Instagram:dolunaayyz
Emre ile luanaparka gelmiştik. O biletleri almış yanıma geliyorken ben de onu giydiği siyah kot ve siyah tişört onu fazla karizmatik gösteriyordu. Ben de üstüme siyah boğazlı kazak, üstüne siyah şişme montumu, altımada siyah kotumu giymiştim.
Şey gibi duruyorduk...çift gibi."Beni süzmen bitti mi miniğim?" Emrenin sesiyle kendime gelip irkilerek ona baktım. Bir insan daha ne kadar rezil olabilirdi...
"Ne alaka ya ben önüne bakıyordumz"
Gamzelerini gösterecek bir şekilde gülümsedi. O böyle yapınca elimi hep oraya dokundurmak istemiştim. İçimden gelen dürtüyle dayanamayıp elimi gamzesine koydum. Gülümsemesi yüzüne solup minik tebessümle kalmıştı."Ne oldu?"
Ellerimi en sonunda gamzesinden çekip gülümsedim."Gamzelerine dokunmak istemiştim. İçimden geldi dokunmak istedim ama rahatsız olduysan bir daha dokunmam."
Bir cümle de daha ne kadar dokunmak diyecektim acaba. Bu heyecan bana iyi gelmiyordu.
"Yok yok yani yapabilirsin! Bir anda olunca şaşırdım sadece."
Emrenin telaşla bunu söylemesiyle gülmemeye çalışarak anladım dercesine başımı salladım."Anladım, ee ne yapıyoruz?" Dediğimde elindeki jetonlara bakıp düşünüyormuş gibi yaptı.
"Hm ilk önce çarpışan arabalara binelim mi?" Hevesle başımı onaylarcasına salladım. Bu halime gülüp beni kolunun altına aldı. Çarpışan arabaların yanına gelince ayrı ayrı bindik.
Arabalar çalışmaya başlayınca ilk başta ne yapacağımı bilememiştim.Beklemediğim anda biri çarpınca ufak bir çığlık attım. Emre bana sırıtarak bakıyordu.
"Biraz daha çarpmamı ister misin?"
Dediği şeyle onun çarptığını anladım. Sen görürsün emre efendi!Crazy dance, gondol,hız treni ve bunun gibi bir sürü şeye binmiştik. Şimdi ise dönme dolaptaydık. Fazlasıyla yükseklikten korkuyordum. Gözlerim kapalı bu anın bitmesini beklerken bir güçlü kol tarafından çekildim. Emrenin boynuna kafamı gömmüş duruyordum. Bir şekilde bunu fırsattan bilip onu doyasıya kokladım. Gerçekten fırsatçı bir pisliktim.
"Korkma miniğim bak şimdi gözlerini aç ve o güzel manzarının tadını çıkar."
Emrenin dedikleriyle güç almışcasına başımı boynundan kaldırıp gözlerimi açtım. Bu...bu çok güzeldi. Resmen bütün şehir ayaklarımızın altındaydı."Muhteşem tek anlamıyla. Resmen bütün şehir bizim ayaklarımızın altında."
Gözlerimi ona çevirdiğimde gülerek bana bakıyordu. Kolunu kaldırıp "gel." diyince utansamda kollarının altına girdim.
"Mavi'm" erimiyoruz...kesinlikle erimiyoruz."Efendim emre abi,"
"Kim bu imkansız." Gerilerek söylediği şeyle başımdan aşağı kaynar sular döküldüğünü hissettim. Huzurlu kollarından çıkıp gözlerine baktım.
"İmkansız mı? Kimse abi, yok öyle bir şey."
İnanmayan gözler ile bakıp tek kaşını havaya kaldırdı.
"Mavi.""Abi valla yok olsa gerçekten söylerdim. Biliyorsun sizden gizlim saklım yok."
Bir süre sessiz kalarak gözlerime bakıp tekrar beni kollarının altına alarak başıma çenesini koydu."Sen öyle diyorsan öyledir miniğim."
Burada beni öldürseler sesimi çıkarmazdım.
Huzurlu kollarında onun kokusu ile daha ne isterimki. Tabi bu anı telefon sesi bozmasaydı."Söyle ege."
Ege ne söyledi bilmiyordum ama emre bir o kadar gerilmişti.
"Tamam geliyoruz."
Korkuyla gözlerine bakıp kolunu tuttum.
"Ne oldu emre abi."Ateş püsküren gözlerini gözlerime dikip tıslarcasına konuştu.
"Hakan mahalleye gelmiş yine kavga varmış. Gitmemiz lazım, özür dilerim miniğim bir dahaki ne telafi edeceğim."
Başımı olumsuz anlamda sallayıp gülümsedim.
"Yok öyle bir şey ben çok eğlendim, bak dönme dolapta durdu hadi inelim."
Umarım bugünün sonu kötü bitmezdi..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Ay'ı/mahalle klasiği ~tamamlandı~
ChickLitSen benim gecemde parlayan ay'ımsın. Sen benim gecemde parlayan ay'ım ol. Ben milyarlarca yıldızdan vazgeçeyim.