lena de la rey- dark paradise
Asaf Sungur🌑
Karanlıktan Gelen-7-
DOLUNAY'IN AĞZINDAN:
Kendimi yalnız hissediyordum. Kapana kısılmış, korkak, beceriksiz. Annemi istiyordum. O her şeyi bilirdi. Adımlarımı bile nasıl atmam gerektiğinin o söylerdi. Soyumu tehlikeye atmamak için beni tehlikeden uzak büyütmüştü.
Her şeyden soyut ve yalnız.
Asla ağzımı açıp tek kelime bile söyleyemezdim. Küçükken bazen haftalarca abilerimi bile göremezdim. Kapatıldığım odada elime verdiği kalın kitapları ezberlemeden çıkamazdım.
Babam annem olmadığı zamanlarda -ki bu birkaç yılda bir olurdu- beni insan dünyasına kaçırır normal biriymiş gibi gezdirirdi. Ama beyaz saçlarım ve gri gözlerle asla normal biri olamazdım.
Ben Dolunay Sungur, cadıların bana ihtiyacı vardı. Benim ise sevgiye...
"Abiciğim sende geç içeriye. Biz hallederiz" dedi Asaf abim. Gözlerinde tereddüt vardı. İçeriye kaçarsam bütün cadılar beni konuşurdu, biliyordu. Ama kıyamıyordu da bana.
"Olmaz abi. Ben bu Krallığın soyunu devam ettirecek cadıyım. Kaçamam" sesim titrese de konuştum. Yaklaşıp anlıma bir öpücük bıraktı. Hemen kollarımı ona sardım. Onlar da olmasa ne yapardım bilmiyordum.
"Asaf!" Diye bağırarak Araf geldi. Gidip kaç kişi geldiklerini kontrol etmişti. "Çok değiller, baskına gelmemişler. Ama en önce ilerleyen onlardan farklı" dedi. Çenesi kaskatıydı. Yıllarca bu zaman için eğitim almıştık. Ama yine de soyumuz için korkuyorduk.
"Karanlığın Şahı Amrin" diyerek geldi Aref de. "Konuşup ikna etmeye çalışacak" diyerek bana baktı.
"Ona kitabın bizde olmadığını söyleyeceğim" dedim kafamı sallayarak.
Amrin Lilith'nin son varisiydi. Yarı insan yarı Ateşten Gelen'di. Anlatılanlara göre oldukça korkunç kırmızı gözleri, kafasında boynuzları, 3 metre boyu, keskin dişleri vardı. Ondan korkuyordum. Elimde değildi. Beni etkisi altına alamazdı ama görünüşü beni tedirgin ediyordu.
"Herkes şatoya girdi" diyerek gözlerini şatoya dikti Araf. Gözleri bütün pencerelerde dolaştı. Kimi aradığı belliydi. Şuan ne kadar burada olsa da aklı ve kalbi burada değildi.
"Merak etme, Sare yanında. Ne kadar kavga etseler de Sare onu tehlikeye atmaz" dedi Asaf. Bir elini Araf'ın omzuna koyup sıktı.
"Biliyorum abi ama yüzü kan içinde kalmıştı" dedi acı içinde. Ne güzel seviyordu Zemheri'yi. Bazen elimde olmadan Zemheri ve Sare'yi kıskanıyordum. Hatta bazen Sare'nin abime olan aşkını bile kıskanıyordum. Zorla götürüldüğüm balolarda erkekler yanıma taht için geliyordu. Beni kimse ben olduğum için sevmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zemheri Araf
FantasyGecenin en karanlık koynunda; bir ayinin ortasında, kendinizi bulsanız nasıl hissedersiniz? O gece Zemheri ait olmadığı bir yerdeydi. Ya da öyle sanıyordu. Bir Gelin Ayini'nde. Dolunay'ın göğsünde. 🌑 "Cok susuyorsun, suskunluğun beni daha çok ko...