Zehra.

Bölüm 6

Ahırın kapısını açmamla bir el hızla beni içeri çekti.

Çığlık atmak için açılan ağzım iri bir el tarafından kapatıldığında neye uğradığımı şaşırdım.

Tam ensemde boynumu yakarcasına sıcak  bi nefes hissettiğimde aynı anda şakağıma buz gibi bi namlu dayanmıştı.

Korkudan titremeye başlamıştım. Köye inen teröristlerden biri olmalıydı , daha önce bi kaç kez bu şekilde alıkoydukları kızları dağa kaçırmışlardı.

Kalbim küt küt atarken , gözlerimin dolmasına engel olamadım.

Ağzımı sıkıca kapatan iri el gevşediğinde , şakağımdaki namlu ucu yavaşça elmacık kemiklerime inmeye başladı.

Namlunun soğukluğu korkudan alev almış yüzüme dokundukça ürperiyordum.

Namlu elmacık kemiklerimden boynuma doğru inerken "Kimsin sen , ne istiyorsun ?" Diyebilmiştim kendimin bile zor duyduğum cılız bi sesle.

Enseme üflenen sıcacık nefesten konuşmak için nefeslendiğini anlamıştım.

" Eve geç gelen kızları cezalandırmak için görevlendirildim." Oldukça ciddi bir ifadeyle fısıldayan sesi duyduğumda hızla arkamı döndüm.

Öyle ki bu muhteşem ses tonu ondan başkasına ait olamazdı.

Şaşkınlıktan kocaman açılmış yeşil gözlerim muzipçe parlayan koyu kahve gözlerini bulduğunda , dudakları kıvrılmış beni getirdiği hal oldukça hoşuna gitmişti.

Şaşkınlığım şiddetle yerini öfkeye bırakmıştı şimdi.

"Sen .." yutkundum. "Ne yaptığını zannediyorsun deli mis- ""

Oldukça yüksek çıkan sesimi işaret parmağını dudağıma bastırırken böldü.

"Şşşt, sakin ol duyacaklar." dediğinde sertçe parmağını bileğinden ittirerek indirdim.

"Duyarlarsa duysunlar , sen benimle böyle oynayabileceğini mi sanıyorsun." Derken yumruk yaptığım elimi sol omzuna hızla vurdum.

Şaşırarak vurduğum omzuna sonra bana baktığında alt dudağını ısırarak gülümsemeye başladı. Zira yumruğum onda rüzgar etkisi bile yapmamıştı.Böyle dalga geçer gibi davrandıkça daha da hırslanıyordum.

Söylenmeye devam ederek , göğsünü yumruklamaya başladım.

" Nasıl korktuğumdan haberin var mı senin he aklıma neler geldi benim." Sesimin tonu hala yüksek çıkarken yüzündeki tebessüm silinmişti.

Ben ona vurdukça minik adımlarla geriye doğru gidiyordu. Bi yandan gözlerini öfkeli gözlerimde gezdirirken  , ben konuştukça bakışları dudaklarıma iniyordu.

Birden gözlerim hızla etrafı taradığında sarıkızı dışarıya çıkartmak için kullandığımız sopa gözüme ilişti.

"Sen şimdi görürsün." Derken elime birden sopayı aldım. Abartmasamıydım , hayır abartacaktım öyle çok korktum ki acısını çıkartmalıydım.