedim sözleri havada kalmasın diye.
Ellerini kotunun arka cebine koydu ve kapıda dikilmeye başladık. Dudaklarını büzdü ve kafasını eğdi. Kapıdan çıkıp ayakkabılarını giydi.
"İyi geceler kendine iyi bak." dedi yüzüme bakarak.
"Görüşürüz?" dedim onaylaması ı bekleyerek.
O ise buna cevap olarak gülümsedi ve asansöre binip kayboldu.
Kapıyı kapatıp içeri girdim.
Yine tek başımaydım. Biraz olsun ümitlenmiştim sanırım.
Koray için ama, o da benden sıkıldı.
Herkes benden sıkılır.
Batu'cuğum kime benziyor öyle? Aklımda yeni bir kurgu var ama onu yazmaya başlarsam bunu bırakırım muhtemelen. Ve bu bebeklerimden vazgeçmek istemiyorum. O yüzden öyle işte.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
¦Nude¦
Short Storyİkinci el aldığınız bir bilgisayarda eski sahibinin nudeunu bulursanız ne yaparsınız? Silmelisiniz. B×B bir kurguuuu. Kısa ve vakit öldürmelik. For you @whitefunruins @pandayunicorn Taekook kurgusu değil.