Yeni Gelen Öğrenci/ Chanbaek

Bana Meleğim Deme! (36) (M)

 

    Sabah olmuş, erken uyanan Chanyeol, kollarında tıpkı bir bebek gibi uyuyan meleğini izliyordu. Akşam yaşananları hatırlayınca yüzüne bir gülümseme yayıldı. Her şey birden bire gelişmişti, oysa o, bugün için hazırlık yapmıştı. Romantik bir akşam yemeğinden sonra, onunla birlikte ilk gecelerini geçirmeyi planlamıştı. Nereden tahmin edebilirdi ki, pikachu desenli boxerın planlarını bozup her şeyi öne çekeceğini. Baekhyun dün onun altında inlerken o meleğine sahip olmuştu. Artık tamamıyla onundu, ona aitti. Baekhyun’un kollarında yana dönmek için hareket ettiğini görünce onu durdurup sıkıca sarıldı. Kendini çok mutlu hissediyordu. Her şey mükemmeldi. Ona göre tek bir sorun vardı, Kore’ye geri dönünce ayrı kalmak istemiyordu. Buna en kısa sürede bir çözüm yolu bulacaktı.

     Chanyeol, hâlâ daha uyuyan Baekhyun’u izlemeye devam ederken, Baekhyun, gözlerine dolan ışıktan rahatsız olmuş gibi kolunu gözlerinin üzerine kapattı, ardından uykulu sesle söylendi. "Perdeleri kim açtı ya?" diyerek gözlerini açmadan  Chanyeol’a doğru döndü. Chanyeol onun bu haline güldü. Baekhyun henüz tam uyanmamıştı. Şu an nerede olduğunu ve dün yaşananları hatırlıyormu acaba, diye düşünürken tatlı bir sesle kulağına mırıldandı.  Üzgünüm, akşam kapatmayı unutmuşum."

      Baekhyun, kulağının dibinde onun sesini duyunca hızla gözlerini açtı. Tanrım, ne kadar güzel görünüyor diye düşünürken, Baekhyun ona nerede olduğunu anlamaya çalışan bakışlarla baktı, sonra aniden hatırlamış gibi utanarak başını indirdi. Chanyeol ona uzanıp dudaklarına bir öpücük kondurdu. "Günaydın meleğim." Baekhyun utanarak başını kaldırıp ona baktı.  Günaydın.

    Chnayeol onun utancından kızaran sevimli yüzüne gülümseyerek baktı.  Meleğim, neden utanıyorsun?Artık utanacak bir şey yok. Dün gece bunları aştığımızı sanıyordum."

    "Chanyeol, ben utanıyorum işte elimde değil."

    Chanyeol onu kollarına aldı. "Dün gece harikaydın meleğim. Artık benimsin, sadece benim." Baekhyun utangaç bir şekilde gülümseyerek ona sokuldu.  "Sen de benimsin." Sesi o kadar kısık çıkmıştı ki, Chanyeol neredeyse onu duyamayacaktı. "Aslında ben bugün için planlar yapmıştım, ilk gecemizi daha özel geçirmeyi düşünmüştüm ama, nereden bilebilirdim senin pikachu desenli boxerının daha öne çekeceğini." Chanyeol gülmesini zor tutuyordu.   Chanyeolll... Susar mısın!" Baekhyun çok utanmıştı. Chanyeol daha fazla kendini tutamayarak kahkahalarla gülmeye başladı.  Neden ama? Yalan mı? Her şeyi senin o seksi pikachu desenli boxerına borçlu değil miyiz?" Son cümleyi kelimeleri vurgulayarak söyledi, ona bakıp devam etti.  Bundan sonra o bizim için kutsal  boxer," diyerek gülmeye devam etti.

      Baekhyun utancından saç diplerine kadar kızardı. Zaten onun kollarında çıplak yatmak yeterince utandırmıştı, Chanyeol bir de böyle konuşunca iyice utanmıştı. Kollarından kurtulup sırt üstü yatarak yorganı başına geçirdi. Chanyeol uzanıp yorganı açmak için çekiştirdi. "Ah, hadi ama meleğim yapma, aç şunu." Baekhyun sıkı sıkı tuttu yorganı, açmasını istemiyordu. "İstemiyorum." Chanyeol şu an gerçekten çok eğleniyordu. "İstemiyor musun?" Baekhyun yorganın altından başını salladı, "Evet istemiyorum."

    "Demek öyle, o zaman bana başka bir şans tanımıyorsun," diyerek oda yorganın altına girdi. Baekhyun daha ne olduğunu anlamadan onu altına aldı. Yorganın altında birbirlerinin gözlerine bakarken Chanyeol bedeninin alt tarafını ona iyice bastırdı.  C-Chanyeol, ıhmm... Ne yapıyorsun?" diye inledi Baekhyun. Chanyeol, kasıklarını ona sıkıca yaslayıp Baekhyun’un kalçalarını yatağa bastırdı. Gözlerinde dün geceki ateşi gördü Baekhyun, bunu destekler gibi kasıklarında baskı uygulayan sıcak sertlik onun ürpermesine neden oldu. Chanyeol, onun bacaklarını ayırarak üzerine uzandı bacaklarını beline dolamasını sağladıktan sonra kendini onun deliğine konumlandırdı, içine girmeden önce uzanıp dudaklarını çılgınlar gibi öpmeye başladı.