İstanbul-2019"Ben gerçekten biliyorsun zannettim Zehra."
Duyduklarımdan sonra 10 dakikadır derin bir sessizliğe gömülmüştüm. Umut Murat'ı orada tutan nedenin ben olduğuna emindi. Bunu az önce ki ısrarlı tavırlarından anladım. Bu kanaate nerden vardığını bilmiyordum. Çünkü bu soruyu bana sorduğuna göre Murat bu konuyla ilgili ona hiçbir şey söylememiş olmalıydı.
"Zehra! Bak Murat İstanbul'a döndükten sonra ketum bir insan oldu. Ya tamam zaten hep öyleydi ama hepten içine kapandı. Kolay değil o dağda 1 yıl geçirdi." Sitemle tebessüm etti. "Murat zaten biraz terstir. Yaşı benden küçük olmasına rağmen bazen ben bile çekinirim ondan. Sadece ben değil teşkilatta hemen herkes söz konusu Murat ise atacağı adımı iki kere düşünür." Bakışlarımı tekrar sahneden Umut'a çevirdim. "Neyse.. Senin üniversite işinlede uğraştığını biliyorum. Ben zannettim k-i"
"Ne zannettin Umut? Murat'la aşk yaşadığımızı mı? Gerçekten benim haberim yoktu." İç çeker gibi nefeslendim. "Murat bana bir söz verdi. Bana yardımcı oldu hepsi bu."
Umut'un yüzüne söylediklerinden pişman bir ifade yerleşmişti. O kadar emindi ki bizim aramızda bişeyler yaşandığından. Sanki aramızdakileri ondan saklıyor muşum gibi üzerime gelmişti.
"Dürüst olacağım. Murat senin üniversiteye gidebilmen için o kadar titiz davrandı ki.." bar sandalyesinde doğrulur gibi biraz daha yaklaştı bana. "Baran konusunda da aynı şekilde. Baranla o dağda yaşadım ben Zehra. Sana olan duyguları saplantı derecesindeydi o adamın. Fakat sen kalkıp o ad-a"
"Umut!Lütfen ne biliyorsan sus. Duymak istemiyorum. Baran konusunu lütfen açma." Ne ima etmeye çalıştığını sanırım anlamıştım fakat bunu duymak istemiyordum. Bunu bile bilmesi canımı sıkmıştı! Bunu Umut biliyorsa Murat'ında bileceği geldi aklıma. Fakat yapacak bişeyim yoktu. Sonuç olarak şans benden yanaydı ve istemediğim hiçbir şeyi yaşamak zorunda kalmamıştım.
Kalkmak için çantamı toplamaya başladım. Bir an önce eve gitmek istiyordum.
"Zehra, ben sen Murat'a baskı yaptın zannettim. Yani evet aranızda bişeyler oldu ve gitmesini istemediğin için Murat'ta oyalandı diye düşündüm." Umut telaşlıydı. Pot kırmıştı ve Murat'tan inanılmaz çekiniyordu.
Yerimden kalkarken Umut'un endişeli ifadesine tebessümle karşılık verdim.
"Ben Murat'a hiç gitme demedim. Çünkü dediğim gibi biz sadece arkadaştık Umut. " Fakat Umut hala rahat değildi.
"Murat'a hiçbir şey söylemeyeceğim. Çünkü kendince başka sebepleri vardır muhakkak." Çantamı elime aldığımda duraksayıp ona baktım. "Sen sadece Murat'ın benim üniversiteye gitme işimle uğraştığı için mi böyle düşünüyorsun?" Dedim sıradan bir merakla. Fakat bu sorunun cevabını çok merak ediyordum. Murat bu konuları onunla konuşmamış olsa dahi aramızda bişeyler olduğuna bu kadar emin olması ilginçti. Umut akıllı bir adama benziyordu ve sırf bu yüzden bana böyle bir soru soracağına ihtimal vermiyordum.
Sorumla tebessüm etti. Oda ayağa kalkarken düşünür bakışlarını bar sehpasında dolaştırdı. Güçlü bir nefesi dışarı bırakırken tekrar bana bakıp "Evet!" Dedi. Üstelik oldukça samimiydi tavrı.
Demek ki yanlış düşünmüştüm. Belki de Umut, biz odunlukta uzun süren bir konuşma yaptığımız içinde aynı zamanda böyle bir kanıya varmıştı. Olabilirdi.
"Geçireyim seni.. Murat nereye kayboldu anlamadım." bakışlarını arar gibi etrafta gezdirmeye başladı.
"Gitmiş olabilir.." derken sahnedeki arkadaşlarıma el salladım. Normalde eve birlikte dönerdik fakat o kadar uzun kalamayacaktım. Deniz'in sorar bakışlarına başımı işaret ettim. Başım ağrıyormuş gibi yüzümü astım. Onaylar gibi kafa sallayan Deniz'e öpücük gönderip çıkış kapısına doğru Umut'la birlikte ilerlemeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zehra.
General FictionDoğu Anadolu'ya bağlı Kaledağ köyünde , dedesi ve kardeşiyle yaşayan Zehra'nın hayatı, bir gece ansızın onlara sığınan yaralı bir askerle değişir. 5 yıl sonra kaderin tekrar bir araya getirdiği Zehra ve Murat'ın hikayesi İstanbul'da devam eder . Ka...