Bölüm 1 - BARIŞ FESTİVALİ

5.9K 913 677
                                    

NOT: Kitabın ilk 5 bölümü fazla kısa oldu. Ama eğer devam etmek isterseniz, bu durumu sonradan toparladım. Konu biraz ilerdedikten sonra akıl almaz bir serüven sizleri bekliyor olacak 🎉

Büyük savaşın ardından her yıl düzenlenen ırklar arası Barış Festivali yarın tüm krallıkta başlayacaktı.

Bu festivalin yapılış gayesinin, krallıktaki soğuk havayı kırmak, ırklar arası bir kaynaşma ortamı hazırlamak olduğu herkes tarafından apaçık şekilde biliniyordu. Yalnız festival gerçekten planlandığı gibi eğlenceli ve bir o kadar da tartışmadan yoksun geçebilecek miydi, doğrusu bu soru merak konusuydu. Çünkü kurtlar ve vampirler ne zaman bir araya gelse, gece hiç tatlı bir şekilde bitmiyordu.

Garlok bu festivale büyük önem gösteriyordu ve her şeyi ile kendisi ilgileniyordu. Büyük panayırlar, kocaman bir sahne yine her sene olduğu gibi kurulmuştu. Hatta öyleki Garlok, uzun zamandır sakladığı büyü kitabını gün yüzüne çıkarmıştı ve çeşit çeşit büyülerle halkı eğlendirmeyi hedefliyordu.

Bu sene diğer senelerden farklı olarak, 19 yaşlarını geçtikleri için Vampir Krallığından Silverya ve Kurt Sürüsünden Hemus da gösterilere katılabilecekti.

Garlok yine çok büyük sürprizler hazırlamıştı tüm konuklar için. Upuzun masaları lezzetli yiyecekler ve tatlılarla doldurmuştu. Servis yapmaları içinde bir kaç vampir tutmuştu lakin vampirlerin bir çoğu:

"Biz kurtlara hizmet etmeyiz!" diye tepki gösteriyorlardı.

Bunun üzerine Garlok, kurtlardan da servis yapmaları için birkaç kişi tuttu ve servis boyunca hiçbir tatsız olay yaşanmaması için iki düşman ırktan kişileri de iyice tembihledi. Çünkü her şeyden önce, adı üstünde, bu bir Barış Festivali idi.
Garlok tüm bu festival hazırlıkları ile ilgilenirken, Taç Krallığın en yüksek yetkilisi Hayalet Kral Gost son derece rahat gözüküyordu. Nerederyse hiçbir işe el atmış olmaması, hem yaşlılığının hem de çoğunlukla tembelliğinin en iyi kanıtı niteliğindeydi.

Tüm hazırlıklar bittiğinde Garlok, Hayalet Kral Gost'a baktı ve:

"Bu sene her şeyden öte bir festival düzenledim, inan bana, hiçbir sorun çıkmayacak!" dedi.

Bunun üzerine Hayalet Kral Gost:

"Sen öyle diyorsan, tabi ki öyle olacak Garlok!" dedi ve Garlok uzaklaşınca arkasından gülmeye başladı. İçinden:

"Sanki vampir ve kurtlar bir gün uslu durabiliyormuşcasına sözler... Umarım bu sefer ki kavga ağır sonuçlara sebebiyet vermez..." diye geçirdi.

Yarın sabah olduğunda, Festival Meydanı'na yavaş yavaş ırkların gelmesi bekleniyordu.

Garlok içinden:
"Nerede kaldı bunlar?" diye geçirdikten sonra işe daldı.

Kendisi sahne için hazırlıkları yaparken büyük bir ses duyuldu meydandan. Çalan seslere göre vampirler geliyordu. Normalde çok hızlı olmalarına rağmen bu festivallere olabildiğince normal şekilde yürüyerek geliyorlardı.

Vampir Kral Sebastian uzaklardan selam verdi Büyücü Garlok'a. Sonra vampirler bir anda hızlandılar ve sahnenin önünde dizildiler. Gerçi her sene aynı şeyi yapıyorlardı ama Garlok bu hız gösterisini çok seviyordu. Gülümseyerek seslendi Kral Sebastian'a:

"Hoşgeldin Kâdim Dostum! Yine her zamanki gibi hızınızı bizlere ilk siz sundunuz. Gösteriniz harikaydı. Buyrun yerlerinize geçebilirsiniz." dedi.

Kral Sebastian gülümsedi. Ardından kızına bakarak:

"Bak sana kimi getirdim Garlok. Bu tâ bebeklikten beridir görmediğin kızım Silverya. Artık kendisi 19 yaşını geçmiş ve kraliyetten dışarı çıkmaya hak kazanmıştır."

Garlok gülümsedi, kafası ile selamladı Silverya'yı.

Bu sırada havada kocaman havai fişekler patlıyordu.

"Ah şu cadılar...Ne çok severler böyle gösterileri" dedi Kral Sebastian.

Havai fişek gösterisi son bulunca Cadı Kral Numenha selamladı Garlok'u. Ardından:

"Sanırsam yine vampirlerden geç kaldık. Olsun, şu gösterinin üstüne bir gösteri yapacak ırk yok." dedi Cadı Kral Numenha.

Garlok ise başı ile selam verdi ve:

"Hoş geldin Diyara Işık Veren Kral Numenha! Gösteriniz yine büyük ses getirdi, tebriklerimi sunar ve sizi de yerinize alabilirim."

Silverya az önce gördüklerine inanamamıştı. Çünkü ilk kez kraliyet dışına çıkıyor ve ilk kez vampir dışında bir ırk görüyordu. Dolayısı ile çok etkilenmişti ve ağzı açık kalmıştı cadılara bakarken. İçinden:

"Acaba bugün beni daha neler bekliyor?.." diye geçirdi.

SONSUZLUK KRİSTALİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin