9🥀 Şarkı

1.4K 100 91
                                    

Medya - Sarı Kurdeleler

<><><>

Şimdi düştün elime Gönül. Bakalım bu seferde burada kalmayı başarabilecek misin?

Sevinçle odama geri çıktım. Telefonumu elime alarak Volkan'a mesaj attım. Şuan büyük ihtimalle uyuyordu. O yüzden mesajımı görmemişti.

***

Mehmet Aslanbey için kahvaltı hazırlatmıştım. Elimdeki tepsiyle odasına girdiğimde yanında Akif Sayar'da -yani Mehmet Aslanbey'in en yakın arkadaşı, pisliklerini örten polis- vardı. Uzun zamandır bizi ziyaret etmiyordu. Ne olmuştu da gelmişti? Önemli bir şey vardı ve ben bunu öğrenmeliydim. Tepsiyi masaya koydum.

"Hoşgeldiniz, burada olduğunuzu bilmiyordum. Size de bir şeyler hazırlatabilirim." Dedim gülümseyerek.

"Hayır Ebru'cum teşekkür ederim." Tebessüm ederek odadan çıktım. Etrafa göz gezdirip kimsenin olmadığına emin olduktan sonra, kulağımı kapıya dayayıp onları dinlemeye başladım.

"Mehmet seni anlıyorum ama bu istediğini yapmak çok zor."

"Ne demek zor Akif! Rezil oldum millete! Gönül'ün dul olduğu haberini kim yaydıysa o kişi bulunup bana getirilecek, o kadar!"

"Peki, bir şeyler yapmaya çalışacağım." Dudağım sağa doğru kıvrıldı. Beni bulmak o kadar kolay değil Mehmet Aslanbey. Şadoğlu'nu yenemezsin sen. Anca olduğun yerde yürürsün.

Arkamı döndüğümde biriyle çarpıştım. Kafamı kaldırıp yüzüne baktım.

"Vay vay gelin hanım, neler yapıyorsunuz siz öyle?" Bu kişi Kenan Bozkurt'tu. Ne zaman gizli bir şeyler yapsam o karşıma çıkıyordu. Açıkçası bu da benim sinirimi çok bozuyordu. Mehmet Aslanbey'e bir şey söylemesinden çok korkuyordum. Onu dinlediğimi öğrenirse bana olan güveni yıkılacaktır ve bu benim aleyhime olur.

"Allah Allah! Sana hesap mı vereceğim Kenan? İşin falan yok mu senin beni izliyorsun?"

"Güzele bakmak sevaptır." Dedi sırıtarak.

"Yaşından başından utan be! Babam yaşındasın bana sarkıyorsun. Bence Miran senin bu yaptığını görmesin."

"Hmm demek öyle. Mehmet bey de senin bu yaptığını görmesin bence. Kapı dinlemeler falan." Göz kırptı.

"Haddini aşma! Defol!" Eliyle, saçımla oynamaya başladı.

"Sen de bir şeyler var tatlı kız. Bazı şeyler saklıyorsun. Çok belli, ben bu sakladığın şey her neyse öğreneceğim ve o zaman ne dersem yapmak zorunda kalacaksın." Sinirle elini ittim ve odama gittim. Elimi göğsüme koyup derin bir nefes aldım. Sahi? Öğrenebilir miydi Reyyan Şadoğlu olduğumu? Hayır, hayır. Nasıl öğrensin ki? Öğrenemez.. Telefonumun sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım. Volkan arıyordu, telefonu cevaplayıp kulağıma koydum.

"Abla benimle görüşmek istediğini söylemişsin."

-"Evet Volkan, ama size gelemeyeceğim. Pek iyi hissetmiyorum. O yüzden şimdi söyleyeyim. Ben bir şekilde Mehmet Aslanbey'in bizim evimizin, yani babamı yaktığı evin olduğu köye getireceğim."

"O nasıl olacak?"

-"Hani belediye seçimlerine katıldı ya. Kazanması için bir öneri sunarım. O da beni reddedemeyeceğine göre sorun yok. Her neyse orada kameramanlar falan olacak ve yine devreye sen giriyorsun Volkan. Gönül'ün eski eşi çift taraflı ajan ve sen bunu ifşa edeceksin."

"Ne! Çift taraflı ajan mı! Hadi canım."

-"Ben sana bununla ilgili ayrıntıları mesaj olarak atacağım. Her neyse, gelelim asıl konuya. 20 yıl öncenin konusunu açacaksın."

MÜKEMMEL GELİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin