Merhaba arkadaşlar, adım Ege ve bugün maçı ben sunacağımajdhsj
Şaka bir yana geçen bölüm Luna'nın maçı sunmasına hasta oldum. Bu bölüm de bütün karakterlere sövmeye hazır olun. Umarım bana da sövmezsiniz:d
İyi okumalar<333
•••
"Muziplik tamamlandı."
Kendimi önce yatakhaneden, sonra Gryffindor ortak salonundan dışarı attım. Kimse nereye gittiğimi sormaya gerek bile duymamıştı. Gündüz gözüyle onu yakalayamayacağımı bildiğim için akşam yemeğinden sonra hemen odaya çıkmış, haritanın başına geçmiştim. Saatlerdir yanındakilerden ayrılmasını bekliyordum. Sonunda fırsatını bulmuştum, bahçeye çıkıyordu.
Görünmezlik pelerinini giyip daha hızlı koşmaya başladım. Elimde de sıkı sıkı bana fırlattığı Altın Snitch'i tutuyordum.
Ginny'de ateşoku olmasına rağmen Draco, Altın Snitch'i ondan önce yakalamıştı. Hem de dakikalar içinde. Aramadan, gezinmeden.
Bunu nasıl yapmıştı hiçbir fikrim yoktu ama gördüğüm en havalı şeylerden biriydi.
İçimde harlanan ateş ne yaptığımı bile bilmeden onu kırmamın verdiği korkuyla sönerken bahçe kapısının önüne vardım.
Hızlı adımlarla ormana doğru gittiğini görünce koşmaya başladım. Ses çıkartmak umurumda değildi, etrafta kimse yoktu ve nasıl olsa beni pelerine rağmen fark edebiliyordu.
Hala bunu nasıl yaptığını bilmiyordum.
"Malfoy!" diye bağırdım yanına varınca. Beni umursamadan yürümeye devam ettiğinde pelerini çıkartıp yanında yürümeye devam ettim. "Bak, ne yaptım bilmiyorum. Seni kırdım mı?"
Gri gözlerinden ateş saçtığını görünce korkuyla duraksadım. O da durmuş, gözleriyle lanet atabiliyor olsa atabilecekmiş gibi bakıyordu.
"Beni kırdın mı? Bilmiyorum, sence hiçbir sorun yok mu? Yoksa önemli değil zaten."
"Bir sorun olduğu, Altın Snitch'le beni öldürmeye çalışmandan belli." dedim sinirlenmemeye çalışarak.
"Ah, en azından biraz beynin çalışıyormuş. Bunu duyduğuma sevindim." dedi tıslar gibi.
"Neden böyle yapıyorsun? Sorun Ginny'e süpürgemi vermem mi? Ne yapsaydım? O eski süpürgeyle seni yakalamasına olanak yoktu!"
"Öyle demek... Dişi Weasley'nin çok iyi bir arayıcı olduğunu sanıyordum! Derslerinde de çok iyi ya hani! Çok da güzel bir cadı, öyle değil mi?" Kafam karışmış bir şekilde yüzüne baktım. Her zaman soluk olan yüzü kıpkırmızıydı.
Onu bu kadar sinirlendirecek ne yapmıştım?
"Öyle tabii ki ama..." Sustum. "Malfoy sen..."
"Ben ne? BEN NE?" Aniden bağırmasıyla korkudan ne söyleyeceğimi bile unuttum.
"Kıskançlık adı altında yaptığın onca şeyden sonra... Tebrikler, Potter. Beni kandırmayı neredeyse başarıyordun." Birden asasıyla burun buruna geldim. Gözlerim sonuna kadar açılırken neler olduğunu yavaş yavaş anlıyor gibiydim. Sadece onu bu kadar kızdıran şeyin ne olduğunu bulamıyordum.
"Malfoy, ne düşünüyorsan öyle bir şe..."
"Beni aldattığına inanamıyorum."
"NE?!" Bağırmamla asasını tutan eli titremeye başladı. Sanırım can güvenliğim için sesimi alçaltmalıydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eternal Youth || Drarry Fan Fiction
Fanfiction[Tamamlandı] Draco Malfoy, hayatı boyunca kendisine öğretilen doğruları sorgulamamıştı. Diğerlerinden üstündü. Bunun üç sebebi vardı; o bir büyücüydü, safkandı ve bir Malfoy'du. Kendisi gibi safkan bir cadıyla evlenmeli ve ataları gibi dünyaya bir e...
