uzakdoğu savaşçıları 2 - Kutlu Yemin (mlbb)(fanmade)

-12-

Karargahta durumlar karışık

Freya;
- geri çekilip başka bir hat kurmalıyız

Silvanna;
- peki ortadan yollanan destekler

- doğru onlar gidiyor, geri çekilmek yok

- ben savaş alanına gidiyorum

- ne ? Bu çok tehlikeli

- daha önce dyrooth ile ilk safada ben savaştım tehlike diye birşey yoktur

O sırada moniyan'dan yeni destekler varır, lightborn ekibi gelmiştir, silvanna onlar ile birlikte defansın kırıldığı sağ kanada bakmaya yola çıkar.

... Yu zhong tarafında

- efendim planımız gayet iyi ilerliyor

- mükemmel

- fakat orta kısımdaki esirler garip bir bir şekilde kaçtı ve suikastçılardan haber alınamadı

- ancak bunu onlardan biri yapamaz, esirlerden haberleri bile yoktu.

- bilemiyoruz efendim.

- keyfimi bozamazlar onları yeneceğim

- efendim sağ kanattaki saldırdığımız askerler baskına rağmen çok kuvvetliymiş

- bu nasıl olur, meydan savaşını durdurun başlamamalı.

- emredersiniz efendim

Freya ve karargâhtaki komutanlar da aynı fikirdedir tüm savaş uzun bir araya girer askerler toparlanmaya başlarlar.

Sol tarafta franco sanki bilerek onun savaşını çalmış gibi kuzeylilerle ayrı düşmüş, bu haber yu zhong a gitmiş, ve franco'yla anlaşmaya gitmişler.

Bu sırada freya sağ kanattan kendini alıp savaşın geneline bakmaya karar vermiş ve yerine bane geçmiş, bane bir deniz atağıyla arkalarına çıkartma yapma önerisinde bulunmuş, hala bir karara varamayan freya'ya rağmen bane hazırlığa başlamış.

Savaşın ara verdiği sürede yu zhong boş durmamak için ling'e depoları yağmalama emri vermiştir.

...

Ling ilk depoyu yağmalamış ve basit gibiymiş.

Ay ışığında gecenin ortasında suikastçılarla beraber bir anda depoya çullanan ling, depoyu kullanılamaz duruma getirir.

Deponun yağmalama haberini alan freya depolara ekstra korumalar yollamış, uzakdoğu savaşçıları da savunma için bölünmüş.

Ikinci baskın ling için daha da zor bir hal almış.

Üçüncü baskın ise tam bir felaket olmuş, birsürü kayıp verdirilmiş ve depo savunulmuş.

Dördüncü baskında.

Ling yine bir gece yarısı harekete geçmiş, önce en üst kattan girmiş fakat askerleri alta yollamış.

Ling içeri girmiş bir kişi görmüş ve gördüğü anda atlamış onu bıçaklamış, sonra fark etmiş ki.

"Bir dakika bu bir kız olmalı teni çok yumuşak, ne! Topuz saçlar mı? Olamaz, olamaz! OLAMAZ!"
- OLAMAZ BEN YAPAMAM!
- bunu sesli mi söyledim? Ahh şimdi ne yapacağım.

Ling'in kalbi bir anda sanki kurşun yemiş gibi yere yığılır. Ve fark eder ki arkasından birisi onu vurmuş, Ling o durumda bile Wanwan için ağlamaya başlamış..