AHMAKLAR ŞÖLENİ- MİLYONLUK BEBEK 2

Bölüm 20

EVET, ARKADAŞLAR... GECİKME İÇİN KUSURA BAKMAYIN... MADDİYATTAN ÇOK MANEVİ OLARAK BENİ YIKAN BİR DURUMLA KARŞI KARŞIYA GELDİĞİM İÇİN BİR KAÇ GÜN YAZAMADIM... AMA ŞİMDİ SİZLERLE BİRLİKTEYİM TEKRAR... İYİ OKUMALAR... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNE GÖRE GELİYOR... OTUZ YORUMUN ALTINA BÖLÜM GELMEYECEKTİR... BOL KEYİFLER...

Ian ona adam desteği sağlamış ve silah vermişti. Kullanmayı mümkün mertebe kullanmayı istemediği silahlar. Bu arada biraz abartmış olabilirdi. Sevgilisini kaçırmak istiyordu üçüncü dünya savaşı çıkarmayacaktı. Bu kadar adamla ne yapabilirdi ki?

Lanet olsun kendisine bir asistan bile bulamıyordu ama kamyon dolusu bir adamla ne yapacağını gerçekten bilmiyordu. Hepsinin muhtemel olarak dünyanın çeşitli yerlerinden alınmış kanun kaçakları olduğunu da eklemek gerekiyordu.

Dayısı ve Gabriella, kadını kaçırmak istediğini duyduğunda uzunca bir gülme krizi geçirmişlerdi. Herkes neden dayısına bu kadar benzediğini sorup duruyordu? Tanrı aşkına, onu büyüten adama benzemesi bu kadar mı tuhaf bir durumdu acaba?

Ne yapması gerektiği konusunda en ufak bir bilgisi bile yoktu. Zaten Ian'ın adamları ne kadar tecrübelilerse direk olayı ele almışlardı. Kendisini burada fazlalık gibi hissetmesine neden olmuşlardı. Bu pek de hoş bir his değildi. Yine de bu işin sessiz sedasız halledilmesini istiyordu bir an önce. Zaten bütün mesele bundan sonra başlayacaktı hiç şüphesiz.

Üç sıra araba ardı ardına dizilmişti. İkisi siyah Jepp ve biri siyah M4'tü. Her haliyle fazlasıyla dikkat çekiyorlardı. Taehan, M4'ün içinde bekliyordu. Kendini o kadar işe yaramaz hissediyordu ki ne yapacağını bile bilmiyordu. Sevdiği kadını bile kaçırmayı başaramıyordu. Amcası muhtemelen daha başarılı olmuştu.

Başını öne eğip direksiyona vurdu sertçe. Skyla'nın ne durumda olduğunu gerçekten çok merak ediyordu. O adam tekrar odasına girmiş miydi? Tekrar ona zarar vermeye çalışmış mıydı?

Gönderilen adamlar içinde herkes Skyla Colins'i çok iyi tanırdı. Onu bir başkasıyla karıştırma imkânları olamazdı. Onun ateş kırmızısı saçlarına sahip başka bir kadın yoktu. O kadar gergindi ki zaman akmayı unutmuş yerinde sayıyor gibi geliyordu.

Neden bu kadar uzun sürmüştü? Başını çevirip eve doğru baktı. Ancak hiçbir şey görünmüyordu. İki araba adam nasıl olurda ortadan kaybolurdu birden? Bir kısmının dışarıda, evin çevresinde olduğuna emindi. Ancak onları bulamıyordu.

Ian'ın verdiği silahlar aynı onunki gibi kol askılarında duruyordu. Bunları yanına neden aldığını bile bilmiyordu. Eğer o adamları bu adar aleni bir şekilde öldürürse kesinlikle dayısı bile onu kurtaramazdı.

Lanet olsun! Başını aşağı eğdi ve arabanın saatine baktı. Yalnızca on dakika geçmişti. Ne yapıyordu böyle? Başka bir kadın bulamamış gibi gidip kendisine en çok zorluk çıkaranı seçmişti. Şuana kadar çoktan Lenka'nın evinde olmaları gerekirdi.

Sonunda bir hareketlenme oldu. Taehan daha fazla beklemeyeceğini anlayıp arabadan dışarı çıktı. Genellikle ne istediğini ya da ne beklediğini iyi bilen bir adamdı. Bu gece de ne beklediğini çok iyi biliyordu. Skyla, eğer Taehan onu almak isterse buna karşı koymazdı ancak adamların elleri boştu.

Yanına gelen takım kaptanı ona baktı. "Efendim" dedi ne diyeceğini bilemiyormuş gibi. "Kadın orada yoktu."

Orada yoktu da ne demek? Skyla Colins'i tanımıyor muydu bu adamlar? Bir başkasıyla karıştırmış olmaları gerekiyordu. Başını iki yana salladı ve eve baktı. Hayır, bunun bir şaka olması gerekiyordu. Ian'ın pis bir şakası olabilirdi ancak. "Ne demek yoktu" derken sesi istemsiz bir tıslama gibi çıkmıştı.