Dengiz sandalyeye oturunca tentürdiyotu pamuğa döktüm ve kaşındaki yaraya sürdüm.
Akan kanları iyicene temizledikten sonra yara bandını alıp dikkatlice kaşındaki yaraya yapıştırdım.
"Hani onların işi onlaraydı. Ne diye kavga ediyorsun?" diye sordum.
"Onların işi onlara, haklısın fakat sana yapılan bu iğrenç bir harekette senin işin deyip bekleyemezdim." dedi.
"Benden bahsederken sevdiğim kadın kavramını kullandın." dedim.
"Ben fark etmemişim. Özür dilerim " dedi.
"Aslında çok hoşuma gitmiş olabilir." dedim.
Bana gülümseyerek bakmaya başlayınca "Sakın şımarma." dedim.
"Şımardım bile." dedi.
"Şımarıklardan nefret ederim." dedim.
"Şımarık da ne demek? Ben bilmiyorum. Bilmediğim bir şey yani hiç." dedi.
Bu dönüşüne gülerek "Dansözler bile böyle kıvırmadı." dedim.
"Sana aşığım."
Çok düz ve kalbi hızlandıran iki kelime. Hatta tek bir kelime bunu yapıyordu.
"Seni ilk gördüğüm andan beridir beni sana çeken bir his var içimde. İlk başta umursamadım ama git gide içimde büyüyor. Şimdi benden yana şüphen falan olabilir, bunu anlarım. Ben daha önce üzmemek için kimseyle flört denilen o evreyi bile yaşamadım. Birde mafya olacağım, değil mi? Hak etmeden kimseyi üzmem. Buna emin olabilirsin." dedi.
Gülümseyerek ona baktım ve "Sana güveniyorum." dedim.
"Yani şey Eslem benimle çıkar mısın?" diye sordu.
"Evet." dedim.
Hızla bana sarılınca "Benim hala uykum var. Gidip uyuyabilir miyiz?" diye sordum.
"Beni yatağa atma gibi planların varsa dün geceden sonra seksten soğudum. Yani şansın yok." deyip benim daha önce dediklerimi bana dedi.
"Onun daha zamanı gelmedi zaten." dedim gülerek ve elinden tutup merdivenlerden çıkmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rekabetin İçinde
ChickLitBir rekabetin içindeydik. Sadece bir tarafın fedakarlıklar yaparak kazanabileceği bir rekabet...