4. Bölüm: La Mozelina
''Anneciğim, daha ne kadar yolumuz kaldı? ''anneciğim neden cevap vermiyordu?
''Anneciğim?'' Sinirle bana döndüğünde korkmuştum. ''Ne var?! ''anneciğim neden bana bağırıp duruyordu böyle? Küçük kardeşim ağlamaya başlayınca hemen gülümsemişti. Bana neden hiç gülümsemiyordu?
''Ah, oğlum... Bebeğim acıktın mı sen?''
''Babacığım , ne kadar yolumuz kaldı?''
''Daha var.''
''Peki ya... ''annem bana niye kötü kötü bakıyordu? Aynı yemek vermediğim zamanki kedim gibi.
''Hannah! Bu kadar konuşursan yola odaklanamam.''
''Tamam babacığım.''
Yaşlı Marmalette'e gelmiştik.Bu gece bize bakacakmış. Anneciğim için bugün çok önemliymiş öyle söylemişti.
''Al bakalım TayTay'i. ''minik kardeşimi kucağıma alıp gülerek onlara el sallamıştım. İlk defa anneciğim bana gülümsemişti. O bana GÜLÜMSEMİŞTİ.
O geceden sonra bir daha asla gülümseyemeyecekti...
.-.-.
''Bittik biz.''
Kevin'in söylediği söz tüm durumu açıklıyordu. Tam bir buçuk saat önce hepimiz fena bir baş dönmesiyle uyanmıştık. Kimse yoktu. Koca salon bomboştu, şuan yıkık gibi oturan 13 kişi dışında.
''Kapı oradaydı. Tanrım nasıl olabilir?''
Evet , düşündüğünüz şey doğru. İçeri girdiğimiz kapı artık orda yoktu. Ve diğer hiçbir kapıda... Michael ve İsac kapının olduğu duvarı kazma fikrini konuşuyorlardı ki bu pek mümkün gözükmüyordu.
''Ya mutlaka bir kapı vardır. Bizi burada bırakmış olamazlar. Mantıklı değil.''
''Sence şuan olduğumuz durum mantıklı mı?!
Başımı ağlayan bir Jenny'nin omzuna dayamış, oluşturduğumuz çemberi izliyordum. Herkes şok içindeydi. ''Bu gerçek değil, bize bir eşek şakası yapıyorlar, dimi?" Ela gözleri korku dolu olan sarışın kıza döndüm. ''Böyle şaka mı olur?''
''Ne yani? Kapıları ortadan kaldırıp bizi buraya mı kilitlediler bunu mu demeye çalışıyorsun?''
''Ben biliyor muyum sanıyorsun?!''
''Yeter!'' Bize bağıran esmer çocuğa baktım ''Hiç bir sorunumuz yokmuş gibi sizin kavganızla mı uğraşacağız?!'' Çocuğun haklı olduğunu düşünüp kıza kötü bakışlarımı atıp önüme döndüm. Thomas bana destek verircesine elimi tutmuştu.
Düşünce havuzumda boğulmak üzereydim. Ayağa kalkıp Jenny ve Becky' ye gözümle kapıyı işaret ettim. Onlarda kalkınca balo salonundan dışarı çıktık.
''Kızlar bir şeyler yapmalıyız.'' Becky'ye hak veriyordum. Acilen bir şeyler yapmalıydık.
''Tüm katı dolaştık. Lanet olsun bu nasıl olabilir?''
''E..eve gitmek ist..tiyorum." hıçkırarak ağlayan Jenny'ye sarıldım. ''Gideceğiz. Burada ne döndüğünü bulup eve gideceğiz tamam mı?'' Yavaşça kafasını sallayıp tekrar sarılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇIŞ (Tamamlandı)
Mistério / Suspense"Her şey sadece senin içindi. Seni üzmek için , senin canını acıtmak için. Seni görevine hazırlamak için. Senin bir ruhun vardı Hannah, ve biz onu almalıydık."