"Şeytan'ın İzi"

118 26 63
                                    

Miriam:

Hilal şeklinde dizilmiş sandalyelerden birinde oturuyordum, sol tarafıma Zeita, sağımda ise Valencia oturuyordu. Sırtımız dik bir halde Şeytan'ın durduğu çukura bakıyorduk, yanında iki kişi vardı, biri kadın biri ise erkek. Bu sorunun nereye gideceğini düşünürken erkek olanla göz göze gelmiştim, içinde yoğun hisler silsilesi vardı. Korkuyordu, üzülüyordu, kızgındı. İlk defa farklı bir yaratığın duygu aurosını alıyordum. Garip bir şekilde başıma şiddetli bir ağrı nüksederken dudaklarımı birbirine bastırıp mavilerimi adamdan ayırdım, buradan çıkıp gitme isteği baş göstermişti, fakat bir kez daha toplantıdan kaçarsam babamızın çenesini çekecektim. Buna gerek olduğunu düşünmüyordum, bu toplantıyı çekmem daha akıllıca bir karar verirken Şeytan'ın nefes alışveriş sesini duydum.

Parlak kırmızı gözlerini üzerimizde gezdiriyordu, bakışlarından buram buram kibir akıyordu, kendisinin üstün olduğunu hissettirmekten hiçbir zaman vazgeçmemişti.

"Buraya neden geldiğinizi merak ediyor olmalısınız," diye başladı cümlesine. Ardından bakışlarını bizden alıp yanındakilere döndürdü.
"Faith ve Evan, hepiniz kim olduğunu biliyorsunuz."

Aslında bakarsanız ben bilmiyordum, toplantıyı birçok kez ekmiştim. Gecelerimi bu toplantıda harcamak yerine hazlarımı yerine getirmekle uğraşmış, zevk almıştım. En azından gerim gerim gerilmiyordum.

En ön safta oturan Talia elini kaldırıp söz istediğinde gözlerimi kıstım. Şeytan ona söz hakkı verirken bacak bacak üstüne atıp kollarımı göğsümde topladım, şimdiden sıkılmaya başlamıştım, okuldaki popüler çocukların yaptığı parti varken benim geldiğim yere bak.

"Evan bir kurt adam, Faith ise vampir. Şafak Meclisi'nin sizden sonraki en önemli temsilcilerinden birileri."

Talia'nın açık mavi kafasına bakarken dudaklarımı büzüp başımı sallamadan edemedim. Talia bu konularda oldukça iyiydi. Talia yerine oturduğunda Şeytan bir kez daha konuştu.

"Kadim zamanlardan beri bazı kurallarımız olduğunu biliyorsunuz, bunlar dengeyi sağlamamızı sağlayan kurallar, bunları çiğnerseniz ölürsünüz."

Gözlerini direkt olarak Evan ve Faith'e dikmişti, onlara bakarken iğreniyor gibiydi. Acaba insanlara mı aşık oldular diye düşündüm, kadim yaratıkların insanlarla ilişki kurması yasaktı.

"Ve siz ikiniz birbirinizle aşk yaşarken bunu öğrenemeyeceğimi mi sanıyordunuz?"

"Aşk" kelimesini söylerken yüzünde iğrenti dolu bir ifade belirmişti. Evan ve Faith sessiz kalırken başlarını öne eğmişlerdi.

Ölümü kabullendiklerini görebiliyordum. Gözlerimi onlardan ayırıp yanımda oturan Valencia'ya döndürdüm. Elini kolyesine götürmüştü, sıkıca tutuyordu. Biraz daha tutarsa kolye elinde parçalanacaktı.

"Val," diye fısıldadığımda dalgın yeşil gözleri beni buldu, dudaklarımı birbirine bastırıp göz ucuyla kolyesini gösterdim, göstermemle bırakması bir olmuştu. Tekrar önüme döndüğümde Şeytan'ın kırmızıları mavilerimle buluşmuştu. Terbiyesizlik yaptığımı düşündüğüne emindim, eh bunu reddecek değildim, böyle şeyler bana genelde sıkıcı geliyordu. Hepsinin sonunu biliyorduk, ya azarlanırlardı ya da ölürlerdi. Ters köşe yapmaya bile tenezzül etmiyorlardı.

Şeytan'ın aşağılayıcı bakışları bir süre üzerimde dolandıktan sonra tekrar suçlulara döndü. Çukurundan çıkıp onlara doğru yürüdüğünde orta saftaki bir kadının mırıldanmasını duydum.

"Çok heyecanlı."

Şeytan kadının mırıltısını umursamadan Faith ve Evan'ın önünde durdu. İkiside Şafak Meclisi'ne katkıda bulunmuştu, büyümesini sağlamışlardı. Ancak bazı duygular istenmeyen sonuçlara neden olmuştu.

Ters 8Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin