2.5

3.4K 269 297
                                    

Medyaya bakınca yeşil saçlı Suga'yı özlediğimi fark ettim 😍

Duyuru! 1 aydır memleketteyim, köy gibi bir yer. Telefon bile çekmiyor ve sürekli akraba ziyaretine gidip iş yapmaktan kitaba bakamadım bile. İki güne evime geri döneceğim ve eskisi gibi yazmaya devam edeceğim. Artık hızlanıp one month'u bitirmemin vakti geldi. Sizi öpüyorum ❤

Yorum ve voteler azaldı 🙁 yorum yaparsanız sevinirim ❤

🌙 İYİ OKUMALAR 🌙

Taehyung

Gece yaşananlardan dolayı kimsenin gözüne uyku girmediğinden sabahın köründe kalkıp hep birlikte kahvaltı yapmak için sandalyelerimize oturmuştuk ama bir kişi eksik bir şekilde. Bakışlarım karşımdaki sandalyede oturan Suga'yı bulduğunda ''Youra nerede?'' diye sordum. Elinde ki çatalı domatese batırmak üzereyken sorumla birlikte başını kaldırıp bana baktı. ''Sen aşağı in, ben birazdan geleceğim dedi.'' Youra kendine bir zarar verir miydi? Bilemiyorum. Sevgilisinin öleceğini öğrenen birisinin neler yapabileceğini kestiremiyordum ve şuan onun iyi olmadığından eminim. Kendine zarar verme ihtimali ise beni en çok korkutan şeydi. Bu yüzden ''Önemli bir telefon konuşması yapmam gerek.'' diyerek kahvaltı masasından kalktığımda diğerleri nereye gideceğimi anlamış gibi bana bakarak kafa salladılar. Suga ise hiçbir şeyden habersiz kahvaltısını yapmaya devam ediyordu.

Koşarak çıktığım merdivenleri hızla geçtiğimde kapıyı tıklatarak Youra'nın odasına girdim ama kimse yoktu. Suga'nın odasında olabileceğini düşünüp odadan çıkmak üzereydim ki kapısı kapalı banyodan gelen öğürme sesleri hızla kulpundan tuttuğum kapıyı kapatıp banyonun önüne gelmeme sebep oldu. Hiç duraksamadan adeta içeri daldığımda klozetin önünde oturmuş, kusmaktan yüzü bembeyaz olmuş Youra'yı gördüm. Hemen yanına çöktüğümde ellerimle açık olan saçlarını kavrayıp daha da rahat etmesini sağladım. Kısa bir bekleyişin ardından klozetin kapağını kapatıp kolunu da kapağın üstüne koyduğunda başını koluna gömdü ve öylece beklemeye başladı. İyi değildi ve her an bayılmasından çok korkuyordum. Boşta kalan elimle başını yavaşça okşadığımda ''İyi misin?'' diye sordum. İyi olmadığını tabi ki biliyordum ama aklıma gelen tek şey buydu.

Başını iki yana salladığında ''Değilim.'' dedi. ''Uyandığımdan beri midem bulanıyor.'' Ayağa kalkmak için hareketlendiğinde kollarından sıkıca tutarak kalkmasında yardımcı oldum. Lavabonun önünde durduğunda yüzünü yıkarken bende Suga'nın görme ihtimaline karşı sifona basıp tekrar Youra'nın yanında yaklaştım. ''İyi değilsen doktor çağırabilirim ya da dinlenmek istersen...'' cümlemi tamamlayamadan yüzünü yanında ki havluyla kurulayıp ''Hayır'' dedi. ''Artık boşa geçirecek vaktim yok. Gerekirse her saniye Suga'nın yanında olmalıyım.'' Ne diyebilirdim ki, buna verecek bir cevabımda yoktu, edecek bir itirazımda. Sadece başımı sallayarak 'Tamam' diyebildim. Elindeki havluyu yerine asarken solgun yüzüne bir kez daha baktım. Ruh gibiydi... Hiçbir şey söylemeden öylece yanımdan geçip gittiğinde bende hemen onun peşinden yürümeye başladım ve beraber diğerlerinin yanına kahvaltıya indik.

Youra

Tae ile birlikte diğerlerinin yanına indiğimizde bütün bakışların odak noktası biz olmuştuk. Hiçbir şey söylemeden Suga'nın yanına oturduğumda bir şeyler yemeyi bırakıp yüzüme baktı. ''Bir şey mi oldu? İyi görünmüyorsun.'' Telaşlı çıkan sesi beni ne kadar çok önemsediğini belli ederken içimin sıcacık olduğunu hissettim. Kendi dertleri varken birde benim için endişelenmesini istemediğimden zoraki bir gülümsemeyle ''Bir şeyim yok.'' dedim. ''Sadece midem bulanıyor.'' Bana inanmadığını belli edercesine bir bakış attığında Tae araya girerek beni bir ton açıklama yapma zahmetinden kurtardı. ''Gece otelde suşi yemişti sanırım o dokundu ama midesindekileri çıkarınca rahatladı biraz.'' Evet suşiyi çok fazla sevmiyordum ve yediğimde midemi bozmuş olması Suga'ya çokta garip gelmeyecektir. Zaten inanmış olacak ki Tae'yi onaylayarak başını salladı ve derin bir nefes alıp verdi. ''Bir anda midem bulanıyor deyince başka bir şey sandım.''

One Month /Min Yoongi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin