Bebeğin iskelete dönüşmesinin ardından Ella, kısa süreli bir şok geçiriyordu. Çünkü Vampir Krallığı'nda bu ve buna benzer hiçbir olay yaşamamıştı.
Hemus ve Silverya onu yerden kaldırıp, krallığın şifahanesine götürdüler.
Şifahane, kalenin içinde yer alsa bile, çok ihtişamlı yapılmıştı. İçinde zamanında Garlok'un ders verdiği kişiler vardı. Genel olarak geniş bir yerdi. Girdiğiniz anda sizi birçok yatak karşılıyordu ve yataklarda yatan onlarca kişi göze çarpıyordu.
Büyücü Garlok'ta oradaydı, sağ sola koşuşturuyordu her zamanki gibi. Gençleri şifahaneye gelirken gördüğünde korkmuştu. Hemen yanlarına gitti. Sonrasında Silverya:
"Ella, kısa süreli bir şok geçiriyor, uzun zamandır ne konuşuyor ne de bir şey yapıyor." dedi.
Garlok ise içerden birini çağırdı ve Ella'yı ona emanet etti. Sonrasında:
"Merak etmeyin, Ella aradığı şifayı bulacaktır." dedi ve sonra iki genci de arkadaki bir odaya götürüp, yaşadıkları şeyi anlatmalarını istedi.
Silverya az önce Meydan'da yaşadıklarını anlattığında Garlok hemen o adamın yüz şeklini tarif etmesini istedi.
Silverya:
"Bebeği yani iskeleti bize veren kişinin yüzünde bir örtü vardı. Uzaktan tam olarak yüzünü göremedik ama yaklaşınca yüzü çok daha detaylı görünüyordu. Yüzü kırış kırıştı, burnu büyüktü. Daha fazlasını hatırlayamıyorum." dedi.
Garlok heyecanla:
"Peki ya gözleri...gözleri ne renkti?" diye sordu.
Silverya başını öne eğdi ve:
"Yeşil gibiydi." dedi.
Ardından Garlok doğrudan Hemus'a baktı ve:
"Sen de gördün mü? Kimi kastettiğimi biliyorsun." dedi.
Hemus üzgün bir ifadeyle birlikte:
"Ben onları kurtarmaya çalışırken, ne yazık ki Elvis ortadan kaybolmuştu bile." dedi.
Garlok, işte o vakit bağırdı:
"Herkesi uyandırın, konseyi topluyoruz!"
Tüm konsey, konsey salonunda bir araya geldi. Kimisi uyanık gözlerle Garlok'a bakıyordu kimisi de oldukça dinç gözüküyor ve neden buraya geldiklerini merak ediyorlardı.
Garlok sözü fazla uzatmadı, doğrudan konuya girdi ve:
"Elvis an itibariyle krallık içinde olabilir!" dedi.
Oldukça uykulu olan Cadı Kral Numenha bile yerinden sıçradı duyduklarından sonra.
Vampir Kral Sebastian hemen öne atıldı ve:
"Ne! Nasıl? Krallıkta kaç tane muhafız var sırf sokak sokak gezen." dedi
Kurt Sürüsünün Lideri Ed ise:
"Hemen sokaklardaki nöbetçi sayısını 3 katına çıkaralım!' dedi.
Ardından konseyde gergin geçen saatler sonrasında, salona bir muhafız girdi. Muhafız nefes nefese kalmıştı. Ardından Hayalet Kral Gost'a baktı ve:
"Efendim, kimliğini bilmediğimiz birisi Taç Krallığı'ndan kaçarken birçok birliğimize de zarar verdi. Ne yazık ki bizleri atlatıp, krallıktan kaçtı. Ve galiba yanında bir kişi daha vardı. Suç ortağı diye düşünüyoruz." dedi.
Hayalet Kral Gost, Elvis'in bu kadar kolay kaçabilmesine çok sinirlenmişti. Doğrudan muhafaza şöyle bağırdı:
"Krallık içinde gezen nöbetçileri üç katına, ve krallık muhafızlarını da iki katına çıkartın. Her krallığın en iyi birlikleri olsun bunlar!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SONSUZLUK KRİSTALİ
Fantasíaİçerisinde 6 çeşit ırkın bulunduğu Güç Krallığı çeşitli süreçler geçiriyordu. Bu ırkları sırasıyla;Vampirler, Cadılar, Hayaletler, Miyalar, Deniz Kızları ve Kurt Adamlar oluşturuyordu. Irklar zamanın en kötü büyücüsü olan Slador tarafından çok eski...