19🥀 Parti

1.3K 101 164
                                    

Medya - Seni Sana Sen

<><><>

"Aslanbey konağı için, ailem için." Gözlerini sıkıca yumdu. Ardından aklına yine o iki cümle geldi.

İntikam almayı sevmem ama ödeşmek adettendir!

Bana gelince, ben asla Aslanbey olmam!

Miran bu oyunun sonunda kazananın kendisi olacağını çok iyi biliyordu. Bu yüzden tereddüt etmeden eline aldığı kıyafetle birlikte odadan çıktı. İşçilerin giyinmesi için ayrılan bölüme giderek kıyafeti giydi. Ardından şirketin fabrika bölümüne gitti. Oradaki işçiler şaşırmış bir şekilde Miran'a bakıyordu.

"Ne oldu? Yakışmamış mı yoksa?" Dedi Miran kendi üzerini süzerek.

"Y-yok ondan değil.. biz sizi böyle görmeye alışkın değiliz Miran bey." Dedi 50'li yaşlardaki adam üzüldüğünü belli ederek.

"Merak etme Vedat abi. Uzun süre kalmayacağım zaten burada." Miran, Vedat ve diğerlerinin yanına yaklaştı.

"Şimdi gösterin bana, nasıl yapılıyor bu kıyafetler?"

"Abi emin misin, burada çalışmak istediğine?" Dedi Furkan. Her zaman çok iyi anlaşırlardı.

"Eminim Furkan." Dedi Miran gülümseyerek.

~Reyyan'dan~

Derin düşüncelerimin arasında gidip gelirken Yaren'in yanıma oturmasıyla tüm dikkatim dağılmıştı.

"Ne oldu? Ne konuştunuz Miran'la?" Deyiverdim birden.

"Anlamadım?"

"Ben odadan çıktıktan sonra Miran'la ne konuştunuz Yaren?"

"Hiçbir şey abla. Senden hemen sonra ben çıktım zaten."

"Yalan söyleme Yaren! Bana.yalan.söyleme!" Dedim bastıra bastıra.

"Abla neden bu kadar sinirlendiğini anlayamıyorum!"

"Çünkü duydum! Miran'a söylediklerini duydum! Bu yüzden döndün dimi konağa!?" Odadan çıktıktan sonra gitmemiş Miran ve Yaren'in konuşmalarını dinlemiştim. En başından beri belliydi zaten. Yaren durup dururken konağa asla geri dönmezdi.

"Abla ben.."

"Kes! Kes sesini Yaren! Miran'da gözün var dimi? Onu seviyorsun? Yalan mı söylüyorum! Miran'la evlendiğimden beri onda gözün var!" dedim ellerimi saçlarıma daldırarak.

"N-ne dediğinin farkında mısın abla!? Ayrıca neden bu kadar sinirlendin? Yoksa Miran'ı mı seviyorsun?" Afallamış, ne diyeceğimi bilememiş bir şekilde Yaren'e baktım.

Gözlerim kararır gibi olduğunda elimle duvardan destek aldım. Kendimi toparlayıp sinirle önümdeki sandalyeye tekme attım.

"Sanane! Sevsem ne olacak sevmesem ne! Bir daha bana sesini yükseltmeyeceksin Yaren! Kardeşim demem, gözünün yaşına bakmam! Anladın mı beni!" Yaren'in konuşmasına fırsat vermeden yanından geçip gitmiştim.. Sinirden suratım alev ateş yanıyordu. Sakinleşmek adına derin bir nefes alarak sekreterin yanına gittim.

"Çinli müşterilerle konuşun, yarın için bir toplantı ayarlayalım."

"Peki efendim." Arkamı dönmüş, gitmek için yeltenmiştim ki tekrardan gözlerim karardı. Masadan destek almak istediğim sırada tüm dosyaları yere düşürdüm ve kendimde dizlerimin üzerine kapaklandım. Sekreter hızlı adımlarla yanıma geldi.

"Reyyan hanım iyi misiniz?"

"İ-iyiyim, yok bir şeyim." Bugünlerde fazla üzülüyor ve fazla stres yapıyordum. Büyük ihtimalle bu yüzden gözlerim kararmıştı.

MÜKEMMEL GELİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin