"Il y a trois façons de vivre. Dans le réel. Dans l'imaginaire. Et dans l'autre."
(Yaşamanın üç yolu vardır. Gerçek dünyada. Hayal dünyasında. Başkasının dünyasında)
Benim hayatımda seçtiğim bir yol vardır o yola çıkarken zorlukları göze alarak çıkar acıları katlanarak bitiş noktasına gelmeye çalışırım. Asla pes etmem çünkü biliyorum ki ne kadar acı çekersem çekeyim seçtiğim yolun sonunda muhakkak bir mutluluk kaynağı vardır. Kimisi için ailesi, kimisi için değerli kıldığı şeylerdir bu mutluluk denilen duygu. Benim bu duyguyu yaşamamı sağlayan, acılara karşı göğüs germemin sebebi sevdiğim adam. Benim ailemde değerli kıldığım şey de sensin. Senin gözlerine bakarken yaşadığımı, kalbimin tek o zaman attığını hissedebiliyorum. Tüm yaşam yollarım sensin. İster gerçek dünyada isterse hayal dünyasında yaşadığımı düşünsünler. Ben senin kalbinde yaşadığımı biliyorum. Dokunuşlarından olsa gerek hissedebiliyorum. Bana hiç tatmadığım duyguları kazandırdığın ortada. Bu duyguları tek sende yaşayabileceğime inanıyorum. Ellerime tutunan elin sadece sana yakıştığını, dudaklarıma dokunan dokunuşun aitliğini sadece sende hissediyorum. Tek mutluluğum umarım gözlerimi bu dünyaya kapayıncaya kadar hep yanımda olursun. Ben son nefesime kadar senin yanında olacağıma söz veriyorum. Belki buna başkasının dünyasında yaşamak denilir bilmiyorum ama ben sevdiğimin yanında yaşadığımı hissederken ne denilirse denilsin duymuyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İçimdeki Ses
RandomBir insanın söylemediği ya da söyleyemediği şeyleri dışarıya yansıtma şekli elindeki tuttuğu kalemden geçer. Dilinin söyleyemediği sözleri, zehirleri bir kalemin ucundan döküverirsin. Belki fazla kırıcı olursun ama sen zaten mahvolmuş bir şekildesin...