Gecenin Ay'ı/mahalle klasiği ~tamamlandı~

17.bölüm

Instagram:dolunaayyz

Emre ve kuzey abimi hiçbir şekilde tutamamıştık. Mahallede ahmeti görüp usulca konuşmak vardı kuzey abimin aklında, ama emre hiçbir şey dinlemeden çaktı yumruğu ağzına. Ve şuan önümde canlı canlı kavga ediyorlardı. Kimse aralarına giremiyordu korkusundan, çünkü herkes biliyordu ki emre sinirli oldu mu gözü kimseyi görmezdi. Peki bunu neden yapıyordu? Neden bu kadar sinirlenmişti? Bu sorular aklımı karıştırıyordu. Yanımda ki kavgayı patlamış mısır yiyerek izleyen çiftimize çevirdim. Deniz ve ege kavgaları izlemeye bayılırdı.

"Deniz bırak şu mısırı çakacağım ağzına bir tane göreceksin şimdi! Ege sen de ayır şunları ya bir şey yapın polis gelecek şimdi! Bak emre abinin başı belaya girecek ya hadi."
Ben onlara böyle söylerken onlar kavgadan gözünü ayırmayıp bana cevap verdiler.
"Aman mavi bir şey olmaz polis nereden du-"
Tam cümlesini tamamlayacaktıki mahallede polis sirenleri sesi yankılandı. Korkuyla başımı emreye çevirdiğimde hâlâ ahmete vurduğunu görmüştüm.

Telaşla kuzey abime döndüm. "Abi bir şey yap polis geldi emre abiye bir şey olacak."
Korkuyla söylediğim cümle karşısında kuzey abim çaresiz bakışlarını bana çevirip kollarını bana sardı. "Keşke elimden bir şey gelebilse abim."
O sırada polisler mahalleye gelmişti. Zorda olsa ahmeti emrenin elinden kurtarmıştılar.

"Bu ne kargaşa ne oluyor burada?"
Polis memurunun sinirle söylediği cümle karşısında ahmet hemen sinirle "bu adam bana saldırdı memur bey şikayetçiyim!" demişti. Lan gel de çakma işte ağzına. Emre sinirle ona atılacaktı ki polis tarafından tutulmuştu. Sinirini bağırarak çıkartıyordu.

"Lan az bile yaptım! Sen bir genç kızın adına nasıl söz getirirsin! Bana bakın lan! Herkes duysun! Mavi ile ilgili birisi bir şey derse bir dedikodu duyarsam! Yakarım ulan bu mahalleyi! Duydunuz mu!"
Herkes emre abinin dediğini yapacağını bildiğinden sesini çıkarmamıştı.

"Mavi kimse o da bizimle geliyor. Emre bey siz de.
Sizi de karakola alacağız ahmet bey."
Kuzey abim karşı çıkacaktı ki engel oldum.
"Kuzey abi siz eve gidin tamam? Ben emre abimle birlikte geleceğim bak mesele uzamasın lütfen."
İtiraz edecekti ki deniz olaya el koydu.
"Abi mavi haklı anca orada kalabalık yaparız."

Bakalım şimdi ne olucaktı?
Allahım ne olur emreyi hapise atmasınlar..

"Ya bakın polis bey memur amcacığım bu pislik ahmet yaptı her şeyi! Benim emre abimin ne suçu var!"

Yarım saattir memur beyin odasında emre,ahmet, ben duruyorduk ve ben hiç susmadan ikna etmeye çalışıyordum. Memur bey amcacığım kravatını gevşetip suyundan bir yudum aldı.
"Yahu kızım anlamıyor musun abini bir gün içerde tutmamız lazım adam şikayetçi!"
Sinirle ayağa kalkıp konuştum.

"Yeter be allah allah suçsuz diyorum suçsuz. Sen bana baksana memur bey amcacığım! Bu şerefsiz varya bu ahmet benim hakkımda dedikodular çıkardı yalan yanlış şeyler söyledi! Emre de yani emre abim de sinirlenip birazcık dövdü!"

Benim söylediğim şeyler üzerine emre sırıtırken ahmet sinirle atılıp "Ne azıcığı ya şaftım kaydı şu suratımın haline bak" dedi. Yüzümü buruşturup ona baktım.

"Sen sus be!"

"Sus lan."
Emreyle aynı anda söylediğimiz şeyler karşısında gözlerine bakmıştım. Hemen kahvelerinden gözlerimi çekip bize bağıran memur bey amcacığıma döndüm.

"Susun! Susun! Yeter artık, ahmet evladım çık senin işin yok burada. Mavi kızım sen de hadi dışarı.
İhsan! Sen de gel al şunu."
Söyledikleri karşısında gözlerim kocaman açılırken hemen karşı çıktım.
"Olmaz mahmut bey komserciğim en azından ben de yanlarında gideyim emre abimle orada tek konuşup gideceğim söz veriyorum lütfen bak. Yoksa hiç susmadan bir saat kafanı ütülerim he yaparım bilirsin."