Bakışlara bak aq yerim ya
ayrıca bu bölüm oreokedavra için çünkü geçen gün doğum günüydü
Aynı zamanda mikeyslu için çünkü bu aralar kutlamamız gereken bir şeyler oldu
Ve son olarak denizhood4 için çünkü ünlü olmak istedi? Sanırım? Fkfkfkrmfl
<3<3<3<3<3<3<3<3<3
Ashton kucağında Calum'la beraber hastaneden içeri gireli muhtemelen en fazla yirmi dakika olmuştu. Fakat şuan asırlar bile o yirmi dakikadan daha kısa geliyordu.
Kuzey Kutbu'nda çıplak yürüyormuş gibi titreyen vücuduna rağmen bir şekilde Luke ve Michael'ı aramayı başarmıştı. Nasıl aradığını, ne söylediğini bilmiyordu. Koridorda, fayans zeminin üzerinde Calum'ın kanıyla kaplı şekilde öylece oturuyordu. Etrafta koşuşturan hiçbir doktor ya da hemşire Calum hakkında haber vermiyordu. Korkudan ölmek üzereydi. Anksiyetesi tavan yapmıştı ve ne olduğunu öğrenememek onu kendini suçlamaya iktiriyordu.
"Ash!"
Luke'un sesini sanki duymamış gibi başını yerde tutarak parmaklarıyla oynamaya devam ediyordu. Etrafında yaşanan her şeyin farkındaydı ama tepki gösteremiyordu. Luke dehşete düşmüştü ancak sakin kalabilmek için elinden geleni yapıyordu. Karşısında diz çökerek onunla konuşmaya çalışırken Michael durumunu haber vermesi için görüşecek birilerini aramaya gitti.
"Ashton, Ash ne oldu? Anlat bana. Lütfen."
"Ben... Uyumak üzereydim... Calum beni a-aradı ve çok, çok kan..."
Onu hayatında ilk defa bu şekilde görüyordu. Durum ne kadar kaotik olursa olsun Ashton her zaman diğerlerinden daha iyi baş ederdi. Herkesin rahatlamasını sağlar, eğer elinden geliyorsa sorunu çözüp işleri yoluna koyardı. Fakat konu Calum olduğunda Ashton zayıftı. Güçsüzdü. Süzülen yaşları silmek için yüzünü ovuşturduğunda elindeki kurumuş kan lekeleri nemlenerek yanaklarını boyadı.
Michael yere, yanlarına çöktü ve Luke'la Ashton'ı kendine çekerek sıkıca sarıldı. Üçünün de buna ihtiyacı vardı.
"O iyi mi bebeğim? Bir şey söylediler mi?"
Ashton bir araya getiremediği cümleleri Luke onun yerine kurunca beklentiyle Michael'ın gözlerine baktı.
"Bazı şüpheleri var ama hala sorunun ne olduğunu tam olarak bilmiyorlar. Birkaç test daha yapılmadan bir şey söylemeleri imkansızmış."
"Kanaması... Durmuş mu?"
Sessizlik...
Sessizlik...
Ve...
"Michael siktiğimin sorusuna cevap ver!"
"... Hayır. Hayır, üzgünüm..."
Ashton insanın içini parçalayan bir tonda hıçkırdı.
"Onu kaybedeceğim değil mi? Joy'a onu koruyacağıma söz verdim ve şimdi ölüyor değil mi? Beni bırakıp gidecek!"
"Ne? Hayır! İyi olacak Ash, bunu biliyorsun. Seni bırakmayacağını biliyorsun."
"Bunu bilemem!"
Hiçbir etki yaratmayacağını bilse de yumruklarını sertçe yere geçirdi. Öfkeliydi. Dünyaya, insanlara, en çok da kendisine karşı. Calum'a yardımı olmayan her şey ona boş geliyordu. Amaçları yok gibiydi. Luke keskin bir nefes alarak daha fazla yaralamaması için Ashton'ın defalarca zemine geçirdiği ellerini nazikçe kendine çekti. Parmak boğumlarının derileri soyulmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Best Friend // Cashton
FanfictionEn yakın arkadaşlar arasında birazcık spermin lafı olmazdı. <3 En yüksek sıralamalar: #1 calumhood #1 cashtonhoodwin #1 mukeclemmings #1 mukeaf #3 cashton #7 ashtonirwin #29 bff