uzakdoğu savaşçıları 2 - Kutlu Yemin (mlbb)(fanmade)

-13-

Askerler emirsiz kaldığı için hiçkimse hiçbirşey yapamaz olmuş, sadece hepsi tek tek ölüyormuş.

Son baskından sonra yu zhong un baskın kuvvetlerinin hiçbir şekilde baskına hali kalmamış ve ling'de geri dönmemiş bu nedenle yu zhong iyice sinirlenmiş.

Ling ve Wanwan sağlık kısmına yatırılmış ve durumları ağırmış, iyileşmeleri zor olduğunu söylemiş doktor.

O sırada çukurda ...

Dyrooth ve alice artık yu zhong dan dolayı askerlerinin çoğunu kaybediyormuş bu nedenle desteklerini çekmelerine az kalmış, hem büyük savaşın ortasında kalmamak için kaçılacak delik arar olmuşlar. Ve Moniyan'dan endişe ediyorlarmış, eğer savaşa girerse büyük bir stratejik boşluk oluşacağından korkuyorlarmış

Fakat thamuz onlara karşı çıkmış ve yu zhong'a destek verilmesinin taraftarıymış.

Ling ve Wanwan'ın durumu ağarmış fakat yine de iyileşiyorlarmış hatta ling uyanmış fakat Wanwan'ın kanaması durmuyormuş ling'in yapabileceği tek şey yattığı yatakta umutsuzca ağlamakmış, bir zaman sonra Wanwan'ın kalbi durmuş, içeri doktorlar girmiş perdeyi çekmiş ve ling'in ağlamaları daha da şiddetlenmiş ling doktorların voltaj verirken 10,20,30 diyişlerini duyuyormuş ve kalbini çalıştıramayışlarını da.. O anda ling kılıcını hatırlamış, hala yanında olmadı gereken bir kılıç daha varmış onu çekip tam kendini bıçaklayacakken zilong onu durdurmuş;

- ne yapıyorsun sen

- o öldü, artık bir mantığı kalmadı..

- madem onu bu kadar seviyorsun neden bunlar yaşandı?

- hislerimin ne olduğunu bilmiyordum emin değildim, hata yaptım..

- ama hala bitmedi kardeşim, sadece onu sevdiğini ve onunla geçen günlerini hayal et, ben birazdan geleceğim, kılıcı sana bırakıyorum, bakalım ne yapacaksın..

- iyi geçen günler mi..?

Ling in aklında bir anda anıları belirmiş ve hatırlamaya başlamış.

- o ölemez..

Söz verdikleri an aklına gelir.

- sözümü, hep tutarım..

Ling içinde yanan kalbindeki enerjiyi hissetmiş ve kılıcı baston gibi kullanıp doğrulup onun yatağına ilerlemiş, ve perdeyi aşıp kendini onun yatağına fırlatmış, doktorlar engel olmaya çalışmış ama yapamamışlar.

- BENI BIRAKIN YOKSA HEPINIZI BU KILIÇ ILE DOĞRARIM!!

doktorlar korkudan onu rahat bırakmış, ve ling Wanwan'ın kulağın yaklaşarak şu sözleri fısıldamış;

- ne zor değil mi kedicik? Sevdiğin insan yanda ölürken senin yaşaman, ne kadar acı verici..

ardından ling Wanwan'ın dudaklarına atmış kendini.

"Seni seviyorum" diyip onu öpmüş ve suni teneffüs yapmaya başlamış.

Bir anda ciğerlerine hava dolan Wanwan gözlerini aralamış, bulanık da olsa ling'i görmüş ve gülümsemiş, ling'e şunları fısıldamış kısık sesiyle.

- sözümü.. tutacağım..

Wanwan'ın kalbi atmaya başlamış fakat bilinci kapanmış. Doktoar Wanwan'ı ölmekte olan ling'i kendi yatağına götürmüşler, zilong o sırada kapıdan ling'e bakıp gülüyormuş.

En son doktor gelip ling'e vücudundaki yabancı bir maddeden bahsetmiş, bu madde zihini aşırı şekilde baskılarmış, zehir gibi birşeymiş hatıraları unutturur ve onu güç hastası birisi yaparmış..

- demek bu yüzden birşey hatırlamıyorum.. Ama.. onu seviyorum.. çok seviyorum..