Ayşe yemek masasında bu gecenin çok uzun olacağını düşündü. Koray karşısında, babası da masanın başındaydı. İkisi iş hakkında bir konuya dalmış konuşuyorlardı. Ali'yi düşündü, ne yapıyordu şimdi acaba? Onun yanında olmak, kolları arasında uyumak varken şimdi burada olmak ne kadar sıkıcıydı.
"Ayşe?"
"Efendim Koray?"
"Fransa'daki eğitiminin bittiğini söyledi baban. Var mı bir planın şimdi?"
"Bir mimarlık ofisi açmayı hayal etmiştim hep."
"Sizin şirkette neden çalışmıyorsun? Bilmem, Selim amca ne düşünüyor?"
"Ayşe'nin hassas yapısının bizim iş temposuna uyacağını sanmıyorum. Tek başına gidip ofis açmayı da tasvip etmiyorum. Bir Ekinci'ye yakışmaz."
"Ne önerirsin peki baba?"
"Çalışmana lüzum yok."
"Çalışmak istiyorum ama."
"Çevremizdeki ailelerin çoğunun kızları çalışmıyor. Mesela kızkardeşin ne yapıyor Koray?"
"Geziyor, alışveriş yapıyor, sanırım bunun gibi şeyler."
"Ben öyle yapmak istemiyorum. Mesleğimi yapmak istiyorum."
"Bunu sonra tartışalım Ayşe!"
"Peki baba.
"Immm, Selim Amca arka bahçeyi düzenlettiğinizi söylemiştiniz. Yemekten sonra izninizle Ayşe beni gezdirebilir mi?"
"Ayşe, duydun mu misafirimizi?"
"Tabii baba."
Biraz sonra Ayşe'yle Koray arka bahçeye çıktılar. Ortada büyük bir havuz vardı. Evle havuzun arasında uygun bir yere hasır sandalyeler ve ortalarına da sehpa koyulmuştu. Biraz ilerde de salıncak bir koltuk kurulmuştu. Bahçeyi köşelere koyulmuş ayaklı lambalar aydınlatıyordu.
"Oturalım mı Koray?"
"Biraz yürüyelim mi önce?"
"Olur tabii."
"Çok güzelsin yine bu gece."
"Teşekkür ederim."
Koray bir anda Ayşe'ye döndü. Ayşe ürktü.
"Ayşe, daha fazla saklamanın anlamı yok. Senden çok hoşlanıyorum. Hatta daha ötesi. Seviyorum seni. Dans ettiğimiz gece çıkmıyor aklımdan. O kadar güzeldi ki. Hep kollarımda olmanı istiyorum artık, sadece bunu düşünüyorum."
"Koray, özür dilerim. Duygularına karşılık veremem. Yanii.. Çok üzgünüm. Ben başkasına aşığım."
"Kim Ayşe?"
"Söyleyemem Koray, üzgünüm."
"Neden gizliyorsun?"
"Söylemek istemiyorum sadece."
"Söyleyemiyorsun bence. Demek ki sana uygun biri değil. Bu yüzden saklıyorsun. Yoksa evli mi?"
"Hayır. Aileler birbirine uygun değil diyelim sadece. Her ne olursa olsun ben başkasına aşığım Koray. Bir ömür boyunca."
"Ailesi uygun değil diyorsun Ayşe. O da sana uygun değil demek ki. O zaman bırak onu sevmeyi. Ya da izin ver unutturayım onu sana. Sonu olmayan bir aşk için yıpratma kendini. Ne olacak sonu düşünüyor musun hiç? Ama ben seni mutlu edebilirim. Tahmin edebileceğinden daha çok hem de. Lütfen bana şans ver Ayşe."
Koray bir elini uzatıp Ayşe'nin yüzüne düşen saçlarını geriye attı. Sonra Ayşe'nin yüzüne dokundu.
"Ne kadar asil bir güzellik. Baş döndürücü."
Ayşe geriye doğru adım attı. Yüzüne değen el onu korkutmuştu.
"Koray, ben başkasını sevemem artık. Sonu nasıl biterse bitsin, sadece bir kişiye sadık kalacağım. Lütfen üzmeyelim birbirimizi. Geçelim mi içeri?"
Ayşe bunu söyleyip eve doğru yürümeye başladı. Koray arkasından baktı, iç çekti. Kendi kendine,
"Seni bir aptala bırakmaya hiç niyetim yok. Ama önce o aptalı bulmalıyım" dedi. Ayşe'nin ardından o da içeri girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR ÖMRÜ BİR AŞKA ADAMAK
RomanceÇocukluğundan beri gizli ve büyük bir aşkla sevdiğin adamın yanlış bir kadınla evleneceğini öğrendiğinde ne yaparsın? Karşısına çıkıp konuşabilir misin? Yoksa sadece izler misin? Peki bir de aileleriniz yıllardır düşmansa? Büyük bir nefretin yangını...