12. BÖLÜM (1)

542 63 145
                                    


İyi okumalar can tanelerim 🥀🪐

Multi: ❄️🧡

Şarkı: Hemsaye, FISILTI

***
🪐12. BÖLÜM🪐
***

Bu söylediğimle Ateş birden yaslandığı masadan kalktı. Telaşlanmış gibiydi, demek ki Ateş gereksizini de telaşlandıracak bir şeyler vardı. Abisine hesap vermesi gerekeceği için onun adına üzülsem de pek fazla üstünde durmadım. Kusura bakmasındı ama abisinin de bunu bilmeye hakkı vardı, ki zaten ikisinin de yüzüne baktığı an ne olduğunu anlaması zor olmazdı.

Abim hızlı bir şekilde elimdeki telefonu kaptığı gibi kulağına götürdü. Sonra da Ateşe doğru dönerek sinirle konuşmaya başladı.

"Ne olduğunu sana Ateş anlatır, kendisi çok iyi biliyor merak etme."

Al işte, şimdide imaya mı geçiş yapmıştık yani?

"Kardeşin atsın sana çok istediğin konumu, oyalamayın lan beni!"

Ateş gözlerini devirirken abim telefonu kapattı. Yüzünde anlam veremediğim bir ifade vardı ve galiba birazdan kabak benim başıma patlayacaktı.

"Sana başıma iş açma demedim mi ben?! Hadi yürü okula gidiyoruz!"

"Ben başına iş açmadım! Ayrıca ben çocuk muyum da beni zorla okula götürüyorsun?!"

Abimin başına iş açıp açmadığımdan emin değildim ama belli ki Ateşin başına iş açmıştım. Biz burada kavga ederken o da telefonda, büyük ihtimalle abisiyle konuşuyordu, daha doğrusu bağırışıyordu. Pişman da değildim açıkçası, biraz da o uğraşabilirdi.

Abim hayretle kaşlarını kaldırdı.

"Daha 17 yaşında olduğunu düşünürsek, evet çocuksun!"

Abim beni sürükleyerek depodan çıkartmıştı. Bu da yetmezmiş gibi beni arabaya doğru fırlatınca abimin yüzüne odakladım bakışlarımı. Yüzüne bakınca çok fena kavga ettiklerini bir kez daha anladım, tabii Ateşin durumu da daha iyi değildi. Daha kötü bile denebilirdi. Abimin o çok güzel bulduğum mavi gözlerinin etrafı morarmıştı. Ayrıca kaşı ve dudağı da patlamıştı. Burnun da kanıyor olması da göze batmıyor değildi. Vücudu ne alemdeydi hiç bir fikrim yoktu.

"Tuvana sen neden beni takip ediyorsun?! Ben sana boşuna kurcalama demedim herhalde!"

"İyi ki de takip etmişim!"

"Tuvana!" diye bağırdı abim uyarırcasına.

"Ne var ya?! Bıraksaydım da birbirinizi mi öldürseydiniz?! Sen halini görmüyorsun galiba!"

"Bora'yı ne diye arıyorsun?!"

"Ne diye olacak, gelsin şu gereksiz kardeşini alsın diye!"

"Benim başıma nasıl bir iş açtığının farkında mısın peki?!"

"Ne işi?"

"Tuvana, bazen gerçekten düşünmeden hareket ediyorsun! Bin şimdi şu arabaya!"

Abimi daha fazla kızdırmak istemediğimden ön kapıyı açtım ve koltuğa oturdum. Düşünmeden mi hareket etmiştim gerçekten? Abim arabanın diğer tarafına geçerek şoför koltuğuna yerleşti. Okula süreceğini biliyordum ama önce hastaneye ya da en azından eve gitmemiz gerekiyordu.

"Abi?"

"Ne var!?"

"Hemen kızma ya! Bence bir hastaneye gitmemiz gerekiyor."

PSİKİYATRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin