İstanbul-2019
Fatih'i aşağıda görmemle birlikte hızla elime montumu alıp evden çıktım. Asansörü çağırdım ancak beklemeden merdivenlerden koşar adım indim. Apartmanın kapısından çıkar çıkmaz havanın ne kadar soğuduğunu hissettim.
Fatih apartmanın bahçesinin önünde, elinde bir buket pembe gülle öylece bana bakıyordu.
Bir yandan elime aldığım montumu giyerken ona doğru yürümeye başladım.
"Neden haber vermedin?" Dedim, yüzümdeki gülümsemeyle tam önünde durup.
Açık kumral teni , nizamlı yüz hatlarıyla oldukça iyi görünüyordu. Bir antrenöre yakışır oldukça fit bir vücuda sahipti.Gülümseyince sağ yanağında tek gamzesi çıkmıştı ve ona inanılmaz yakışıyordu!
Fatih gülleri bana uzatırken " Sürpriz yapmak istedim." Dedi. Kehribar rengi gözlerini gözlerime diktiği sırada, bana uzattığı gülleri alıyordum.
Çiçekleri aldıktan sonra yüzüme yaklaştırıp onları kokladım. Yüzüme yayılan gülümseyi gören Fatih'te gülümsedi. Açıkçası ben onu bana bozuldu sanırken ellerinde güller kapıma kadar gelmesinden etkilenmiştim.
Birlikte yan yana yürümeye başlamıştık şimdi.
"Çiçekler çok güzel , teşekkür ederim."
Sesimle bana baktı. Tekrar gülümserken sağ yanağındaki gamzesi bütün güzelliğiyle ortaya çıkmıştı."Sen daha güzelsin." Der demez yanımızdan uçak gibi geçen araç, yerde biriken bütün suyu üzerimize sıçrattı.
Üzerimizdeki ilk şoku atlattıktan sonra Fatih öfkeli bir küfür savurdu arabanın arkasından. Sırılsıklam olmuştuk ve hava buz gibiydi.
"Kim ulan bu!" Kollarını iki yana açarken başını eğip ıslanan bedenini kontrol etti. "Zaten arabasına binerken de dik dik baktı. Sizin apartmandan mı, tanıyor musun Zehra ?" Fatih'in öfkeden deliye dönen yüzüne bakarken bende üzerimdeki şoku atlatmaya çalışıyordum.
Işık hızıyla yanımızdan geçen aracın az önce Deniz'in bahsettiği yan komşumuza ait siyah jeep olduğunu farkettim.
"Tanımıyorum, sanırım yan komşumuz." Dedim mırıldanır gibi. Bir yandan üzerime gelen çamurlu suyu ellerimle temizlemeye çalışıyordum.
"Bilerek yaptı yavşak , ama görecek o aldım plakasını!"
Fatih yola daha yakın olduğu için sırılsıklam olmuştu ve öyle öfkeliydi ki onu daha önce hiç böyle görmemiştim.
"Hadi gel bize gidelim, hasta olucaz." Dedim, endişeyle. Saçlarıma kadar ıslanmıştım.
"Yok bütün keyfim kaçtı. Ben gideyim, arabada yedek kıyafetimde yok, ararım seni." Dedi, öfkeyle.
Ben ise ne diyeceğimi bilemiyordum. Mahçup hissediyordum kendimi saçma şekilde. Çünkü aklıma adamın sevişme sesine verdiğim tepki geldi. Belkide sesimden tanıyıp oda böyle bir tepki göstermişti. Olabilir miydi?
*********
"Ama ne aşk , sırılsıklam!" Kendini tutamayıp kocaman bir kahkaha patlattı Hakan.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zehra.
Ficción GeneralDoğu Anadolu'ya bağlı Kaledağ köyünde , dedesi ve kardeşiyle yaşayan Zehra'nın hayatı, bir gece ansızın onlara sığınan yaralı bir askerle değişir. 5 yıl sonra kaderin tekrar bir araya getirdiği Zehra ve Murat'ın hikayesi İstanbul'da devam eder . Ka...