AHMAKLAR ŞÖLENİ- MİLYONLUK BEBEK 2

Bölüm 14

İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNE GÖRE GELİYOR... OTUZ YORUMUN ALTINA BÖLÜM GELMEYECEKTİR... BOL KEYİFLER...

Telefonu çalmaya başladığında başta Skyla olduğunu düşünmüştü ancak arayan Victor'du. Herhalde sonunda ona bir asistan bulmayı başarmıştı ya da en yüksek ihtimalle bu başvuruların hiçbirinin bir işe yaramadığı konusunda söylenmeye aramıştı. Ayağa kalkıp dayısıyla yengesinin yanından uzaklaştı ve telefonu açtı. "Bana güzel bir haber vermek için aramadıysan çabuk kapat"

"Gosse" diye homurdandı Victor. Fransızca velet demekti. "Senin yaşındayken daha saygılı olmak gerek bilmiyor musun?"

Bu huysuz herifi seviyordu. Ancak bazen seviyordu. Şu an onlardan biri değildi. Kendisini dayısının çalışma odasına kapadı. "Bir şey mi oldu, vieux?" dedi. Victor kolay kolay arayacak biri değildi. Özellikle de günün bu saatinde.

"Dün gece restoranın otoparkındaki güvenlik kameraları ilginç bir şey kaydetmiş" dedi Victor neşesiz bir sesle. "Bunu görmelisin. Kameralardaki kişiler oldukça iyi tanınan insanlar"

Tabi ki tanınan insanlardı. Paprika gibi bir yere sıradan insanlar nasıl girebilirdi ki? Acaba yine hangi paralı insanlardan birileri otoparkı kendi mekânı sayıp bira, ot ya da ne idüğü belirsiz şeyler içmişti acaba? Ya da hangi şımarık veletler arabaların üzerinde sevişmeye çalışmıştı?

Yine hasıraltı olması gereken bir şeyler vardı belli ki. Bilgisayarın başına geçti ve mailini açtı. "Gönder bakayım gene ne saçmalıklarla karşı karşıyayım"

Telefonu kapatıp gelen dosyaya baktı. Bilgisayar ekranında anında video açıldı. Videoda bir adamın kızıl saçlı güzel bir kadını arabaya doğru fırlatışı vardı. Bir an sadece çok kısa bir an ne olduğunu idrak edemedi. Kameraların bakış açışında adamın arkası dönüktü ancak Skyla'nın yüzü ayan beyan ortadaydı.

Kanın beynine sıçraması için kaç saniye geçmişti bilmiyordu. Elbette ses kaydı yoktu ancak adamın onu öpmeye çalışmasını ve kadının onu yumrukladığı anı çok iyi görmüştü.

Bir şeyler çok yanlıştı. Ne olduğundan emin değildi. Göğsünü delip dışarı çıkmaya niyetli atan kalbi mi? Midesinden yükselen asit mi? Başına aniden saplanan ağrı mı? Yoksa gözlerinin önüne inen kan rengi sis perdesi mi?

Ne yaptığını bile anlamadan yumruğunu masaya indirdi. Ne yaptığını bile anlamadan hızla ayağa kalktı. Dayısıyla yengesine hiçbir şey demeden hızla dışarı çıktı. Ne ara arabasına bindiğini ya da ne ara yola koyulduğunu bile anlayamamıştı.

Victor'un numarasını tuşlayıp kulaklığını kulağına taktı.

"Bonjour"

Victor'un sesini duyduğu anda dişlerini sıktı. "O videodan kurtul" diye hırladı. Sesi bir insanınkinden çok bir hayvanınki gibi çıkıyordu. Konuşmaktan çok gırtlaktan gelen bir hırlamaydı. "Bu videoyu gören kimsenin ağzını açmasını istemiyorum anladın mı beni?"

Genel olarak Victor huysuzluk çıkarır ya da söylenirdi ancak o bile tehlikenin farkına varmış gibiydi. "D'accord" dedi sakin bir şekilde. "Bu işi bana bırak, gosse"

Telefonu kapadı. Victor, video ile ilgilenecekti. Geri kalanı Taehan'ı derdiydi. Gaz pedalına öyle bir yükleniyordu ki ağaçlar yanından birer gölge gibi geçiyordu. Elbette ani çıkışı dayısının ve yengesinin dikkatini çekmişti. Telefonu deli gibi çalmaya başladı.