35🥀 Dans

1.1K 89 343
                                    

Medya - Bela

Sınır;

50 Oy

100 Yorum

200 Okunma

°Bu arada adım adım finale gidiyoruz:) 40. bölümde falan final yapmayı düşünüyorum. Aklımda çok güzel ReyMir kurguları var, artık onlara atılmak istiyorum ejsksks

Keyifli Okumalar🧚‍♀️

<><><>

Mutluluktan ağlamanın bir kez daha ne kadar güzel bir şey olduğunu anlamıştım. Verdiğimiz partinin sonuna gelmiştik artık. Çoğu kişi gitmiş biz bize kalmıştık. Merlin'in yoğun ısrarları üzerine biraz da kendi aramızda eğleniyorduk.

Uzaktan bize doğru gelen annemi fark etmemle bakışlarımın yönünü değiştirdim. Ona bakınca bile kırılıyordum.

"Reyyan.." Önüme gelen saçı kulağımın arkasına sıkıştırdım ve onunla göz teması kurmamaya çalıştım.

"Bir şey mi oldu?"

"Çok sevindim kızım." Kızım? Cevap vermek için derin bir nefes almıştım ki telefonum çalmıştı. Telefonumu açıp kulağıma koydum.

"Geliyorum, beklemede kal." diyip telefonumu kapamıştım.

"Gitmem gerek." Annemin cevap vermesine fırsat vermeyerek bahçenin arka taraflarına doğru ilerledim.

"Gönüüş!" Gönül'e sarıldığımda o da gülerek bana karşılık vermişti.

"Yeğenim kız oluyormuş, tebrik ederim."

"Teşekkür ederim." dedim gülümseyerek.

"E hadi gel, seni saklamamız için hiçbir sebep kalmadı değil mi?" Gönül gülümseyerek kafasını salladığında ön tarafa doğru ilerlemeye başlamıştık. Ben Gönül'den daha çok heyecanlıydım. Özellikle Azat abinin ve Sultan'ın tepkisini çok merak ediyordum.

Herkesin olduğu tarafa geldiğimizde bizi ilk fark eden kişi Miran olmuştu.

"Gönül yenge." Ardından Merlin'in şaşkınlık dolu sesini duymuştuk.

"Hey ahali! Bir misafirimiz var." Tüm gözler üstümüze çevrildiğinde Gönül'ün sırtını sıvazlayarak derin bir nefes aldım. Sultan Aslanbey'le göz göze geldiğimizde gülümsedim.

"Ne o? Pek bir şaşırmışa benziyorsunuz Sultan Hanım."

5 Ay Sonra

"Hayatım biraz ayağını ittirmeyi denesen ikimiz için de daha kolay olacak biliyorsun değil mi?" Ayakkabımı giydirmeye çalışan Miran'a gözlerimi devirmiştim. İki saattir söyleniyordu.

"İttiriyorum işte Miran, sen giydiremiyorsun!" Zor da olsa Miran ayakkabılarımı giydirmiş ve diklenmişti.

"E hadi bu gidişle konvoyu kaçıracağız."

"Ne demek istiyorsun? Ben yavaş mıyım yani? Yok yok anladım ben, sen bana şişko demeye getiriyorsun. Ne yapayım karnım varsa! Dokuz aylık çocuğu taşımak kolay mı!" Miran derin derin soluduktan sonra zorla da olsa bana gülümsemişti.

Haspama bak sen bir de sinirleniyor!

"Öyle bir şey demek istemediğimi sen de biliyorsun Reyyan. Allah aşkına gidelim artık." Omuzlarımı silkerek önden yürümeye başlamıştım. Bugün Gönül ve Azat abinin düğünü vardı. Sonunda bazı şeyler yoluna girmişti.

MÜKEMMEL GELİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin