Okulda final sınavımdan çıktıktan sonra zamanım olduğundan dolayı yavaş adımlarla, derin nefesler alarak, beynimi dinlendirerek ve müzik dinleyerek yürrmeye başladım. Çok yorgunum..
Sınavlara çalıştığım için uykusuz geçen 1 hafta sonunda yorgun olmam gayet normal tabi. Birkaç gün işe gelmedim çünkü güzeller güzeli patronum Bayan Malia, final haftam dolayısı ile bana izin verdi. Ona ne kadar minnettar olduğumu anlatamam. Hem okuyup hem çalışmak çok zor; ama benim en büyük şansım böyle bir patronum var.
Zaten son birkaç gündür gitmiyorum, yarın da son bir tane sınavım var, diyerek bugün işe gitmeye karar verdim. Yeterince yardımcı oldu bana; bu kadarı çok, çok yeterdi.
Gözlerim sızlıyor resmen ama bir kahve ile daha ayakta durabilirim sanırım. Neyse ki yarın olan sınavıma çalıştım. Bu gece son bir iki kere güzelce tekrar yaptıktan erken uyur, ertesi gün erken kalkıp bir tekrar daha yaparım. Sınavım öğlen olduğu için bana büyük bir kolaylık sağlıyor. Yarından sonra zaten ver elini tatil. 1 aylık tatilimi çok güzel bir şekilde değerlendirmek istiyorum. Umarım istediğim gibi de olur.
Ayrıca bugün, gelemediğim günleri telafi etmek için birkaç gün tam gün çalışmak istediğimi söyleyeceğim Bayan Malia'ya. Büyük ihtimal istemeyecek ama ısrar edeceğim.
Kitapçıya yürüyüşten sonra bindiğim otobüsle sonunda vardığımda; kulaklığımı çıkarıp diğer elimle kapıyı açtım. Açılan kapı ile çan çalarken Bayan Malia rafın arasından çıkmış ve beni fark etmişti. Onu görür görmez gülümsedim. Gülüşümün karşılığı onun sıcacık tebessümüydü.
"Bayan Malia, nasılsınız?"
"Jackson, canım, hoş geldin."
Kısaca ayak üstü sohbet etmiştik ve Bayan Malia bize kahve yaparken onun kalan işlerini ben yapmıştım. Şimdi sıcacık kahveler elimizde, karşılıklı oturarak sohbetimize kaldığımız yerden devam ediyorduk.
"Sınavların nasıl geçti?"
"Çok iyi Bayan Malia. Son bir sınavım kaldı."
"Yarın mı?"
"Evet."
"Canım, sınavların bitmeden niye geldin? Baksana gözaltların morarmış; yorgun olduğun çok belli."
Bazı insanların duyguları yüzünden çok belli olur ya, böyle her duyguyu yüz mimiklerinden ve bakışlarından anlarsınız. İşte Bayan Malia'da öyle bir kadın. Birçok duyguyu onun yüzünden okuyabiliyorum. Mesela şu an bakışlarında şevkat ve endişe var.
"Önemli değil Bayan Malia, gerçekten. Yarın olan sınavıma zaten çalıştım. Sadece uyumadan önce tekrar edicem, yani o yüzden hiçbir sıkıntı yok."
Kupanın etrafına sarılı parmaklarımın üstüne nazikçe yumuşacık parmaklarını koyup gülüşünü büyüttü.
"İyi olduğuna emin misin?"
"Evet, merak etmeyin. Ayrıca çok teşekkür ederim bu nezaketiniz için; benim için büyük bir iyilikti."
Burnundan nefesini vererek gülmüş elini geri çekmişti.
"Hiç önemli değil, canım. Sadece insanlık yapıyorum." Dedikten sonra ayağa kalkmış, omuzlarının etrafındaki şalına göğsünün üstünden kollarını sarmış ve göz kırparak gitmişti. Birçok insanın yapamadığı insanlığı yapmasını garipsiyordum, evet. Çünkü böyle insanlar kalmadı ve insan böylelerine rastlayınca şaşırmadan edemiyor doğrusu.
Daha fazla bu düşüncelere girerek beynimi yormak istemedim ve beni rahatlatacak olanı yapmaya koyuldum; işimi. İnsan işini severek yapınca, yaptığı işten de gocunmuyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Klasik Siyah & jackbeom
FanfictionKitap kokusunun hakim olduğu rafların arasında dolaşan siyah bir gölge. Ön yargılarımızı yıkmaya hazır mıyız?