Rekabetin İçinde

Bende

Parkur alanına geldiğimizde patron "Önce uzun bir koşu var. Bu koşu boyunca koşacak iki rakip sırtlarında on kilo taşıyacak.
Takımların koşucusu finali geçtikten sonra o takımdan ikinci parkuru yarışacak yani ok atışı yapacak kişi çevreden gelen iki kiloluk toplara vurulmadan hedeflere oku atacak.
Okçuların işi bitince üçüncü yarışçılar ağırlık kaldırma kısmına geçecek. Ağırlık kaldırma da yarışçılar her yüz metrede bir on beş kiloluk cam kapıları kaldıracak.
Onlardan sonra dördüncü yarışmacılar yüz metrelik havuzda yüzecekler.
En son yarışmacılar ise birbirleri ile dövüşecek." dedi patron.

Tuğalp "Bir grubun yarışmacısı parkuru tamamlamamış olsa da tamamlayan gruptan diğer yarışmacı başlayacak mı?" diye sordu.

"Evet öyle. Son yarışmacılara kadar böyle olacak. Son yarışmacılarda ise önce başlama gibi bir şey olamayacağından önce gelen takım ilk hamleyi yapar. Şimdi kimin hangi parkurda yarışacağını belirleyin." dedi patron.

Bizim gruba döndüm ve "Kim hangi görevi ister?" diye sordum.

"Yüzmeyi ben alırım." dedi Karan.

"Okçuluk da benim olabilir." dedi Betül.

"Uzun koşuyu alabilirim." dedi Mustafa.

"Ağırlık kaldırmayı da ben yaparım." dedi Tuğalp.

"Bana da dövüş kaldı." dedim.

"Ortalığı fena dağıtacağız lan." dedi Betül.

"Tabii oğlum, ne sandın?" diye sordum.

Patron "Kimin ne için yarışacağını kararlaştırdınız mı?" diye sordu.

"Evet." dedik.

Patron "İyi o zaman koşu kimde?" diye sordu.

Mustafa ve Yaman "Bende." dedi.

"Okçuluk kimde?" diye sordu bu sefer de.

Betül ve Büşra "Bende." dedi.

"Ağırlık kaldırma?" diye sordu.

Tuğalp ve Dengiz "Bende." dedi.

Sorarcasına "Yüzme?" dedi.

Karan ve Mehlika "Bende." dedi.

"O zaman dövüş de Mine ve Eslem arasında olacak. İlk yarışmacılar yerlerini alsın." dedi patron.

Mustafa ve Yaman koşu yerine giderken Mine'ye baktım. Oldukça hırslı gözüküyordu.