Duygu karmaşası Bölüm 6

1.7K 50 0
                                    

    Ali ofisinde camdan dışarı bakıyordu. Metin dakikalardır sabırla bekliyordu ancak sıkılmıştı bu sessizlikten.

"Ali ne olduğunu anlatacak mısın yoksa burada kök salmaya başlayayım mı?"

"Ne olduğunu anlasam anlatacağım da..."

"Sen anlat belki ben anlarım. Soruyu çözemiyorsan farklı açıdan bak derler bilirsin. Merhaba, ben farklı açı."

"Notta söylediği kitapçıya gittim. Adı Ayşe'ymiş. Sonra onu öptüm. O da kaçtı. Peşinden koştum ama yakalayamadım."

"Ali bir dakika, ne anlatıyorsun sen? Ne demek öptüm? Doğru dürüst anlatsana."

"Çocukluktan tanışıyoruz dedi. Sonra yaklaştı elini uzattı saçıma doğru ne yapmak istediğini anlamadım, elini yakalayıp kendime çektim. Sonra bilmiyorum. Titrediğini, ateş gibi yandığını hissettim. Çok güzel bakıyordu. Çok güzel kokuyordu. Baş döndürücüydü. Bir anda kontrolümü kaybettim. Kendime çekip öptüm. Sonra bırakınca da bir anda koşmaya başladı. Peşinden gittim ama kaçırdım gözden. Nasıl kaçırdım, kahretsin!"

"Ali sen bu kızdan ciddi ciddi hoşlanıyorsun. Vay be! Gidip öpmüş kızı hiç bir şey konuşmadan!"

"Bilmiyorum, o kızda başka bir şey var. Hiç bu kadar mantıksızca davranmamıştım. Yeter, tekrarlayıp durma artık!"

"Sana böyle bir şeyi yaptıracak bir kadın varmış demek ki yeryüzünde."

"Varmış ve onu da kaçırdım!"

"Kaçsa da artık tanıyorsun, bulabilirsin."

"Nereye tanıyorum Metin? Çocukluk arkadaşım Ayşe. Bu kadar. Çocukluğumun hangi kısmı? Hatırlamıyorum bile. Daha bir şey konuşamadan öptüm kızı, kaçırdım. Ahh, bu kadın bana neler yaptırıyor böyle. Elde var sıfır yani."

"Sana tekrar ulaşacaktır."

"Umarım vazgeçmez..."

***

     Aradan üç gün geçmiş Ayşe hala aramamıştı. Nişan videoları da hala gönderilmemişti. Ali kitapçıya tekrar uğramış Ayşe'yi tanıyıp tanımadığını sormuştu. Yaşlı kitapçı Ayşe'yi tanıyordu. Ama bu kadar. Sadece Ayşe. Başka bir şey biliyorsa da söylemeye hiç niyeti yoktu.

    Üç gün geçmişti nişandan bu yana. Öğleden sonraydı. Ali ofisinde Metin'le bir proje hakkında son ayrıntıları gözden geçiriyordu.

"Ali sen bu projenin son halini inceledin mi?"

"Açıkçası hayır."

"Dün bakalım birlikte dedim ama evde bakacağını söyledin. Kapağını açmamışsın. İyi misin?"

"Odaklanamıyorum Metin, canım hiçbir şey yapmak istemiyor."

"Çünkü aşık oldun."

"Saçmalama."

"Nedir bu halin o zaman?"

"Merak. Belirsizlik. Ve de güzel bir kadının çekiliği sadece."

"Ali seni yıllardır tanıyorum ve sen bu kıza tutuldun."

"İlk görüşte aşk da de tam olsun. Zaten 16 yaşındayım di mi?"

"İlk görüş ya da değil. Gerçi tanışıyormuşsunuz. Abi yaşla ne alakası var? Aşık olacağın kişiyi bulursun ve aşık olursun. Bu 16 yaşında da olabilir senin gibi bu yaşında da."

"Ben aşık olacak kadar duygusal değilim!"

   Bir anda kapı açıldı, içeriye Melis girdi.

"Aşkım!!! Yakaladım seni. Merhaba Metin bu arada."

"Merhaba Melis. Sizi yalnız bırakayım en iyisi. Aşkınızı bölmeyeyim!"

  Bu imalı laf üzerine Ali Metin'e ters ters baktı. Metin alaycı bir gülümsemeyle çıktı odadan.

"Aşkım nişandan beri görüşemiyoruz farkında mısın? Ulaşamıyorum sana."

"Yoğunum Melis. Geceleri bile çalışıyorum."

"Bana ayıracak bir saatin de mi yok?"

"Biliyorsun bu dönemin temposunu. Sana çok yoğun olacağımı söylemiştim!"

"Tamam haklısın, kızma. Çok özledim sevgili nişanlımı suç mu?"

    Melis Aliyi dudaklarından öptü. Ali ürperdi. Ne kadar soğuk ve anlamsız bir öpücüktü. Hiçbir şey hissetmemişti. Oysa Ayşe'yi öperken hissettiği tutkuyu ve heyecanı düşündü. Aşık mıydı gerçekten? Bu mümkün müydü? "Saçmalama", dedi kendi kendine.

"Efendim aşkım?"

"Yok bir şey Melis."

"Ah aşkım ne kadar dağınık ve yorgun görünüyorsun. Hırpalama kendini bu kadar."

"Bir süre böyle olacak. Artık işe dönsem iyi olacak Melis. Bu projeyi bugün teslim etmeliyiz."

"Tamam aşkım, haklısın. Gidiyorum artık hoşça kal."

Ali'yi bir kez daha öpüp çıktı odadan Melis. Ali'de bir gariplik vardı. İş yoğunluğu hikaye, dedi kendi kendine. Ya nişandan sonra Alinin kafasında bağlanmayla ilgili soru işaretleri oluşmaya başlamıştı ya da başka biri vardı! Ali ona her zaman mesafeliydi. Emek harcayan taraf hep Melis olmuştu. Ali çoğunlukla ilgisizdi. Melis bu yüzden ara sıra ilgiyi dışarda aramıştı. Ama bu Ali'den vazgeçmesine sebep olamazdı! Bu ilişkiyi bu noktaya Melis tırnaklarıyla kazıyarak getirmişti. Ali'yi evlenmeye bile ikna edebilmişti. Bu noktada pes etmeye hiç niyeti yoktu.

Melis asansörden inip binadan çıkarken, "Şu işin aslını öğrenelim bakalım", dedi ...

BİR ÖMRÜ BİR AŞKA ADAMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin