Bölüm 5 - DERİN ORMAN (2)

2K 505 138
                                    

Hemus gözünü yavaş yavaş kıpırdatmaya başlamıştı. Kafası çok fena şekilde ağrıyordu. Gözünü açtığında çoktan gece olduğunu fark etti.

Sonra aklına, yavaş yavaş yaşadıkları şeyler gelmeye başladı. Bunun bir rüya olmasını arzuluyordu. Lâkin bir rüya değildi, her şey gerçekti. Hemen soluna baktı ve gördü ki Vampir Kral Sebastian hâla oracıkta yatıyordu.

"Kralım, kralım kalkmanız gerek." diye birkaç kez seslendi Hemus.

Sebastian da hafiften gözünü açmaya başlamıştı. "Her şey bir tuzaktı" diye sayıkladı birkaç kez daha.

Ve uyandığında, karşısında Hemus'u görünce bir an ürperdi ve ani bir hamle ile boğazını sıktı Hemus'un.

Hemus acı içinde bir şeyler demeye çalışıyordu. Kral Sebastian elini Hemus'tan çekti ve:

"Sen de kimsin? Her şeyi baştan sona anlatmanı istiyorum" dedi.

Hemus bir kaç kez derin nefes aldıktan sonra söze başladı:

"Kralım, ben Kurt Sürüsü'nün Kralı Ed'in oğlu Hemus'um. Ben size yardım etmek için buradaydım, sizi alevlerin içinden kurtaran da bendim. Öncesini anlatmam gerekirse festivalde kimse benim ile ilgilenmediği için çok sıkılıyordum. Ardından size gelen mektubu gördüm. Ormana doğru yürüyordunuz, peşinizden geleyim dedim. Ardından kayboldum, kaçırıldım ama elinde sonunda sizi buldum. Fakat bulmam ayrı bir mesele idi çünkü alevlerin içinde yanıyordunuz. Ben de alevlerin içine girip sizi oradan çıkardım ve işte buradayız. Fakat buradan acilen gitmeliyiz çünkü biliyorum ki yalnız değiliz." dedi.

Vampir Kral Sebastian'ın daha fazla soracakları da olsa, o da buradan bir an önce ayrılmak istiyordu.

"Peki o zaman Genç Kurt Hemus. Şu izleme yeteneklerini kullanda arkamdan gel bakalım, festivale geri dönüyoruz." dedi Hemus'a.

Hemus, Kral Sebastian ne kadar hızlı gitse de bir kurt adam olduğu için çok iyi iz sürebiliyordu. Sebastian da arasını Hemus ile açmamaya özen gösteriyordu.

Fakat bir noktadan sonra Sebastian âniden duruverdi.

Hemus tam söze başlayacaktı ki Sebastian, Hemus'un ağzını eliyle kapadı. Ardından sessizce:

"Sakın konuşma Genç Kurt! Büyük ihtimal takip ediliyoruz." dedi.

Hemus sadece yutkunmakla kaldı.
Sonrasında Sebastian:

"Tüm hızınla beni takip et Genç Kurt!" diye seslendi.

Sebastian ve Hemus, Derin Orman'ın Güney Ağaçlarına doğru ilerlediler ve içlerinden en büyük ağacın, en tepesine kadar çıktılar.
Sebastian olabildiğince sessiz bir şekilde, eli ile işaret ederek aşağıdaki varlığı Hemus'a gösterdi.

Hemus fısıldayarak:

"Bu da kim?" diye sordu ama Sebastian cevap vermedi.

Gizemli varlık oradan ayrılınca Sebastian ve Hemus ağaçtan indiler ve festivale doğru yol aldılar.

Sonunda festivale gelmişlerdi lâkin durum festivallikten çıkmıştı herkes köşesine çekilmiş, korku içerisindeydi. Büyücü Garlok, Hemus ve Sebastian'ı görünce hemen onlara doğru koştu. Belli ki o da korkmuştu.

"Ne oldu? Nerelerdeydiniz bunca zamandır? Sizi aramaları için çok sayıda birlik gönderdik etrafa fakat hiçbir haber alamadık. Bize anlatacağınız çok şey olduğu konusu kesin ama yaralanmışsınız, önce tedavi edilmeniz gerek. Haydi şu çadıra geçin ben de geliyorum." dedi.

Bu sırada Vampir Kral Sebastian'ın kızı Silverya'da çok endişeli görünüyordu.
Babasının koluna girdi ve onu çadıra soktu.

Aynı şekilde Hemus'un ailesi özellikle de babası, Kurt Sürüsünün Kral'ı Ed, oğlu için çok endişeli idi. Babası hemen oğlunu yatağa taşıdıktan sonra oğluna:

"Haydi oğlum her şeyi anlat, yoksa bu vampir mi kaçırdı seni?" diye sordu meraklı gözlerle.

Hemus ise:

"Hayır kralım,ben onu takip ettim" dedi ve başından sonuna tüm yaşadıklarını çadırdakilere anlattı.

Bu sırada çadırda Vampir Kız Silverya, Vampir Kraliçe Semera, Büyücü Garlok ve Hemus'un ailesi de var idiler.

Garlok sadece iki ayrıntıyı merak ediyordu.
Birincisi, Vampir Kral Sebastian'a gelen mektupta ne yazıyordu?

Ve ikincisi, Hemus'u kaçıran burnu uzun varlık, düşündüğü kişi miydi acaba?

SONSUZLUK KRİSTALİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin