13- Four Times +

889 39 205
                                    

Heart eyes mada faka

<3<3<3<3<3<3<3<3

"A-Ashton... A-ah..."

Calum ellerini Ashton'ın bacaklarına yerleştirdi. İçinde bulundukları pozisyon garip olsa da şaşırtıcı bir şekilde rahatsız değillerdi.

Barıştıklarından beri, yani yaklaşık bir haftadır Ashton Calum ne isterse onu yapıyordu. Yatak odasında bile. Şuan yaptıkları şeyi ise sabah sadece bir öneri olarak teklif ettiğinde Calum deli gibi kızarmış ve hafifçe başını salladıktan sonra yüzünü Ashton'ın göğsüne gömmüştü.

Yaptıkları şey "69" değildi ama Calum dik bir şekilde Ashton'ın... Yüzünde oturuyordu.

Ashton kalçalarına sert bir şaplak attığında bir an için nefesi kesildi. En fazla birkaç dakika önce ikinci kez boşalmıştı, bu yüzden aşırı derecede hassastı. Artık acıtmaya bile başlamıştı ama Ashton'a durmasını söyleyemeyecek kadar zevk alıyordu. Deliğini emerek ve dilini içinde hareket ettirerek Calum'a çığlık attırırken acıtması da çevredeki evlerde yaşayan insanların uyuyor olması da umurlarında değildi.

Calum'ı bacaklarının iç kısmından kavrayıp dili üzerinde yukarı aşağı hareket ettirmeye başladı. Yatak başlığının her hareketlerinde duvara çarparak çıkardığı ses Calum'ın acı inlemelerine karışıyordu. Ashton'ın üzerinde kurduğu üstünlük ve bir bakıma yaşattığı aşağılanmışlık hissi içindeki tanıdık ama her seferinde daha farklı gelen ürpermeye yol açıyordu. Ağzını en fazla birkaç saniyeliğine deliğinden çektiğinde sızlanarak titrek bir nefes verdi.

"B-ben, yine..."

"Yine hm? Yine her yeri kirletecek misin Puppy?"

"Hayır, h-hayır. Ben B-babacıktan izin... A-almak zorundayım. Lütfen..."

"Yani izin vermemi beklemeden boşalmayacaksın?"

"Hayır! İ-izin vermeniz gerekiyor, lütfen E-efendim..."

Ashton cevap vermeyince boğazından acı dolu bir inilti yükselmişti fakat dilini tekrar içeri iktirdiğinde söylemek üzere, pardon, yalvarmak üzere olduğu şeylerden vazgeçti. Bir eliyle Calum'a dik durabilmesi için destek verirken diğer eliyle de aletini kavradı ve Calum hayatında ölüme hiç bu kadar yakın olduğunu hatırlamıyordu. Sadece birkaç kez sertçe hareket ettirmesi yeterli gelmişti. Çığlığa benzer tiz bir sesle Ashton'ın eline ve kendi üzerine boşaldı.

Gözleri yaşarmış, titreyen vücudunu dengede tutabilmek için Ashton'dan destek alırken nefeslerini düzene sokmaya çalışıyordu. Ama bu henüz boşalmış olması ve sızlayan aleti yüzünden imkansız gibiydi. Dudaklarını ıslatıp derince iç çekti.

"Uzan."

Söylenileni yapıp bedenini zorlukla yatağın diğer tarafına attığında Ashton ona yaklaştı. İşaret ve orta parmağını kasıklarından karnına doğru çıkararak parmak uçlarıyla topladığı spermi kıpkırmızı olan şişmiş dudaklarına götürdü. Gözlerini Calum'ın gözlerinden ayırmadan parmaklarına bulaşan sıvıyı emdi. Calum başını geriye atarak inlemiş ve farkına varmadan Ashton'a öpebilmek için daha fazla yer açmıştı.

Karnını tamamen temizledikten sonra burnunu teni üzerinde gezdirerek çene kemiğine kadar ilerledi. Ter içinde kalmış olmasına rağmen o kadar güzel kokuyordu ki sanki saatlerdir seks yapmamış, defalarca gövdesi üzerine boşalmamış gibiydi. Boynunda seçtiği bir noktaya büyük bir iz bırakırken tırnaklarını yavaşça Ashton'ın göğsüne geçirdi.

"B-ben, ah, tekrar y-yapamam..."

"Yapabilirsin Bebeğim."

"Ash, fazla... D-dört çok f-fazla..."

Best Friend // CashtonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin