2.6

3.7K 234 356
                                    

Allahımm bu nasıl uyuma şekli böyle 😍 Minicik ya çıldırıcam 🙈

Bölümü sevemediğimden bir türlü yazamadım. Bir kısmı içime sinmedi ama yine de atıyorum 😶

Yorum yapmayı ihmal etmeyin 😌

🌙 İYİ OKUMALAR 🌙

Hep beraber salon koltuklarına oturmuş J-hope'un eve gelmiş olmasının şaşkınlığıyla, sessizce birbirimizin suratına bakıyorduk. Ben iki kez, Jimin ise benimle birlikte bir kez onu görmüştü ama diğerlerine göre tanınmadık bir yüz ve yabancı bir kişiydi. Bu yüzden hiçbir şey söylemeden sessizce oturuyorlardı. Nihayet bu garip sessizlik, durumu fark eden Tae'nin konuşmasıyla son buldu. ''Henüz J-Hope'u aramıza katılması için ikna edebilmiş değilim. Hatta beni reddedecekti ama onu Youra'nın önerdiğini söylediğimde ilgisini birazda olsa çekebildim.'' Bütün gözler J-Hopa'a çevrildiğinde yayılarak oturduğu yerde kıpırdanıp koltuğun üst kısmına boylu boyunca uzattığı kollarından birini dirsekten bükerek ince uzun parmaklarıyla gözlüğünü çıkardı ve duruşunu bozmadan yüzüne yan bir gülümseme yerleştirdi. Onun yüzünde gülümseme belirirken Suga'nın da tam tersine sinirli bir yüz ifadesi belirdi. ''Youra ne alaka?'' 

Bakışları önce J-Hope'u ardından beni bulduğunda bir cevap beklercesine bakıyordu. Tamam onun yanında Tae'ye, J-hope'u önermiştim ya da adını söylemiştim her neyse, ama J-hope'un benim adımı duymasıyla bu işe sıcak bakması sanırım Suga'nın kafasında aramızın fazlasıyla iyi olduğu, yakın olduğumuz düşüncesini oluşturmuş gibi görünüyordu. Yüzüme tatlı bir gülümseme yerleştirip bakışlarımı Suga'dan çektiğimde J-Hope'a baktım ve Suga'ya cevap niteliğinde konuşmaya başladım. ''O gün bir 'Buzdolabı' yüzünden canım çok sıkkındı ve J-hope benim halimi görüp yanıma geldi. Sonra biraz dertleştik.'' Ona minnettar bir şekilde kafa salladığımda elinde tuttuğu gözlüğünü yakası göğsüne kadar açık olan kumaşı parlak, siyah gömleğinin ortasına yerleştirdi ve gülümsemeye devam etti. ''Büyük bir zevkle.''

Suga oturduğu yerde huzursuzca kıpırdandığında kolunu arkadan uzatarak omzuma koydu ve yapmacık bir şekilde gülümsedi. ''Ne güzel.'' Yine kısa bir sessizlik oluşmaya başladığında Tae yarım kalan konuşmasını devam etti. ''Youra, J-hope'un adını verdikten sonra biraz araştırma yapıp bizim piyasadan birilerine sordum ve aslında onunda eskiden araba çalma işlerine yardım ettiğini öğrendim ama kendisiyle konuştuğumda bir süre önce bu işleri bıraktığını söyledi.'' Bakışlarını cevap beklercesine J-hope'a çevirse de araya giren Namjoon oldu. ''Neden bıraktığını sorabilir miyim? Özel değilse tabi.'' J-hope başını hayır anlamında salladığında yaslandığı yerden çekildi, öne doğru yaklaştı. ''Açıkçası ilgi çekici bir sebebi yok. Sıkıldım ve bıraktım. Zaten babamda yoruldu bu işlerden.''

Hepimiz biraz şaşırsak da en çok şaşıran Jungkook olmuş gibiydi. Gözleri kocaman açılmış şekilde bir süre J-hope'a baktı ardından söze girdi. ''Babanda mı bu işleri yaptığını biliyor? Benimki olsa kulağımdan çekerdi.'' J-hope, bu genç adamın tepkisine karşı güldüğünde başını olumlu anlamda salladı. ''Annemde biliyor bence ama bilmemezliğe vuruyor.'' Jin 'vay be' dercesine başını sallayıp dudağını büzdüğünde ''Hayret aramızda ailesi ile sorun yaşamayan biri var.'' dedi. Hayatımızda ailemizden dolayı yaşadığımız inişli çıkışlı şeylerden sonra birinin normal hayat yaşaması bize gerçekten garip geliyordu. Kendi kendime bunları düşünürken o an Tae ile göz göze gelmemle düşüncelerimi bir kenara bırakıp ona odaklandım. Bana çaktırmadan kaş göz yaptığında bunun J-hope'u ikna etmem için bir işaret olduğunu anladım ve hemen odağımı J-hope'a çevirdim. ''Bize arabayı saklamamızda yardım etmeni istiyoruz. En azından bir defalığına. Hatta uzun bir süre bizimle çalışmanı da çok isteriz, isteriz. Tabi sende istersen.''

One Month /Min Yoongi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin