Bölüm 21

2.8K 75 0
                                    

Geçen bölümde de dediğim gibi, karaktere kendimden bir şeyler kattım. Bu yüzden bu bölümde onunla ilgili şeyleri yazarken gözlerim doldu. Cidden hislerimi katarak yazdığım bu bölümü umarım beğenirsiniz. Lütfen vote atmayı unutmayın. 🌼☺️

Zaman kavramını yitiren genç kız yatağından doğruldu. Yanında yatan genç adama baktı. Saçları alnına düşmüş genç adamın yanağını yavaşça okşadı.
Adamın üstüne örtüyü örttü. Yavaşça, adamı rahatsız etmemek için kalktı. Banyoya doğru ilerledi ve minik bir duş aldı. Dün gece olanları düşündükçe utanıyor ve yerin dibine giriyordu. Bir kitap karakterini düşünerek, gerçek bir adamla sevişmişti.
Üstüne beyaz tüylü bir kazak giydi. Altına siyah dar pantolonu geçirdi. Masanın yanındaki kitabı aldı ve aşağı kattaki banyoya gitti.
Mutfaktan alıp saklamış olduğu kibriti aldı.
Aynaya bakan genç kız düşüncelere daldı. "Bu yaşanmadı. Bunu yapmadım. Ona ihanet etmedim."
Genç kız kitabı lavaboya koydu. Kapaktaki yakışıklı erkek fotoğrafına baktı. "Sahte bunlar. Bu hayatlar sahte, bu kitaptakiler sahte, sen sahtesin..."
Kibriti yaktı. Bir süre ateşi izledi. Tutuşan kibrit çöpünün kokusu ona eski hayatını anımsattı.
"Sakinleş. Geçecek eminim. O yanımda..."
Yanan kibriti kitabın üstüne bıraktı. Kitap yavaş yavaş yanmaya başladı.
Kül olan kitabı bir süre sonra çöpe attı. Aynada yeniden kendine baktı. Gözlerinin onu mosmor olmuştu.
"Geçecek biliyorum. Kendime geleceğim."
Genç kız elini yıkadı ve banyodan ayrıldı. Salondaki deri koltuğa oturdu. Durgun gözlerle dışarıyı izledi. "Hasta mı oldum ben? Niye hissedemiyorum hiçbir şeyi?"
Kız endişeli gözlerle ellerine baktı. Ellerindeki her bir çizgiyi takip etti. Arkasına yaşlandı ve sustu... Dayanamadı ve ağladı. Hüngür hüngür ağladı. Acı çektiği her halinden belliydi.

Genç kızı gören korumalardan biri Savaş'ı uyandırdı. Genç adam koşarak aşağıya indi. Ağlama krizine giren kızın elini tuttu. Eğildi ve sorunun ne olduğunu sordu.

"Deliriyorum Savaş! İyice siliniyorum bu dünyadan."

"Ben buradayım. Bana anlat."

"Savaş ben bundan bıktım artık..."

Dedi kız çığlıklarla ağlarken.
"Ben böyle bir hayat istemiyorum. Herkes ölüyor, herkes birbirinden ayrılıyor. Biri kovuyor biri çağırıyor. Bazen de zorluyor! Eskiden çalışmaktan yorulduğum için ağlarken şimdi birileri öldüğü için veya... Birileri beni zorla istediği için ağlıyorum... Tüm gün evde seni beklemek çok yorucu, evde yalnız başıma beklemekten bıktım. Bir hiçliği sonsuza kadar bekliyorum Savaş..."

Kız her cümlesinde daha da çok ağlıyordu. Elleri ayakları titremeye başlamıştı. Acınası haldeydi. Savaş ne yapacağını bilemez halde sadece kızı izliyordu. Ona yaptıkları aklına gelince utandı ve başını eğdi.

"Özür dilerim Aslıhan. Eğer eskisi gibi bir hayat istersen seni zorla tutamam. Seni böyle üzgün görmek istemiyorum. Bensiz mutlu olabilirsen giderim. Sana istediğin her şeyi veririm. Sen yeter ki üzülme."

"Yoruldum... Annem yok, babam yok... En yakın arkadaşım öldü. Gözümü her açtığımda yeni bir yerde uyanıyorum. Bütün düzenim yerle bir oldu."

Karanlık ve AydınlıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin