Tuvana GökerAbim kapıdan içeri girdiğinde gözlerimi yeni açmıştım. İçeri girerken yüzünde tuhaf bir sırıtış vardı ama ne olduğunu sormadım. Hem ağzımı açıcak halim yoktu, hemde yaptığım şeyleri öğrenince zaten baya bir konuşacaktık. Bu konuşmanında bir aferin konuşması olmayacağını tahmin etmek zor değildi. Yani sonuçta doktora saldırmıştım ve bunun açıklana bilecek bir tarafı yoktu.
Abim bana doğru dönmeden tekrar gözlerimi kapattım. Sakinleştiricinin etkisi hâlâ tam geçmemişti belli ki.
🎹🎶
Ne kadar zaman geçtiğini bilmiyordum ama gözlerimi tekrar açtığımda abim yanımdaki sandalyede oturmuş beni izliyordu. Uyanmamı bekliyordu belli ki ve yüz ifadesinden anladığım kadarıyla ne yaptığımı öğrenmişti.
"Abi?"
Bu kelime ağzımdan bir fısıltı gibi çıkmıştı. Abime seslenmem ile başını sağ sola salladı. Düşüncelerinden kurtulmaya çalışıyordu büyük ihtimalle.
"Tuvana? İyi misin abim?"
Sorusuna sadece başıma aşağı yukarı sallayarak cevap verdiğimde derin bir iç çekti. Rahatladığını görebiliyordum ama bu uzun sürmedi. Tam olarak ne anlama geldiğini çözemediğim bakışlarını bana doğrulttu. Kırgın mıydı, öfkeli miydi yoksa endişeli miydi çözememiştim.
"Kızım sen kafayı mı yedin? Doktora saldırmak ne!? Niye yaptın bunu?"
İşte başlamıştık. Tabii ki abim bana kızmakta haklıydı ama sorularının cevabını veremezdim. Çünkü ben bile neden yaptığımı çözememiştim daha.
"Ya biraz yavaş gel abi ya! Tamam yaptığımla gurur duymuyorum ama sende anlamaya çalış işte!"
"Neyi anlayayım canım kardeşim? Anlam veremiyorum ki! Anlatsan mı acaba, ha?"
Eh abim yine haklıydı. Daha anlatmadan beni anlamasını bekleyemezdim ama ben yine de şansımı zorlayıp bu işten sıyrılmaya çalıştım.
"Biraz abartmıyor musun abi? Yani sonuçta öldürmedim kadını."
Allahım ne diyorum ben!?
Evet bunu gerçekten demiştim. Ağzı açık kalan abimin şaşkın ifadesine hak vermek zorundaydım. Sanırım bu söylediğimle birlikte tekrardan psikiyatriye yatırılma fikrini bende onaylaya bilirdim. Zaten o doktor bu kararı almadıysa bile ben alsam herkes için daha iyi ve sağlıklı olabilirdi.
Abim derin bir iç çekip oturduğu sandalyede arkasına yaslandı.
"Ciddi misin sen Tuvana?"
"Ya tamam belki haksızım şu an ama anlamıyorsun ki beni."
"Tabii Tuvana! Birdahaki sefere direkt beni boğ ikimizide kurtar tamam mı?!"
Abim alaycı bir şekilde bana kızarken anlatmam gerektiğini fark ettim. Bana ne olduğu zihnimde yavaş yavaş netleşmeye başlamıştı. Yani en azından belli bir kısmı. Abime anlatmayı elbette ki istiyordum ama tepkisini kestiremiyordum.
"Sana bir şey oldu sandım." Sertçe yutkunduktan sonra devam ettim. "Aynı o gü-günkü gibi."
Bunu söylerken sesim sandığımdan da kötü çıkmıştı. Kekelemiştim. Gözümün önünde olan kaza hâlâ kafamdan çıkmıyordu ve ne zaman aklıma gelse başıma bir ağrı saplanıyordu.
"Tuvana bak ben buradayım ve iyiyim. Biliyorum o yolda olan kazayı gördün, polislerle konuştum onlar anlattı ama seni ne etkiledi bu kadar? Anlat hadi bana."
![](https://img.wattpad.com/cover/219940449-288-k695948.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKİYATRİ
Mystery / ThrillerAşk mı ağır basar, vicdan mı? Geçmiş mi daha acıdır, aşk mı? ___ "Daha iyi görünüyorsun." "İyiyim demiştim." diyerek yine yalan söylemiştim. Belki de başkalarını değil de sadece kendimi kandırmak istiyordum. Dudaklarında histerik bir gülümseme olu...