Bölüm 24

2K 276 64
                                    


İYİ YILLAR ARKADAŞLAR... HEPİNİZİN YENİ YILINI KUTLARIM... GEÇ KALMALAR İÇİN KUSURA BAKMAYIN... MÜSAİT OLAMADIĞIM İÇİN BÖLÜMLERİ YETİŞTİRMEKTE BİRAZ ZORLANIYORUM... HEPİNİZE MUTU HUZURLU AŞK VE PARA DOLU 2021 DİLERİM... İYİ OKUMALAR... BOL KEYİFLER... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİN GÖRE GELİYOR... OTUZ YORUMUN ALTINA BÖLÜM GELMEYECEKTİR... BOL KEYİFLER...


"Bana ve krallığıma büyük zararlar verdiğin için bu iş bu hale geldi" dedi Edgar sert bir tonda. Daha önce hiç yapmadığı bir şekilde karşısında oturmuş onunla konuşuyordu. "Sean ile olan evliliğine çok para harcadım. Bunun gerçekleşmesi gerek, Skyla" dedi sakin bir şekilde. "Anlamalısın ki bunların hepsi senin geleceğin için"

Karşısına geçip bu durumda konuşması kolaydı tabi. Babası odasına girdiğinde onun üzerine saldırmadığı için her geçen dakika daha da pişman oluyordu.

Bu evin altında bulunan hücrelerin ne işi olduğunu anlamıyordu gerçekten. Onu buraya getirip duvara monteli zincirlere bağlamışlardı. Ağzı bile tıkalıydı. Karşılık veremeyince babasının da konuşası gelmişti anlaşılan.

Edgar, sakin bir şekilde bacak bacak üstüne attı. Sanki baştan ayağa bağlı değilmişte karşılıklı beş çayı içiyorlarmış gibi bir hali vardı. "Seninle yeterince ilgilenmediğimin farkındayım. Eğer daha dikkatli olsaydım annene bu kadar benzemezdin." Memnuniyetsiz bir şekilde başını iki yana salladı. "İçinde bulunduğumuz dünyanın ne kadar tehlikeli olduğunu hiçbir zaman anlamadı. Onu aldığım o sokakların rahatlığını taşıdı üzerinde. Ancak bu dünyada güvende olmak için güçlü olmak gerekir"

Gözlerinden ateşler çıkarabilseydi onu şimdi yakardı. Ölen annesi hakkında böyle konuşmasına izin veremezdi. Öfkeyle zincirlerini çekiştirdi. Onun acısını bile yaşamasına izin vermemişti. Şimdi de onun hakkında önemsiz biriymiş gibi bahsedemezdi.

"Hadi ama" dedi Edgar onun bu ani hareketlenmesine karşılık. "Aptal olma. Bu zamana kadar onu hiç önemsemedin. Gerçek bu. Beni yargılayabilirsin ama sende en az benim kadar duygusuzsun. O zavallı çocuğu seni kurtarsın diye baştan çıkardın değil mi?"

Bu doğru değildi. Skyla, Taehan'ı seviyordu. Onu kullanmamıştı. Daha doğrusu evet kullanmıştı ama başta Taehan'da onu kullanmıştı. Bunun aralarında olup bitenle alakası yoktu. Babasının bunu anlamayacağını biliyordu. Normal bir zamanda bile ona bir şeyler anlatmak zorken şimdi hiç deneyemezdi bile.

Edgar, sanki onun farkında değilmiş gibiydi. Kendi hayal dünyasına dalmıştı tamamen. "Sean, senin için çok uygun" diye mırıldandı. "Onu gerektiği gibi eğittiğimde harika bir iş adamı olacak. Onda gereken şeyler var. Yeterince acımasız"

Anlayamamıştı. Kendisi için iyi bir eş olması için acımasız bir iş adamı mı olması gerekiyordu? Babasının kafasında nasıl bir yeri vardı ki? Kendisini hiç mi tanımıyordu?

Edgar dönüp ona baktı. O buz gibi soğuk bakışlarını kızına dikti. "Sen bana düşündüğünden daha çok benziyorsun" dedi en sonunda. "Senin gibi birinin karşısında iradesi güçlü bir adam lazım. Aksi halde onu ezer geçersin."

Bu yüzden de Sean mı olmak zorundaydı yani? Sean, babasının sözünden çıkamayan, kafayı ona takmış bir sünepeydi. Taehan, ondan çok daha güçlü bir iradeye sahipti ve Skyla'yı frenleyebiliyordu.

Gözlerini kapatıp başını arkasındaki duvara yasladı. Her ne kadar kızmış olsa da bir şekilde rahatlamıştı. Taehan'ı aradığındaki o tuhaf his yok olmuştu. Artık gerçekten emindi. Her şeyi biliyordu. Taehan, onu seviyordu ve onu kurtaracaktı. Bu hücrede çok fazla zamanı yoktu.

AHMAKLAR ŞÖLENİ- MİLYONLUK BEBEK 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin