Bu gif bana tuhaf duygular yaşatıyor bazen gözlerim doluyor acep niye
<3<3<3<3<3<3<3<3
Los Angeles'a döneli bir hafta oluyordu.
Yedi günün üçünü Ashton'la seks yaparak geçirdikten sonra Calum'ın daha fazlasını istememesi gerekirdi.
Gerekirdi.
"Ah..."
Ashton prezervatifin içine boşalarak kendi spermiyle kaplanmış olan Calum'ın üstüne yıkıldığında zaman kavramını, hatta belki de aklını yitirmiş gibiydi. Sanki varolan tek şey altında yatan en yakın arkadaşı ve kendisiydi.
Calum onu sakinleştirmek için saçlarını okşuyordu. Kısa süre sonra karşılık olarak köprücük kemiğinde yumuşak bir öpücük hissetti.
"Cal, sen... Sen inanılmazsın..."
Midesini alt üst eden o garip his yine belirirken çenesini Ashton'ın kafasına dayadı.
"Sen de fena değilsin."
"Kapa çeneni."
Aslında kalkıp duşa girmeleri, sonra da dışarıda Luke ve Michael'la buluşmaları gerekiyordu. Luke son zamanlarda Sierra'yla bazı sorunlar yaşadığı için çok bunalmıştı. Yine de buluşmaya onu da getirecekti. Michael'dan Crystal'ı çağırmasını istemişti. Belki de evin gergin ortamından biraz olsun uzaklaşmak ikisine de iyi gelirdi.
(*Uyarı* kızlar hikayede kötü karakterler değiller *Uyarı bitti*)
Michael ve Crystal arasında olanlar hakkında neredeyse hiçbir fikirleri yoktu. Michael bu konularda konuşmayı pek sevmezdi. Bazen çok zıt görüşlere sahip olabiliyorlardı fakat birlikte mutlu görünüyorlardı, önemli olan da buydu zaten. (yazar öğürmemek ve Crystal'ı iyi bir insan gibi yansıtabilmek için soğuk terler döküyordu)
"Küvet mi yoksa duş mu?"
"Küvette sadece banyo yapacağımıza inanıyor musun sen?"
"...Hayır."
Calum güldü ve Ashton'ın sırtına yerleştirdiği elinin parmak uçlarıyla tenini okşadı. Birbirlerini geçmişte çıplak gördükleri onca zaman hiç dikkatli bakmadığı vücudunda keşfettiği bazı detaylar hayranlık vericiydi. Beraber geçirdikleri bu kadar süre içinde nasıl fark edemediğine hayret ediyordu.
Omuzlarının arkasından sırtına doğru kimi yerlerde çilleri ve belinin aşağısında gamzeleri vardı. Sanki Ashton mükemmel yapılmış bir resim, bu minik ayrıntılar da ressamın elindeki fırçasıyla sıçrattığı boya damlacıklarıydı.
O çok... Güzeldi.
"Kalksak iyi olur, değil mi?"
"Evet..."
Yataktan çıkmak için hiçbir çaba göstermiyorlardı. Ashton da kollarını Calum'a sarınca aralarında uzun süren bir sessizlik oluştu. Yüzünü boynuna gömerek kokusunu içine çektiğini hissettiğinde Calum kendine engel olamayarak gülümsedi.
Geri kalan her şeyi unutup öylece uzanmak ve Ashton'ın nefesini dinlemek bazen onu dünyadaki en huzurlu insan yapıyordu.
"Cal?"
"Evet?"
"Tüy yumağını mı yoksa beni mi daha çok seviyorsun?"
"Ne?"
"Gülme! Ben ciddiyim!"
Ashton'ın Duke'tan bahsettiğini anlamak için dahi olmaya gerek yoktu ve bu Calum'ın hayatında duyduğu en komik soruydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Best Friend // Cashton
FanficEn yakın arkadaşlar arasında birazcık spermin lafı olmazdı. <3 En yüksek sıralamalar: #1 calumhood #1 cashtonhoodwin #1 mukeclemmings #1 mukeaf #3 cashton #7 ashtonirwin #29 bff