Medya - Yalancı
<><><>
Miran mutfağa gitmek için odasından çıkmıştı ki yerde duran Reyyan'ın fotoğrafını fark etti.
"Bu Ebru'nun resmi değil mi?" Miran eğilerek yerdeki fotoğrafı eline aldı. Gülümseyerek fotoğrafa baktı. Reyyan burada daha çok küçüktü. 16-17 yaşlarında gibi gözüküyordu. Miran fotoğrafı, cebinden çıkardığı cüzdanının içine koydu. Fotoğrafın arkasını çevirmek aklına gelmemişti ve Reyyan Şadoğlu yazısını görmemişti.
Gönül ise elindeki dosyalarla Mehmet'in odasına girdi.
"Baba, bazı dosyalar buldum." Mehmet genç kadının elindeki dosyaları aldı ve odasındaki kilitli kasaya koydu.
"Tamam, ben bunları sonra inceleyeceğim." Gönül kafasını sallayarak odadan çıktı. Odada bir sessizlik oluşmuştu. Akif dayanamayarak söze girişti.
"Mehmet, bu evde bir düşmanın olmasın?"
"Nasıl yani?"
"Düşünsene, son zamanlarda başına gelmeyen şey kalmadı. Sırların deşifre oldu. Bunları yapan kişi ailenin içinden biri olmalı." Mehmet düşünmeye başladı. Akif'in bu söyledikleri ona çok mantıklı gelmişti doğrusu.
"Evet.. çok haklısın. Ama bu kişiyi nasıl öğreneceğiz?"
"Tüm önemli şeyler bu odada. Para olsun, dosya olsun, belgeler olsun.. bu odaya kamera taktır. Ve bu akşam bize gelin. Bu kişi evde kimsenin olmamasından yararlanarak bir şekilde eve dönecektir. Ve bu odayı karıştıracaktır."
~Reyyan'dan~
Omzumun acısıyla ağzımdan küçük bir inilti çıktı. O sırada kapı çalındı.
"Gir." Gönül içeri girdi.
"Gel Gönül, hoşgeldin." Dedim gülümseyerek. Gönül yanıma oturdu.
"Ben.. ben sana teşekkür ederim Gönül. Eğer beni tutmasaydın.." Gönül'e teşekkür ediyor olmam onu bu evden yollamayacağım anlamına gelmiyordu.
"Ne teşekkürü yenge, eğer tutmasaydım asıl o zaman vicdanım susmazdı." Gülümsedim.
"Yenge, bu Kenan bey neden İlay'ı kaçırmış olabilir ki? Aklına hiç mi bir şey gelmiyor?" Of, şu kızın iyiliksever tavrı beni benden alıyordu.
"Hayır canım, hiçbir fikrim yok."
"Her neyse, ben Kenan Bey'in odasını araştırdım ve birkaç dosya buldum. Onları babama verdim, o da kasaya koydu. Belki bazı şeyler bulabiliriz." Gözlerim şaşkınlıkla açıldı. Eğer o dosyalarda benimle ilgili bilgiler varsa yanardım. Ah be Gönül, bir işe de burnunu sokma.
"Belki." Gülümsemeye çalıştım. O sırada odaya Miran girdi.
"Neyse, ben çıkayım." Gönül odadan çıktı. Miran yanıma oturdu ve elimi tuttu.
"Daha iyi misin?" Kafamı salladım. Miran parmağını dudağıma koyup okşamaya başladı. Yavaş yavaş bana doğru yaklaşıyordu. İçimde garip fırtınalar kopuyordu.
"Seni çok özledim.." Yavaşça dudaklarımı öpmeye başladı. Nefessiz kaldığımı hissettiğimde dudaklarımı araladım. Yavaş hareketlerle karşılık veriyordum. İlk ayrılan ben olmuştum. Miran elini yanağıma koydu.
"Seni seviyorum." Ardından alnını alnıma yasladı.
"Ben de seni.."
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜKEMMEL GELİN
Romance-TAMAMLANDI- "Düzelir sandım.. senin varlığınla biraz olsun hayat yüzüme gülmüştü ama nedense şimdi fark ediyorum her şeyi. Geçmiş peşimi bırakmayacak.." Kuruyan gözyaşlarımla birlikte ayağa kalktım ve pencerenin önüne geçtim. Gökyüzü ve yeşilliğin...