Keyifli okumalar...
ASYA"Söylemek istedim.Asya yemin ederim senden gizlemeyi,arkandan iş çevirmeyi bir an bile düşünmedim,sadece toparlanmanı bekledim.”dediğinde sesindeki çaresizlik ve korkunun farkındaydım.Beni kaybetmekten korktuğu belliydi.Endişeliydi.
Bedenime doladığı kolları güçlü ve sarıp sarmalamış göğsüne sığdırmıştı. Mutfak kapısının dibinde duyduğum sözlerin ardından kıpırdayamamıştım. Kaç dakika geçmişti bilmiyordum.Tüm suç benimdi.O karanlıkta kapalı kalması gereken bendim.Benim yüzümden o haldeydi. Her şeyin bu duruma gelmesine ben sebep olmuştum.
Ateş…
Zihnimde yankılanan ismi yüreğime kor misali düştü. Benim içindi. Adı gibi kendini ateşe atmıştı.Beni korumak için ve bunca zaman tek yaptığım onu suçlamak,nefret etmek,ondan kaçmak ve ağzıma geleni çekinmeden,düşünmeden söylemek olmuştu. Her söyleyişim ayrı bir yara açmış olmalıydı kalbinde.Benim için hayatını çöpe atan adamı bir hiçmiş gibi harcamıştım. O kilitli kapıların ardına girmesi için yardım etmiştim.
Yerinde benim olmam gerekirken …“Asya konuş benimle yalvarırım.”
Karan’ın çok uzaklardan gelen sesini işittim. Kendime gelmem için etrafımda bir şeyler yapıyordu.“Bana bak güzelim. Beni dinle.Düşünme.
Sakın suçlama kendini. Her şeyi sana anlatacağım.”iki eliyle yanaklarımı sararak göz yaşlarımı silmeye başladı. Her silişiyle yerine yenisi eklenirken
odaklanamıyordum.
Düşüncelerim arasında çıldırmış misali geçmişi tarıyor yaşananları gözden geçiriyordum.Her şey bir ipucuydu aslında yalnızca ben görememiştim.“Bak!Bana bak. Buradayım. Yanındayım. Asya bana odaklanman lazım. Beni duyman gerek. Hadi güzelim.”Karan’ın dediklerini duyuyordum ama yapamıyordum. Boşluğa dalan bakışlarım zihnimde derinleri araştırıyordu. Çok fazla acı vardı orada. Çok fazla kırgınlık….
Aklıma gelenle kendimi dizginleyemezken hıçkırıklarım şiddetlendi. Karan’ın kendime gelmem için yaptığı uğraşları fark etsem de tepki veremiyordum.Beni sevmemişti. Asla ilgilenmemişti. Benim eskiden beri annem de babam da Ateş olmuştu. Bense onu mahvetmiştim.
“Benim yüzümden…”ağlamaktan kısılmış sesimle mırıldandım.
“Benim için yaptı. Beni sevdiği için.Ben onu mahvettim.”dudaklarımdan dökülen son sözler zihnimde patlayan bir bomba misali etrafa binlerce yanmış anı bırakınca hıçkırıklarımı yarıda kesen Karan’ın dudakları oldu.İçime süzülen nefesi yüreğime düşen alevi savururken gözlerim kapalıydı.Yüzüm onun iki avucunun arasında yanaklarımdan süzülen yaşlarım devam ederken öpüyordu.
Hemde tüm acımı,kırgınlıklarımı ve kaybolmuşluğumu benden söküp almak istercesine,kendine katmak ister gibi,kendime gelmemi diler gibi öpüyordu.Ruhuma can olmak istiyordu.Sıcaklığı kalbimdeki buz parçalarını eritiyor olsa da tepkisizdim. Sadece bu acının yok olmasını istiyordum. Beyaz ile siyahın yerini bulmasını ve grinin içinde kaybolmaktan kurtulmak istiyordum.
Bildiğimi sandığım her şey bana yabancıydı.Ne geçmişim,ne şu anım,ne de geleceğim… Hiçbiri bana ait değildi. Her günüm başka bir karanlığa ev sahipliği yapmıştı.Yapacaktı ve ben tüm bunların içinde kalmış gölgelerin arasında küçük bir noktadan ibarettim.Sadece küçücük bir nokta…Yanaklarımdan süzülmeye devam eden yaşlarımla, dudaklarımda hissettiğim dudakların baskısının hafiflediğinin farkına vardım.
“Her şeyi yoluna koyacağım.”Geriye çekildikten sonra konuşan Karan’ın sesi kendinden emindi.Alnıma kondurduğu buse kalbimin ortasına bıraktığı bir yük misali nabzımı zorluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA ÇELİŞKİ # YANILGI SERİSİ 2
Novela Juvenil"Götür onu Serdar.Asya'yı hemen buradan götür."diye bağıran Karan'a gitmiyorum diyemeden belime sarılan el ile dünyam tersine dönerken tekrar yakalanmıştım. Serdar beni omzuna attığı gibi hızlı adımlarla yeniden arabaya yönelince ellerimle sırtına v...