"Her şey sadece senin içindi. Seni üzmek için , senin canını acıtmak için. Seni görevine hazırlamak için. Senin bir ruhun vardı Hannah, ve biz onu almalıydık."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
.-.-.
Sonunda kapıya ulaşmıştık.. Kapıya.. Kapı, çıkış..
Şuan bir cinayet işliyorsun Hannah Thompson...
Orada bizi ölüm bekliyor...
Artık bir ailemizin kaldığını sanmıyorum...
Hayır, hayır.. Düşünmeye ihtiyacım vardı. Şuan olmamalıydı.
''Abi oldu, aferin Becky!'' Michael koşa koşa Becky'nin yanına gitmişti. Herkes toplandığında ben hala olduğum yerdeydim. O kadar korkuyordum ki.. Harry bana bakıp hayal kırıklığına uğramış gibi başını salladığında iyice yıkıldım.
''Hadi kırın ne bekliyoruz?!'' Thomas sopayı alıp gelişigüzel duvara vurmaya başladığında titriyordum. Gözlerim dolduğunda nefes almaya çalıştım. Hiç bir şey olmayacak..
Peki ya olursa? Daha dün gece arkadaşlarımı ölüme terk edemem derken kendi elimle onları ölüme mi sürüklüyordum? Tam bir ahmağım. Ama ne yapabilirdim ki? Thomas'ı dinleyip ikimizi mi öldürseydim? Her türlü berbat olan bu fikirde şuan en azından bir çıkış ihtimalimiz vardı.
Tüm duvar yıkıldığında titreyen bacaklarım beni daha fazla taşıyamayacağı için duvara tutundum. Tam karşımızda yeşil paslı bir metalden kapı vardı. Hemen yanında ise şifre girilmesi gereken bir ekran vardı.
"Ee , bunu napacağız?" Sally'nin sorusu havada asılı kalırken kapının yanına gidip dokundum. Çok eski olduğu belliydi ve diğer metal kapılar gibi değildi. Hafifçe vurduğumda o kadar da kalın olmadığını farkettim. "Bence yamulabilir." İsac'e döndüğümde o da kapıya vuruyordu. Tanya gidip ekrana dokununca ekranda bir boşluk belirdi ve üzerinde ''parolayı giriniz'' yazıyordu. ''Ya da şifreyi bulmayı deneyebiliriz.''
''Mozelina yaz. Otelin adı olabilir.'' Tanya , Michael'ı dinleyip otelin adını yazdı ama ekran kırmızı oldu ve tekrar boşluk geldi. ''Sanırım olmadı.'' Zaten olmasını pek beklemiyordum. Bu kadar uğraşılan bir işin çıkış kapısı şifresi bu kadar kolay olamazdı. ''Kasabanın adını denesek?'' Jenny'nin söylediği şeyin de çıkmayacağından emindim ama Tanya denedi. Ekran tekrar kırmızı oldu ve eski haline döndü.
Oflayarak duvara yaslandım. Daha iki dakika önce korkudan tir tir titreyen ben şimdi şifreyi kıramıyoruz diye ofluyordum. Aramızda hacker felan olsaydı keşke diye geçirdim içimden. En azından bilgisayar ve şifrelerden anlayan birisi olsaydı bir ihtimal şifre kırılabilirdi. Saçmaladığımı farkettiğim an iç sesimi kapattım ve diğerlerine odaklandım.
''Acaba kasaba başkanının adı olabilir mi?'' Tanya omuz silkti ve boşluğa ''Flamel Mendoza'' yazdı. Ekran tekrar kırmızıya döndü. ''Soyadını da girdik, belki sadece kullandığı isimdir'' dedi Harry.
