27- Doing Better

415 26 217
                                    

Calum'ın gülüşüyle gülümseyen Ashton, ağlamak serbest

<3<3<3<3<3<3<3<3<3

"Ashton."

"Hmm?"

"Tuvalete gitmem gerek..."

Ashton iç çekerek yüzünü ovuşturdu ve biraz önce uyuyakaldığı tekli koltuktan kalktı.

"Uyandırdığım için üzgünüm."

"Sorun değil."

Calum yavaş yavaş iyileşiyordu. Fakat hala kendi başına ayağa kalkıp yürümekte zorlanıyordu. Böyle basit eylemleri bile yerine getirebilmek bazen çok zorlayıcı ya da acı verici hale gelebiliyordu. Elini beline yerleştirip canını yakmayacak şekilde ona ayağa kalkmayı başaracak kadar destek verdi. Epey vakit alsa da sonunda banyoya ulaşmış, sonra da aynı hızda geri dönmüşlerdi.

"Neden hiç eve gitmedin? Yorgun olmalısın."

"Yanında olmak ve seninle ilgilenmek istedim. Bana hala kırgınsın, biliyorum. Ama seni yalnız bırakmak istemiyorum."

"İçimde yaşayan bir varlık olduğunu anlayamayacak kadar aptal ve sorumsuz olmam bence beni yalnız bırakman için yeterli sebepler."

"O varlığı tek başına yapmadın. Ben de en az senin kadar suçluyum."

"Ama bunu nasıl fark etmem!? Neredeyse bütün belirtileri gösterdim Ashton!"

"Çünkü erkeklerin hamile kalma olasılığı daha düşük."

Ashton haklıydı. Hamile kalma ihtimali kadınlara kıyasla daha düşük, hamilelik süreci daha zorlu ve kimi zaman da acılıydı. Düşük yapma olasılığı da erken doğum olasılığı da fazlaydı. Üstelik spermle birleşen yumurta hücreleri kadın vücudunda bulunan yumurta hücreleri kadar güçlü olmadıkları için zigotun bir kadınınki kadar iyi çalışmayan erkek rahmine tutunması zordu.

"Bu sorumsuz olduğum gerçeğini değiştirmiyor."

"Seni duvara yaslayıp korunmadan içine boşalan ben olduğuma göre sorumsuz olan kişi sen değilsin."

"Bir saniye ciddi olur musun?"

"Ben zaten ciddiyim."

"Ashton ne yaparsan yap bu benim suçum. İçki içtim, sigara kullandım, doğru düzgün yemek bile yemedim ve... Eğer fark edip varlığından haberdar olsaydım onu koruyabilirdim ama ben-"

"Eğer fark edip varlığından haberdar olsaydın Calum, kendine dikkat ederdin. Ama bebeğin, bebeğimizin karnında büyümeye başladığını nasıl bilebilirdin ki? Bunu beklemiyordun. İhtimal bile vermedin güzelim..."

Tepkisinden çekinse de Calum'a yaklaşıp onu kolları arasına aldı. İzin vermeyeceğini düşünmüştü ama günlerdir ikisini de yıpratan yorgunluk ve yalnızlık hissi sonunda çok fazla gelerek alt üst olan ruh sağlıklarını daha beter etmişti. Bu yüzden iki genç adam, özellikle de Ashton, birbirlerinin dokunuşuna çok ihtiyaç duyuyorlardı. Sinirleri bozulmuş bir şekilde boğazından acı dolu bir inilti yükseldiğinde Calum şaşkınlıkla yüzünü ona çevirmişti.

"Ash... Ağlıyor musun?"

Elini yanağına yerleştirdi. Hıçkırmaya başlamıştı.

"Baba olacağımı ö-öğrendiğim an olamayacağımı öğrendiğim anla a-aynıydı..."

Calum onun için de ne kadar zor olduğunu şimdi anlıyordu. Tüm bu zaman boyunca kendine acıyarak, yalnız olduğuna inanarak ve kimsenin onu anlamayacağını düşünerek ağlamayı sürdürmüştü. Halbuki hemen yanı başında onu herkesten daha iyi anlayan biri vardı. Ashton vardı. Yanaklarından aşağı yuvarlanan yaşları yüzünü gıdıkladığı için sildi ve Ashton'a sokuldu.

Best Friend // CashtonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin