Uyumsuzlar

Resmi

"Hazır mısın?" diye soran dayım ile "Hazırım." dedim.

"Evden çıkalım o zaman." dedi dayım. Birlikte depo gibi bir yere gidecektik.

"Çok dikkat edin." diyen yengem ile "Kocanı dağa kaldıramıyorum yenge. Sadece bir depoya gidip geleceğiz." dedim.

"Tövbe de kız! Ne öyle dağa kaldırmak falan." diye hafif azarladı.

"Merak etme kocanı sağ salim geri getireceğim. Bana emanet." dedim.

"Sen dayın ve yengen ile dalga mı geçiyorsun?" diye sordu dayım.

"Üstüme iyilik sağlık. Teessüf ederim. Ben hiç öyle şey yapar mıyım?" diye sordum.

"Teessüf ederim ne demek?" diye soran dayım ile "Bilmem ki ne demek? Öylesine kullandım. Ortama olmadı mı?" diye sordum.

Dayım bu dediğime gülerken "Hadi gel, geç kalmayalım." dedi.

"Harbi teessüf ne demek?" diye sordum merakla.

Dayım bana cevap vermeden evden çıkınca peşinden gittim ve arabaya bindim.

"Gerçekten teessüf ne demek?" diye sordum.

"Esef bildirme." demesi ile "Esef bildirme ne demek?" diye sordum.

"Üzüntüyle kınamak." dedi dayım.

"Maşallah TDK gibi dayım var." dedim.

"Seçil korkmasın diye evde diyemedim. Mafya toplantısına gidiyoruz." dedi.

"Ciddi misin!" diye bağırdım heyecanla.

Dayım bu tepkime gülerken "Benim de gelmen sıkıntı olmaz mı? Ne de olsa resmi olarak daha mafya değilim." dedim. 

"Gece her şeyi ayarladım. Resmi olarak mafyasın. Sadece silah eğitimi alman gerek." dedi dayım. 

"Oha mafyayım!  Sürekli telefonun titriyor gibi hissedesin, telefonun cebinde değilken bile şuan içimde öyle bir his oluştu." dedim. 

"Dayıcım o nasıl bir his?" diye sorması ile "Bilmem." dedim. 

Dayım bu dediğime gülerken yolu izlemeye başladım. Mafyaydım. Bu kadar kolay olabileceğini hiç düşünmemiştim.