Ceren'in arkamdan gelmesini beklemek saçmalıktı değil mi?Motorumu almadığıma küfür ederek ara sokağa saptım.Sahile gitmek istiyordum.Göz yaşlarım yaşadıklarıma inat akmıyordu.Bu kadar küçük şeylere ağlamayı bırakalı uzun zaman olmuştu.Yaşanabileceklerin en acısını babam ile beraber yaşamıştım zaten.
Ama sinirimi atmam lazımdı.Ne yapacaktım?Bağarsa mıydım?Olmazdı herkes toplanırdı şimdi başıma.Sağ tarafımda ki duvara yumruk sallamaya başladım.Elimden kanlar akana kadar duvara vurdum.Bu durumu psikoloğuma nasıl anlatacaktım?
Çantamdan peçete bile çıkarmamıştım.Umursamadım akan kanı yürümeye devam ettim.Sinirimi içimde tutmak daha kötü sonuçlar doğururmuş.Bu yüzden ya bağırıyordum yada bir yerlere vuruyordum.Elimde değildi.
Diğer insanlar gibi kendimi alkole vermeyecek kadar akıllıydım.Barlardan ve içkilerden nefret ediyordum.Bir yerlere vurmak kesinlikle daha akıllıcaydı.
Sahile vardığımda bir banka oturdum.Dalgalı denizi izlemeye başladım.Kulaklığımı takıp kendimi Onur Can'ın puslu sesine bıraktım.güneş gidip yerini ay alana kadar yerimden kıpırdamadım.Dalgaları saydım.Biraz telefonuma resim çizdim belki uyumuş bile olabilirdim.Acımaya başlayan elimle beraber ayaklandım son kez ay ışığının denize nasıl vurduğuna bakıp eve doğru yürümeye başladım.
Telefonumu elime aldım annem ve bizimkilerden mesajlar vardı Ceren de sadece bir kaç kere aramıştı o kadar.Önceliği anneme verip mesajlarına baktım.
Annem: Kızım neredesin saat gece yarısına geliyor. (23.42)
Saate baktım 1.38 idi.Nasıl bu kadar oturmuştum bir bankta.
Annem: Yavrum çok merak ediyorum.Ceren de geldi sen yoksun.Cevap ver hadi çok endişeleniyorum.(23.56)
Annem: Lütfen.Lütfen bak şu telefona.(00.21)
Annem: çıkıyorum şimdi seni bulacağım.(01.08)
Onu bu kadar endişelendirmeye hakkım yoktu kendime kızdım ve onu aradım.1.çalışta açtı telefonu.
"Esma kızım neredesin?İyi misin?Neden haber vermiyorsun?Ses versene."
"Annem sakin ol iyiyim.Sahile gelmiştim ama vakit çok hızlı geçmiş.Özür dilerim."
"Hemen eve gel.Seni ne kadar merek ettim haberin var mı?"
"Özür dilerim."
"Çabucak gel ve bana sarıl.Affedeceğim."
"Peki anne.Geliyorum görüşürüz.
"Dikkat et görüşürüz."
Sesi kötü gelmişti.Babamdan sonra her şeyimize dikkat etmekten panik atak hastası olmuştu.Onu endişelendirmek beni üzmüştü.
Adımlarımı hızlandırdım.Sızlayan elime baktım fazla parçalanmıştı.Kötü gözüküyordu annem görmemeliydi.En azından şimdilik.
Yere bakarak evin önüne doğru yaklaşıyordum ki biri bana sarıldı.Kokusundan hemen tanıdım.Ceren.
"Neredesin sen?Ne kadar çok endişelendim haberin var mı senin?"
Konuşmadım.Sinirliydi.
"Sabahtan beri şu kaldırımda seni bekliyorum.En azından haber veremez miydin?Senin için bu kadar değersiz miyim?"
Benden ayrıldı ağlamaktan kızarmış gözleriyle bana bakıyordu.
"Konuşsana ya!"
Bağırmasıyla işaret parmağımı ağzıma götürdüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belki Bir gün (gxg)
Teen Fiction"Bana kendimi değerli hissettiriyorsun." "Sana kendini daha çok değerli hissettireceğim." Aldatıldığım çocuktan mesaj beklerken hayatıma giren kız ile belki de ondan son mesaj bekleyişlerimdi.