21🥀 Anne

1.6K 105 264
                                    

Medya - Ağustos Sırılsıklam

<><><>

Miran elimi bırakıp, ardından tekrar tuttu. Düşme korkusuyla ağzımdan tiz bir çığlık çıktı.

"Hayatın benim ellerimin arasında artık Reyyan. Tıpkı şuan ki gibi." Miran'ın bir planının olduğu kesindi. Tek dileğim bu tuzağa düşmemekti. Elinden destek alarak ayağa kalktım. Sanki son dediğini duymamış gibi davranmaya başladım.

"Hadi bin, gidelim." Ellerimle ıslak saçlarımı yüzümden çekerek arabaya bindim. Miran da gelip yan tarafıma bindi.

Yol boyunca konuşmamıştık, evine geldiğimiz gibi arabadan inmişti. Suratıma dahi bakmamıştı. Elimi kalbimin üstüne koydum. Artık bu durum kalbimi acıtıyordu fazlasıyla. Neden? Neden canım bu kadar yanıyordu? Bitti işte.. intikamımı aldım. Mutlu olmam gerekmez miydi? Kafamı eve doğru çevirdim. Belki eve girmemiştir, gitmemi bekliyordur. Ben de yüzünü görürüm diye ama çoktan eve girmişti. Daha fazla beklemeyerek konağa döndüm. Yol boyu hapşurmuştum. Eve girdiğimde halamla karşılaştım.

"Kızım, ne bu halin?" Dedi şaşkınlıkla.

"Bir şeyim yok hala." Tekrardan hapşurmuştum. Fazlasıyla üşüyordum.

"Ah Reyyan, ah kızım. Gitte üstünü değiştir. Ben de sana bi' ıhlamur yapayım." Yüzümü buruşturdum. Ihlamurdan nefret ediyordum..

"Valla ıhlamurun adını duymam yetti hala, iyileşmiş kadar oldum."

"Seni gidi yaramaz, hala küçüklüğündeki gibisin." Gülerek odama gittim. Sıcak bir duş aldıktan sonra yatağıma girdim.

Kafamı başlığa yaslayarak düşünmeye başladım. Kapı sesiyle o tarafa doğru döndüm. Volkan, halam ve Yaren içeri girdiler. Yaren'i görünce göz devirmeden edememiştim. Halam elindeki ıhlamurla yatağıma oturdu ve ıhlamuru bana uzattı. Elindeki ıhlamuru alıp komidine bıraktım. Ardından halamın ellerinden tuttum.

"Hala, ben sana bir şey söyleyeceğim." Dedim tüm kararlılığımla.

"Söyle kızım, ne oldu?"

"Ben çok düşündüm.. ben çok düşündüm ve.."

"Ay çok heyecanlı, aynı dizilerdeki gibi." Diyen Volkan'a güldük hepimiz. Tekrardan ciddiyetimi topladım.

"Ben.. bütün bu intikam oyunundan, yaptıklarımdan çok pişman oldum." Halam tüm sıcaklığıyla bana gülümsedi.

"Biliyordum Reyyan, bir gün pişman olacağını biliyordum."

"Ama artık çok geç değil mi? Gönül, Azat, Ege, Merlin, Ömer, Pervin yenge ve.. Miran. Vicdanım hiç rahat değil." Dedim kafamı öne eğerek. Halam çenemden tutup tekrardan göz göze gelmemizi sağladı.

"Bak canım, her insanın hatası olur. Büyük veya küçük. Belki yaptıklarını geri alamazsın, belki yaptıklarını telafi bile edemezsin ama kendine yeni bi' hayat kurabilirsin."

"Halam." Sıkıca halama sarıldım. O bana haladan çok anne, baba olmuştu. Annemi ne çok özlemiştim oysaki. Beni küçücükken bırakıp gittiği gün hala aklımdaydı. Sanki dün gibi hatırlıyordum.

Flashback

Babam ve Yaren şehir dışına gitmişlerdi. Ben gitmemiş, annemle kalmak istemiştim. Annemin dizlerinde yatıyordum. Başımı okşuyordu. Her zaman bana mırıldandığı melodiyi söylemeye başladı.

"Tatlı çocuğum, sevimli kızım.
Periler dünyasından bir prens gelecek.
Seni sarayına götürecek." Birden annem mırıldandığıyı melodiyi söylemeyi bıraktı. Çekmecesinden ilaçlarını çıkarıp içti. Hep böyle sorunlar yaşıyordu. Psikolojisi sebebi olmaksızın çok bozuktu. 10 dakika sonra derin bir nefes alıp bana doğru döndü.

MÜKEMMEL GELİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin